Haham tarafından kutsandıktan sonra, hayvan kesilip kan kaybından ölmeye bırakılır. | Open Subtitles | باركها حاخام , ثم ذبح بيده , ينزف الحيوان حتى الموت. |
Ortalık kan gölüne dönecek. Ne yapalım, Haham böyle istemiş. | Open Subtitles | سيكون الامر كحمام الدم لا , لقد احضروا افضل حاخام |
Bİze ilahi bilginin maskülen bir kaynaktan geldiği öğretilir. Bunu söyleyen bir imam, rahip, Haham veya kutsal adamdır. | TED | أخبرونا أن المعارف السماوية تنزلت من خلال الذكر، سواء كان إمام أم قس أم حاخام أم قديس. |
Aslında hahamım ben ama yarı zamanlı papaz da oluyorum. | Open Subtitles | في الواقع أنا حاخام لكنّي أمارس القسوسية خارج وقت العمل |
Her neyse. 60'lı yıllarda hahamın biri, kilden bu sihirli yaratığı yarattı. | Open Subtitles | على أية حال، بعام 1660 م قام حاخام بصنع كائن سحري من الصلصال |
Mutlaka bir iki Haham da tutukludur orada. | Open Subtitles | لا شك سيكون هناك حاخام او اثنين تم اعتقالهم من قبل |
İyi bir Haham, psikanalist ve gezegenler arası bir dâhi lazım. | Open Subtitles | أحتاج إما لمحلل حاخام ممتاز أو عبقري يسافر بين الكواكب |
Penguen sahnede Haham kılığında kayıyor. Çok komik oluyor. Bir de sakalı var. | Open Subtitles | البطريق يتزلج على المسرح بملابس حاخام مضحك للغاية، نضع له لحية |
Babam asla inandıklarından şüphe duymazdı.... bu katı bir Haham olduğu için değildi. | Open Subtitles | ما كان أبي ليشكّ في أي شيء، لولا حاخام مشاغب. |
Haham olmamama rağmen bu koşullarda... duayı benim yapmamı hoş görmesini... | Open Subtitles | مع أنني لست حاخام,ففي هذه الحاله أصلي للرب لتغفر لي |
Ben Haham değilim, ancak bu şartlar altında duaları okurken tekdüzeleşirsem Tanrım beni afetsin. | Open Subtitles | مع أنني لست حاخام,ففي هذه الحاله أصلي للرب لتغفر لي إذا كنت ستنعم علي بالبركه |
Eğer senden ya da ondan şüphelenirsem ya da kardeşlerinden biri olay çıkartırsa, ona bir Haham veririm. | Open Subtitles | إن وجدته أو وجدتك، أو وجدت أحد الأخوة يثير بعض المشاكل، فسأسلمه إلى حاخام. |
Eski dostum Haham Jacob Schram'ı arıyordum. | Open Subtitles | أنا أبحث عن صديقي القديم حاخام يعقوب شرام |
Eski dostum Haham Jacob Schram'ı arıyordum. | Open Subtitles | أنا أبحث عن صديقي القديم حاخام يعقوب شرام |
Yarın Haham'la buluşup din değiştirme işini konuşacağım. | Open Subtitles | لذلك، وغدا، وأنا يجتمع مع حاخام لمناقشة تحويل. |
Bu benim haber kaynağım.Ona göre, hedef bir papaz, bir vaiz ya da bir Haham. | Open Subtitles | لقد كان مُخبري .. بحسب ما يقول .. الهدف إمّا قسيس أو كاهن أو حاخام |
Ben bir hahamım. | Open Subtitles | انا حاخام اجل ؟ |
Bir papaz ya da hahamın izni de iyi olabilir. | Open Subtitles | وربما ، إذا بالامكان استشارة كاهن أو حاخام ، هذا سيكون جيداً؟ |
Grabow hahamı Jacob Schulmann Lódz'daki dostlarına şu mektubu yazar: | Open Subtitles | كتب جاكوب شولمان حاخام غرابو... رسالة الى اصدقائه في لودز |
Adios, Senyor Chang. Shalom, Rabbi Chang. | Open Subtitles | "وداعاً ، سيد (تشانغ)" "وداعاً ، حاخام (تشانغ)" |
Demin bir hahama bana yazıp yazmadığını sordum. | Open Subtitles | للتو سألت حاخام إن كان يغازلني |
İnsanlar senin bir hahamla birlikte olduğunu bilseler ne düşünürler? | Open Subtitles | ماذا سيقول زملاؤك في العمل لو علموا أنك تقضين الليل مع حاخام |
Amcamda her yol var ve yıllarca baba dediğim adam da bir hahamdı. | Open Subtitles | عمي هو بهودي كامل والرجل الذي كنت ادعوه ابي لسنوات كان حاخام |
- Evet. Meğerse hahammış. | Open Subtitles | تبيّن أنه حاخام. |