Okumuş bir kadın değildi, pek güzel de sayılmazdı ama onu sevmiştim. | Open Subtitles | لم تكن إمرأة على مستوى من العلم أَو حتى جميله لَكنّي أحببتُها |
Ve güzel bir kız geçtiğinde asla iki kere bakmadım. | Open Subtitles | لم اقم ابدا بالنظر مرتين لو مرت بى فتاه جميله |
Kendimi yazılarıma verdiğimde o güzel satırları düşünmek içimi acıtan tüm hatıraları unutuyordum. | Open Subtitles | وأنت تعلم عندما كنت أقفل على نفسي واكتب وأدرس أفكر في أشياء جميله |
Ben de iyi biriyimdir. Ayrıca dekolte giymeden de çok güzelsin. | Open Subtitles | و أنت جميله جدا .. سواءا تعانين من إنفصام أم لا |
O işi çözebilirsen, bize hoş bir ödül kazandırmış olursun. | Open Subtitles | تخيل أنه من مكان ناء حصلت لنفسك على جائزة جميله |
Çok güzel. İçinde bulunduğu duruma rağmen mutlu bir çocuktu. | Open Subtitles | جميله جدا ,لقد كانت طفله سعيده, قبل ان يصيبها المرض |
Sen olmak istiyorum senin gibi uyumak güzel rüyalar görmek. | Open Subtitles | اريد ان أكون أنتى ان أنام مثلك لأحظى بأحلام جميله |
Ben daha kaba bir insan bekliyordum, ama o çok güzel bir hanımefendi. | Open Subtitles | كنت أتوقع أن تكون شخصا أكثر خشونة و قوة, لكنني وجدتها سيدة جميله |
Lütfen, geceyi güzel bir bayanla geçirmekten daha güzel ne olabilir? | Open Subtitles | قضاء ليله مع إمرأه جميله .. ما الأجمل من هذا .. |
Eğer öyle güzel bir sakal bırakırsam, sence beni de karnavala alırlar mı? | Open Subtitles | اذا نمى لي لحيه جميله هل تعتقد انهم سيسمحون لي المشاركه في الكرنفال؟ |
Ağabeyimin geri gelmesi çok güzel. Üstelik güzel bir eşle... | Open Subtitles | كم هو رائع عودة اخي و مع عروس جميله ايضا |
Henüz değer biçmedim, ama bu gözlük çok güzel şeyler gördü. | Open Subtitles | لم تحظ بها تماما بعد تقييمها, ولكنها شهدت اشياء جميله كثيرة |
Biliyor musun, komik. Genelde güzel kadınların öyle demesini severim. | Open Subtitles | أتدري, هذا مضحك, دائماً أفضل أن تقول إمرأه جميله هذا. |
Sadece insanları inandırmak için. İzlemesi güzel fakat pratik değiller. | Open Subtitles | انها تخيّل فقط , سترى بأنها جميله لكنها ليست عملية |
Neden biri böyle güzel bir not defterini arabasında taşır ve hiç kullanmaz. | Open Subtitles | لماذا شخص يكون لديه مفكره جميله مثل هذه فى سيارته ولا يستخدمها قط؟ |
Herkes annemin güzel olduğunu ve babamın zeki ve güçlü olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الجميع كان يقول ان والدتي كانت جميله و والدي ذكي و قوي |
Bebeğim,eğer bunu izliyorsan sen 'tosun' falan değilsin. Çok güzelsin. | Open Subtitles | حبيبتي إن كنت تشاهدين هذا فأنت لست بدينه، أنت جميله |
Biri bu gömleğin içinde hoş göründüğümü söylediğinde çok hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | من الرائع ان يظن احد اني ابدو جميله في هذا الزي |
Bayan Kim bu isim harika Fransızca, İtalyanca, Rusça ve Latince Biliyorsunuz. | Open Subtitles | إنها جميله جداً هل تتحدث الفرنسيّه ، الإيطاليّـه ، الروسيّه ، اللاتينيّه |
Bu seferki bayağı güzelmiş ama galiba bir sanatçının kızıymış. | Open Subtitles | إنها جميله بما فيه الكفاية لَكنِّي فْهمُت بأنّها بنتُ فنانِ |
Sarı saçlı, mavi gözlü, 15-16 yaşlarında tatlı bir kızdı. | Open Subtitles | لم تكن أكبر من السادسه عشر او السابعه فتاة جميله,شقراء , زرقاء العينين |
Beni yanlış anlama, güzeldi ama... | Open Subtitles | لا تفهمني بشكل خاطئ , ولكنها كانت قٌبله جميله .. |
Bana verdiğiniz bu hediyeleri geri vermek, bana büyük bir üzüntü ve acı veriyor ama ne yazık ki onlar o kadar güzeller ki ben onlara sahip olacak kadar değerli değilim. | Open Subtitles | أحزن وأتألم لإعاده الهدايا التي منحتني إياها إنها جميله للغايه لكنني لا استحقها للأسف |
Hey güzelim, gelsene bana, aşkım. | Open Subtitles | فليغنى الجميع يا جميله الجميلات تعالى لى يا حبيبتى |
benim Gurdip'im de çok güzeldir - ne diyorsun? | Open Subtitles | ماذا تقولين؟ ابنتى قورديب ايضا جميله ما هذا الذى تقولينه؟ |
Az seksi Michelle Pfeiffer film gerekçe ile. | Open Subtitles | اذا كنتي تريدي ان تقارني نفسك في اخر فلم لـ ميشيل فايفروهي جميله |
Yani, burada bir yazlık inşaat etmek istediğimi söylemiyorum, fakat ağaçlar gerçekten de ço sevimli. | Open Subtitles | حسنا أنا لم أقل أننى سأبنى منزلا صيفيا هنا لكن الأشجار تبدو فعلا جميله للغايه |