ويكيبيديا

    "جذابة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • seksi
        
    • güzel
        
    • ateşli
        
    • tatlı
        
    • çekicisin
        
    • hoş
        
    • çekici bir
        
    • seksisin
        
    • fit
        
    • cazip
        
    • şirin
        
    • itici
        
    • sevimli
        
    • etkileyici
        
    • alımlı
        
    - Hiç seksi değil, hayvani. - Hiç seksi değil. Open Subtitles إنها غير جذابة ، إنها وقحة ليست جذابة على الإطلاق
    Baksana şu işe, şampanya odasındayız ve ben de seksi bir aşk helikopteriyim. Open Subtitles حسناً، أنظري إلى ذلك نحن في غرفة الشامبانيا، عزيزتي وأنا مروحية حب جذابة.
    İçeri alınıp alınmamamıza bağlı olarak güzel mi görünüyorum anlayabilirim. Open Subtitles اعرف دائماً اذا كنت جذابة بناءاً على دخولنا أو عدمه
    Öğrendiği an onun için ateşli bir anne konumuna girdin. Open Subtitles بالنسبة إليه، أنت أم جذابة منذ اللحظة التي علم بذلك
    Çünkü iki kişi eksiğimiz var ve o masada çok tatlı gözükürsün. Open Subtitles لأننا ننقص رجلين وأظن أنكِ ستبدين جذابة على الطاولة
    Ve muhabbetlerimiz şunun gibi oluyordu, "Aimee, biliyor musun, çok çekicisin. TED والحديث يدور على هذا الغرار: "أتعرفين يا أني, أنت جذابة جدا
    Yakın zamandaki en seksi başkan karısı kesinlikle sen olacaksın. Open Subtitles أنت حقا ستكونين أول سيدة أولى جذابة في التاريخ المعاصر
    Yakın zamandaki en seksi başkan karısı kesinlikle sen olacaksın. Open Subtitles أنت حقا ستكونين أول سيدة أولى جذابة في التاريخ المعاصر
    Çok seksi, zeki, ilginç ve sıradışı bir kadınsın. Open Subtitles أنت جذابة جدا، ذكية، مسلية، بطريقة ما إمرأة غير عادية0
    Çünkü yatağımda... güzel, seksi, çekici... sevimli, akıllı mı akıllı bir afet... 10 üzerinden 1 7'lik... bir kadın uyuyor. Open Subtitles رائعة جذابة جميلة حبيبة القنبلة المدهشة الذكية الخارقة بمختلف المقاييس والموازين
    Resimdeki kadın çok seksi. İstediği zaman beni azdırabilir. Open Subtitles السيدة الموجودة بهذه الصورة مثيرة، إنها جذابة جداً
    Hey, kim bir bulmaca çözmek ister? Çünkü seksi bir parça buldum. Open Subtitles من يضع قطع الأحجية معاً لأنني وجدت قطعة جذابة
    O tarz bir şey yapmak istemem. güzel olmadığından değil. Open Subtitles لا أريد أية علاقة معها لا أقول أنها ليست جذابة
    Çok güzel ama, o bir kız ve kızlar ilginç değildir. Open Subtitles جذابة جداً ، لكنها فتاة ، حتى أنها ليست مثيرة للاهتمام.
    Şimdi, Galaksi Hayvanat Bahçesi'nin, katılan insanlar için neden kolay olduğu belli: güzel resimler içeriyor; galaksiler genelde etkileyicidir, oldukça çekicidir. TED الآن، يمكن أن نفهم لماذا يسهل الترويج لحديقة المجرات بين الناس: حيث يوجد صور جميلة، فالمجرات بشكل عام تبدو جذابة للغاية.
    Oysa ben çekici, ateşli bir genç kadın görüyorum, yeri geldiğinde görkemli yönetme yeteneğini herhangi bir soylu gibi kullanabilen. Open Subtitles أرى شابة جذابة كلها حيوية الذي يظهر أحيانا صفات تناظر اي أحد أفراد عائلة مالكة في العالمِ
    Çok tatlı görünüyorum, ama içten içe Clint Eastwood'a benzediğime inanıyordum. TED بدوتُ لطيفة جذابة. ولكن داخليًا أعتقدتُ بصدق أنني أبدو مثل "كلنت إيستوود".
    Yeni ve çok hoş bir oyun var, ismi Bakanın Kedisi. Çok eğlenceli. Open Subtitles هناك لعبة جديدة جذابة تُدعى لعبة الأسماء، إنها مسلّية جداً
    Tanıklar, saldırganın otuz yaşına yakın, çekici bir sarışın olduğunu belirtti. Open Subtitles وصف الشهود القاتل بأنة أمرآة شقراء جذابة فى العشرين من عمرها
    Yok canım, şaka yapıyordum. İnanılmaz seksisin. Open Subtitles انا امزح يارجل بالله عليك, انتي جذابة بشكل لا يصدق
    Dışarıdan biri olarak söyleyebilirim ki aslında o kadar da fit değil. Open Subtitles كنوع من التطفل,00 ما أود قوله هو إنها في الواقع ليست جذابة إطلاقا
    Seni bilemem ama, bu kedicik, Gizemli Kadın olarak dünyadaki en dar kıyafete büründüğü için kendini çok daha cazip hissediyor. Open Subtitles ،حسناً، لا أدري ماذا بشأنك لكن زي القطة هذا تشعر أنها ألذ أكتر الأن وهي .دخلت في زي ديق كمرأة جذابة
    İnsanların anlamasını istediğim şey, tasarımın şirin sandalyelerden çok daha fazlası, hatta ilk ve en önemlisi, hayatımızın çevresindeki herşey olduğudur. TED أريد الناس إن تفهم إن ذلك التصميم هو أكثر بكثير من كونه كراسي جذابة, إنه أولا وقبل كل شيء،كل ماهو حولنا في حياتنا.
    - İnanamıyorum! - Yaşlı ve oldukça itici bir kadınmış. Open Subtitles يفترض بأن تكون أكبر منى سناً وغير جذابة إطلاقاً
    Bu uygulamanın içinde sevimli küçük oyun dinamikleri de var. TED وبالتالي فإنه يحوي لعبة صغيرة جذابة فيه.
    Haklarında etkileyici hikayeler anlattıklarımızın, etrafımızda olması gerektiğine karar verdiklerimizin. TED ان الحيوانات التي أخبرنا قصص جذابة عنها، هي الحيوانات التي قررنا انه يجب أن تبقى.
    Bir film yıldızı gibi, uzun boylu ve alımlı birisiydi. Open Subtitles لقد كانت طويلة جذابة كما لو أنها نجمة سينمائية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد