| Maliye Bakanlığı çalışanı için bunu önermek pek de iyi olmaz, öyle değil mi? | Open Subtitles | انها ليس جيداًً ان ينصح بذلك موظف في وزارة المال,صحيح؟ لتقديم المشورة تلك ، أليس كذلك؟ |
| Şimdi de işimi iyi yaptığım için cezalandırılıyor muyum? | Open Subtitles | ماهذا؟ الآن انهم يعاقبوني لانني اقوم بعملي جيداًً |
| İyi günler, Direktör Hanim. | Open Subtitles | فلتؤدي عملك جيداًً ، سّيدتي المديرة .. |
| - Çoğunluğu iyi karşılamaydı. | Open Subtitles | .كان استجواباًً مضاداًً جيداًً بالإجمال |
| - Benim için iyi şeyler söylemişsin. | Open Subtitles | قالوا بأنّكِ أوصيتِ بي جيداًً - هزمك في - |
| O halde ben iyi savundum. | Open Subtitles | انا ناقشتها جيداًً اذا |
| İyi işler başaracaksın. | Open Subtitles | .ستتدبرين أمرك جيداًً |
| Bence iyi bir toplantıydı. | Open Subtitles | ظننته كان اجتماعاً جيداًً |
| İyi bir toplantıydı. | Open Subtitles | كَانَ اجتماعاً جيداًً |
| İyi olmamış. | Open Subtitles | لَيسَ هذا جيداًً |
| - Bu hiç iyi olmadı. | Open Subtitles | هذا لم يكن جيداًً لا |
| Ama oradaki şey pek iyi bir şey değil. | Open Subtitles | لكن ماهو موجود ليس جيداًً |
| - Ona iyi öğrettim. | Open Subtitles | -لقد علمته جيداًً |
| Nick iyidir, bu konunun içindeki ve dışındaki herşeyi iyi bilir. | Open Subtitles | و(نيك) بارع ويعرف هذا المجال جيداًً |
| - İyi fikir. - Seni ararım. | Open Subtitles | يبدوا هذا جيداًً - ! |
| Nasıl gidiyor peki? Pek iyi değil. | Open Subtitles | لَيسَ جيداًً |