ويكيبيديا

    "جميع هذه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Tüm bu
        
    • Bütün bu
        
    • Bunca
        
    • Tüm o
        
    • Bunların hepsi
        
    • tüm bunlar
        
    • tüm bunları
        
    • hepsini
        
    Tüm bu türlerin ortak bir ataya sahip olmuş olması gerektiğini biliyoruz. TED وبذلك ندرك أن جميع هذه الكائنات لابد أن يكون لها سلف مشترك.
    İngiliz yaratıcılığı, asla ölüm deme, Tüm bu tarz şeyler. Open Subtitles البراعة الأنجليزية, لا تقل موت أبداً, فى جميع هذه الأشياء
    Eğer bir motelde kalırsak, Tüm bu mutluluk parçalarından mahrum kalırız. Open Subtitles إذا بقينا في فندق، سنفقد جميع هذه الشذرات الصغيرة من السعادة.
    Peki Bütün bu geçersiz sayılan teoriler bizi nerede bıraktı? TED لكن إلى أين تمضي بنا جميع هذه النظريات الفاقدة للمصداقية؟
    Bütün bu suyu tuvaletten aşağı boşaltıyoruz, bu çok kötü. TED لقد قمنا بوضع جميع هذه الأمور جانبا، إنه أمر مفزع.
    Tüm bu isimleri araştırın, odaklanmamız gerektiğini düşündüğünüz beş kişi seçin ve onları en yüksekten en düşüğe sıralayın. Open Subtitles نَمُر على جميع هذه الأسماء, و أختر خمسة تظن أنه يتوجب علينا التركيز عليهم, و صنفهم من الأعلى للأسفل
    Tüm bu şeylerin ortak bir şekilde olması gerekir. TED ويجب أن تحدث جميع هذه الأمور على نحو متداخل ومتزامن.
    Ancak hiç felsefemin Tüm bu yönlerini bir anda test etmek zorunda kalmamıştım, ta ki geçen ocak ayına dek. TED و لكنني لم أضطر أبدا سابقا لوضع جميع هذه الجوانب لفلسفتي تحت الإختبار مرة واحدة حتى شهر يناير الماضي.
    Ama sonra neticede Tüm bu çizimleri gerçeğe dönüştürmek zorundasınız. TED ولكن بعد ذلك، كما تعلمون، في نهاية المطاف يتعين عليك تحويل جميع هذه الرسومات إلى حقيقة واقعة.
    Düşünürseniz, Tüm bu toplumların kullandığı farklı geometrik tasarım konuları var. TED وإذا فكرت في ذلك ، فان جميع هذه المجتمعات المختلفة تملك تصاميم هندسية مختلفة تستخدمها.
    Tüm bu binaların ortak bir yönü var. Arzuların ve hayallerin peşinden koşan bir şey. TED تمتلك جميع هذه المباني شيئًا مشتركًا: إنه ذلك الشيء الذي يبحث عن الرغبة والأحلام.
    Tüm bu uygulamalar, bazıları bugün garip görünse de, ölüye saygı gösterme yollarıydı. TED جميع هذه الممارسات، على الرغم من أن بعضها يبدو اليوم غريباً، إلا أنها كانت طرقاً لتكريم الموتى.
    Tüm bu hayvanlar içinde semender en favori olanlarımdan biridir. TED لذا من بين جميع هذه الحيوانات، المفضل بالنسبة لي هو السمندل.
    Sürpriz olarak gördük ki, dinleyenlerin Tüm bu karışık modelleri aslında konuşanın beyninden gelmektedir. TED والذي أدهشنا، هو ملاحة كيف أن جميع هذه الأنماط المعقدة داخل أدمغة المستمعين جاءت من دماغ المتحدث.
    Bütün bu fotoğraflar birbirine bağlanıyor ve parçalarının toplamından çok daha büyük olan yeni bir şey oluşturuyorlar. TED تصبح جميع هذه الصور مرتبطة مع بعضها ثم ينتج عنها شيء ما أعظم من مجرد كونه تجميع لهذه الأجزاء
    ve enerji tedariki Bütün bu faaliyetlerin temelidir. TED وتزويد الطاقة هو أساس جميع هذه الأنشطة.
    Ve öğrencilerimize Bütün bu teknolojileri ve özellikle de bunların, insanlığın büyük zorluklarını çözmek için nasıl kullanılabileceklerini öğretiyoruz. TED ونعلم طلابنا جميع هذه التقنيات، وخصوصاً كيف يمكن استخدامها لحل تحديات البشرية العظمى.
    İlk günden itibaren Noam ve ben Bütün bu yapı taşlarını internette açık kaynak olarak ücretsiz erişime açmaya karar verdik. TED ومن أول يوم، نعوم وأنا قررنا وضع جميع هذه اللبنات متاحة مجانا في المصدر المفتوح على شبكة الإنترنت.
    Günümüzde, beyini görüntülediğimizde, Bütün bu üç ağın aksiyon oyunları oynayan insanlarda çok daha etkili olduğunu görüyoruz. TED عندما نتخيل الآن بعقولنا، فسنرى أن جميع هذه الشبكات فعّالة جدًا عند الأشخاص الذين يلعبون ألعاب الفيديو.
    Bunca yolu aslında bir paket tereyağı almak için katettik. Open Subtitles لقد جئنا جميع هذه الطريقة لاقتراض أساسا عصا من الزبدة.
    Beni Tüm o yerlere götürdüğünüz için teşekkürler. Open Subtitles شكرا جزيلا ليأخذني إلى جميع هذه الأماكن، كان لي عظيم وقت.
    O zaman Bunların hepsi kardeşinle ilgili olmalı. Open Subtitles حسنآ، من الواضح أن جميع هذه الأشياء تخص أخاك
    tüm bunlar direkt olarak banka hesabımdan çekiliyor. ve herşey anında beliriyor. TED يتم سحب جميع هذه المصاريف مباشرة من حساباتي المصرفية، ويظهر كل شيء على الفور.
    Bizim tek tip kullanıcı deneyimi yaratmamız gerekli ve bu sebeple tüm bunları kapsayan tek bir bilişim platformu yaratmalıyız. TED يجب أن نجعل تجربة مستخدم موحدة ولهذا السبب، علينا إنشاء منصة حاسوبية واحدة تشغل جميع هذه الأشياء.
    Biz bu örneklerin, verilerin, hepsini kaydedip bir dizi basamakdan geçiyoruz. TED لذلك قمنا بتسجيل جميع هذه الأمثلة، البيانات، ومن ثم نتقدّم من خلال سلسلة من الخطوات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد