Ama bu köpek kanseri oldukça dikkat çekici, çünkü tüm dünyaya yayıldı. | TED | ﻟﻜﻥ ﻫﺬﺍ ﺍﻟﺴﺮﻃﺎﻥ ﻣﻤﻴﺰ الي حد ما ﻷﻧﻪ ﺍﻧﺘﺸﺮ ﻓﻲ ﺃﺭﺟﺎﺀ ﺍﻟﻌﺎﻟﻢ |
Değil mi, baba? Yirmi yıl önce oldukça heyecanlı biriydi. | Open Subtitles | لقد كان شاباً برياً إلى حد ما منذ عشرين عاماً |
- oldukça ateşliydi - Öyle mi? Yani fantezi yaptınız. | Open Subtitles | لا، ماريس إلى حد ما غريبة لكن ليليث غريبة الأطوار |
Biraz basit olabilir. Ne de olsa pek eğitim almamış. | Open Subtitles | ربما كان بسيطا إلى حد ما لكنه تلقى تعليما قليلا |
Sadece hayal kırıklığına uğradım. Ve tabi Biraz da şaşırdım. | Open Subtitles | انني خائب الامل الي حد ما , انني مفاجي قليلا |
Yakın zamana kadar nispeten bir şekilde marjinal kalmış bir alan, ama olgunlaştı. | TED | وهو مجال بقي مهمشًا إلى حد ما حتى عهدٍ قريبٍ نسبيًا لكنه تطور. |
Bunun daha da kötüye gitme ihtimali var ama bu antipsikotiklere erken başlarsak bu çocukların %20'si oldukça normal bir hayat sürebiliyor. | Open Subtitles | ولكن عندما نبدأ هذه الأدوية النفسية في وقت مبكرا حوالي عشرين بالمئة من هؤلاء الأطفال سيشفون وتعيش حياة طبيعية إلى حد ما |
Sen çok iyi eğitim görmüş ve oldukça zeki birisin. | Open Subtitles | أنت متعلم تعليماً جامعياً وذكي الى حد ما أيها الشاب |
Bu yeni ekonomi hem boyut hem de güce oldukça tepkisiz, ki bu ikisi yıllar boyunca erkeklere yardım eden özellikler. | TED | هذا الإقتصاد الجديد قاس إلى حد ما بالنسبة للحجم والقوة، الشيئ الذي كان قد ساعد رجال خلال كل هذه السنوات . |
Son zamanlardaki yenilikler sayesinde bunu artık oldukça iyi yapabiliyoruz. | TED | مع التقدم الذي وصلنا له اليوم، يمكننا أن نفعل ذلك بسهولة إلى حد ما. |
Çin'e bakın oldukça hızlı düşüyorlar. | TED | انظروا إلى الصين. إنها تنخفض بشكل سريع إلى حد ما. |
Yalnız top Biraz daha büyük ve kafam gibi yumurta şeklinde. | Open Subtitles | فقط الكرة أكبر إلى حد ما وعلى هيئة بيض، مثل رأسي |
Cıvalı tetikleyiciler on iki yaşında bir velede göre Biraz karmaşık. | Open Subtitles | مفاتيح الزئبق متطورة إلى حد ما بالنسبة لطفل بعُمر الثانية عشر |
Sana daha önce borç vermiş biri olarak, Biraz endişelendim. | Open Subtitles | كشخص أقرضك نقودا في الماضي، كنت قلقا إلى حد ما |
Somji Biraz sinirlidir, ama aslında çok iyi bir insan. | Open Subtitles | سوماج حاد المزاج الي حد ما , لكنه شخص لطيف |
ve ve bir şekilde Avustralya benim için evlilik gibi gelmeye başladı. | Open Subtitles | و, وبشكل ما في عقلي أستراليا أصبحت إلى حد ما مثل الزواج |
Kafatasındaki metal kalıntısı, bir çeşit gümüş alaşımı. | Open Subtitles | الرواسب المعدنية على الجمجمه تشبه إلى حد ما البقايا الفضية |
Öte yandan bence, bundan böyle bir yarar sağlamamalıyız, çünkü hayatın evren içerisinde Bayağı sıradan olduğundan şüpheleniyorum. | TED | لا أعتقد بأنه يمكننا الاستفادة من ذلك.. لإنني أتوقع بأن الحياة شائعة الى حد ما في الكون. |
Hedef komaya girdikten sonra sanırım işimiz az çok bitmiş Sayılır. | Open Subtitles | حسنا,أعتقدأن الوظيفه تكون الى حد ما منتهيه عندما ينتهى حال الهدف بى غيبوبه |
birazcık kirlendi sadece. Hala iyi. Hala iyi. | Open Subtitles | إنه قذر إلى حد ما لكنه مازال جيداً، مازال جيداً |
Buna inanabiliyor musunuz? Ben bu durumu şok edici ve bir bakıma da dehşet verici buluyorum. | TED | هل تصدقون ذلك؟ أعتقد بأنه أمر فظيع, ويمكن القول بأنه مُرعب الى حد ما. |
Bazıları orduda kaldı ve psikolojik anlamda az çok iyi durumdalardı. | TED | والبعض الآخر بقي في الجيش وكانوا إلى حد ما بخير، نفسيًا. |
- Artık silah ve mermilerin sende olduğuna Epey eminim. | Open Subtitles | متأكد إلى حد ما أنك تملك البندقية والرصاص الان حسناً |
Aslında temel olarak, bir noktaya kadar bu diğer insanların ne yapmaları gerektiğini planlama girişimleriydi, diğer insanların hayatlarını onlar adına planlamak ne yapması gerektiğidir. | TED | انهم يحاولون القيام ، الى حد ما ، بتخطيط ما يجب أن يقوم به مستخدمي الطرق ، وبالتالي تخطيط حياتهم اليومية. |
Bugün kullandığımız mecazi anlamda değil, gerçek anlamıyla cadılar, çingeneler ve kısmen de Kelt büyüsüyle ilişkilendirilen bir büyü. | TED | وليست مجازية كما نستخدمها اليوم لقد كانت تعويذة سحرية حرفية مرتبطة بالسحرة والغجر وإلى حد ما ، سحر السيلتيك |