"حثالة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• pislik
• pislikler
• Pisliğin
• pisliği
• aşağılık
• bok
• serseri
• şerefsiz
• pislikleri
• pisliksin
• Süprüntü
• çöp
• pislikti
• ayak
• pisliklerle

Bu yüzden de, bir pislik beni aldatarak buna hakaret ederse intikamımı alırım.
ولهذا السبب عندما لا نُقدّر من خائن من حثالة المُجتمع، فإننا نُريد الإنتقام.

Senin gibi bir pislik, salınma belgelerini nasıl alabildi aklım hiç almayacak.
وإلّا كيف ليحصل حثالة مثلك على أوراق تسريحه، لن أعرف هذا أبدًا

Backstabbers Hiçbir şey ama , pislikler ve yalanlar .
هم فقط حثالة يطعنونك في الظهر, و الكثير من الأكاذيب

Arkadaşınız bir uyuşturucu satıcısı. Diğer bir deyişle Pisliğin teki.
أجل، حسناً، صديقتك تاجرة مخدرات، يعني حثالة

Yakın bir zamanda Cody Emily'nin bir köy pisliği olduğunu anlayacak.
ماهي الا مسألة وقت حتي يدرك كودي ان ايميلي ليست سوي حثالة

Yani... aşağılık, cani ruhlu bir zenci parçası burada... aramızda bir yerde.
... لذا ... لدينا قاتل حثالة أسود في مكان ما هنا ...

Bu aile yıllarca Danny'ye bok gibi davrandı, yalan mı?
كما لو كان حثالة على مدى سنوات، هل هذه كذبة؟

Hatta pislik bile değillerdi. pislik olacakları günü bekliyorlardı.
هيه، إنهم لم يكونوا حتى حثالة إنهم طَمحوا ذات يومَ لِكي يَكُونَ حثالة

Hepsi hırsız, tecavüzcü, katil, sübyancı... Hep pislik.
جميعهم منهم القتلة واللصوص والمغتصبون والمعتدون علي الأطفال وكلهم حثالة

Çocukların bana her baktığında kendimi yer yüzündeki en büyük pislik gibi hissediyorum.
أشعر بأننى أكثر الناس حثالة على وجه الأرض كل مرة أرى إبنتك يبتسم لى

Silahlı bir pislik. Üç defalık olay. Hepsi bu.
أعني حثالة بمسدس ثلاثة عمليات ضرب هذا كل شيء

Öbür cinayeti itiraf etmişti. İster pislik olsun ister aziz, yaptığın ağır suça girer.
,حثالة أو قديس لا يهم ما قمت به جريمة كبرى

Böyle pislikler dükkana girip çıkarken iyi... ama benim polis olmamı kaldıramıyorsun, öyle mi?
لقد جعلت حثالة المجتمع يدخلون ولكن كوني شرطي فهو كثير جدا

- Şimdi anladım. - Anladınız mı şimdi pislikler?
حسناً، نحن نتفهم ذلك نعم، أترون أنكم حثالة

Şu anda muhtemelen Pisliğin teki olduğumu düşünüyorsundur.
على الأرجح تعتقدين الاَن بأني حثالة المجتمع

Kimliğimi çalan o pisliği bulacağım ve onu öldüreceğim.
سأجد حثالة المجتمع الذي سرق هويتي وسأقتله

Sen, aşağılık, asalak, bir piç kurususun, değil mi?
أنت مجرد إنسان مُنحط وغد من حثالة المجتمع ، أليس كذلك ؟

Karılarına bok gibi davranıyorlar! Sicilya Piçi demek istemedim! Rocco?
فهم يعاملون زوجاتهم كما لو كانوا حثالة لم أقصد قول ذلك

12 yaşına gelen her serseri cebine silah koyarsa, ölüm de ucuz olur.
عندما ياتى حثالة من الشارع عندة 12سنة يحمل مسدسا يكون الموت سهلا

Şimdi bir arabayı soyma dene de seni öldüreyim, şerefsiz.
حاول أن تسرق سيارةً الآن سأقتلك يا حثالة

Burada çalışan bir avukat bana, sanıklardan "dünyanın pislikleri" olarak bahsetmişti ve sonrasında onları temsil etmek zorunda kaldı.
أُخبرت مرة أن محام كان يعمل هناك أشار إلى المتهمين على أنهم "حثالة الأرض" وبعدها كان عليه أن يمثلهم.

Sitir git, Portman! Sen pisliksin...
اللعنة عليك يا بورتمان انت حثالة

Süprüntü olarak doğdun, şanslıysan büyüyünce çöp olursun.
لقد ولدت لتكون حثالة ، وستكون محظوظاً إذا أصبحت كالقمامة

Ya da kadınların çöp olduğunu ve hak ettikleri yerde olduklarını düşünüyor.
أو أنه ينظر للنساء على أنهن مجرّد حثالة وأنه يضعهن حيث ينتمون

Dünyaya bir iyilik yaptık. O adamlar pislikti.
لقد عَملنَا معروفاً للعالم أَعْني، أولئك الرجالِ كَانوا حثالة المجتمع

Oradaki birliklerimiz ordunun ayak takımı. Komutanlar erkekten bozma.
فيلقنا هناك من حثالة الجيش وضباطنا قليلوا الخبرة

Hokey maskesi takıp pisliklerle mücadele etmeden önceydi bu.
وهذا يسبق بكثير وضعي قناع الهوكي وبدئي نضال حثالة البشر.