Bunu artık söylemek zorundayım. Tina da bunun bir parçası olduğu için onun da burada olmasını istedim. | Open Subtitles | علي أن أزيل هذا العبئ عن صدري تينا هنا لأنها جزء منه أيضاً |
- Bu insanlardan nefret ediyorum. - Ama onlar bunun bir parçası, Dan. | Open Subtitles | –اكره هؤلاء الناس –ولكنهم جزء منه,يا دان. |
Su hakkını kaybetmiyor, sadece bu hakkı ya da bir kısmını toprak yerine dereye yönlendirmeyi seçiyor. | TED | فهو لن يخسر هكذا حصته المائية وقد اختار ان يمارس حقه او جزء منه .. على الجدول .. بدلاً من على الارض |
"Onu bütün halinde istiyorum... bütün halinde alıp götürdüler sadece bir parçasını istemiyorum. " dedim. | Open Subtitles | بأنني أريد جثمانه كله لقد أخذوه كاملاً و لا أريد بدوري أن أستعيد على جزء منه فقط |
O zaman zeki olmak kızları etkilemekte yardımcı olmayacaksa artık bunun bir parçası olamam. | Open Subtitles | إن كان كوني ذكيا لن يساعدني في نيل إعجاب الفتيات إذن فلا جزء منه أريد |
Hepimizin bunun bir parçası olduğunu ve bu parçanın, kapanına sıkıştığımızı fark ettim. | Open Subtitles | و قد أدركت أننا جمعنا جزء منه و جميعنا عالقون فيه |
Eğer kardeşlik buysa, ben bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لو ان كل هذا خاص بموضوع الاخويه لا اريد ان اكون جزء منه |
bunun bir parçası olacaksın, Jake ve geri dönüşü yok. | Open Subtitles | .انت جزء منه ياجاك, وليس هناك اي مجال للترجع |
Başka bir beyin fırtınası yapıp bir şeyler bulabiliriz ve herkes bunun bir parçası olabilir. | Open Subtitles | فكّر لإبداع مشروع آخر يُمكِنُنا جميعا أن نَكُونَ جزء منه. |
bunun bir parçası mı olmak istiyorsun... yalnız mı kalmak istiyorsun? | Open Subtitles | اذأ هل تريدين أن تكوني جزء منه أو البقاء وحيده؟ |
Bir kısmını benden alıp, kalanını Albany'den dilenmem gerekecek. | Open Subtitles | سأعطيك جزء منه, اما الباقي فيجب ان اطلبه من الولاية |
Ona bu evi yapmış. Ya da bir kısmını. | Open Subtitles | و بنى البيت هذا هناك او على الاقل جزء منه |
Rakam ne olursa olsun, bunun bir kısmını ona vereceksin... kumarda veya başka nerede isterse orada harcayacak. | Open Subtitles | أي رقم أختاره جزء منه له ليقامر ويشرب , سيفعلها |
Kötü şeyler oldu ve biliyor musun, ...hepsini unutmayı çok isterdim, her parçasını ama unutmuyorum. Hiçbir zaman. | Open Subtitles | وأود أن أنسى كل جزء منه ولكن لا يمكنني أبداً |
İfade etmeyi asla beceremediğim bir parçasını okuyorsun. | Open Subtitles | هذا أنت بقراءة جزء منه لن أستطيع التعبير |
Elimde Ray'in bir eşyası olsaydı, bir parça saç veya giysi gibi onun bir parçası olan bir şey, bebek yapabilirdim. | Open Subtitles | لو كان عندى شئ يخص راى نفسه مثل خصلة من شعره أو قميصه أو أى جزء منه أنا أستطيع تحويله لدمية |
Bunlar gelecek, Ballard... ve sen de bunun bir parçasısın. | Open Subtitles | هذا هو المستقبل يا بالارد وأنت الآن بالفعل جزء منه |
Bir örümcek lifi proteininin nasıl göründüğünü anlamanız için, bu bir kılavuz çizgisi proteini, sadece bir kısmı karadul böceğine ait. | TED | لإعطاءكم فكرة عن ما يبدو عليه بروتين خيط العنكبوت هذا هو بروتين خيط الجذب جزء منه فقط من عنكبوت الارملة السوداء |
Uzun bir program olmasından dolayı bazıları, Başbakan gibi onu kısmen izledi. | TED | ولكنه برنامج طويل، لذا فالبعض شاهد جزء منه كرئيس الوزراء. |
Sonuçta erkek ajan yetiştiriyorsun, bu işin bir parçası, değil mi? | Open Subtitles | اعني انّك تجندين الرجال , هذه جزء منه , صحيح ؟ |
Onları değiştirdiğimiz zaman parçası olduğumuz çok daha iyi bir gerçeklik yazabiliriz. | TED | عندما سنتمكن من تغييرهم سنكتب واقعاً أفضل لنصبح جميعا جزء منه |