Onu yüz yıl önce gömmem gerekirdi. Yüz yıl boyunca birlikte yaşayabilirdik. | Open Subtitles | حرى أن أدفنه منذ 100 عام لكُنّا بقينا سويًّا طيلة 100 عام |
Dışarıda tek başına kalamaz. Zaten en başta burada olmaması gerekirdi. | Open Subtitles | لا ينبغي وجودها بالخارج هناك وحدها، وما حرى مجيئها لهنا أصلًا. |
O kamp konusunda haklıydın. Malzemelerini almamız gerekirdi. İhtiyarı öldürmüş olman umurumda değil. | Open Subtitles | أصبت بشأن ذاك المخيم، حرى أن نأخذ مؤنهم، ولا أحفل بقتلك للعجوز |
Bu sabah söylemem gerekirdi ama annenin davasını tartışmamız pek uygun olmuyor. | Open Subtitles | حرى أن أقول هذا قبلًا، لكن هذه ليست فرصة لائقة لنقاش قضيّة أمك. |
Evim diyebileceğiniz tüm küçük kasabalar arasında muhtemelen vampirlerle dolu olanı seçmemeniz gerekirdi. | Open Subtitles | من بين كلّ البلدان التي تصلح وطنًا ربّما ما حرى أن تختاروا واحدة تعجّ بمصّاصي الدماء. |
Bataklık'a da bombaları yerleştirenin sen olduğunu anlamam gerekirdi. | Open Subtitles | حرى أن أعلم أنّك وراء تفجير تلك القنابل في الجدول. |
Sana güvenmem gerekirdi. Çok önceden anlatmam gerekirdi. | Open Subtitles | حرى أن أثق بك وأخبرك بالأمر منذ وقت طويل. |
Sana bir kez kiralayınca muhtemelen tek parça halinde geri alamayacağımı tahmin etmem gerekirdi. | Open Subtitles | حرى بي أن أعرف أنّه حالما أعرتها لك، كانت لتكون الإحتمالت بأنّي لنْ أستردها سالمة. |
Yaptığım yanlıştı. Yanımda gelmeye zorlamamam gerekirdi. | Open Subtitles | ما فعلته كان خطأً، ما حرى أن أجبرك على المجيء |
Bunu daha önce açıklığa kavuşturmam gerekirdi. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}.حرى أن أصارحكم بوقتٍ أبكر |
Telefonda söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | حرى بي إخبارك هذا عبر الهاتف. |
Bu durumda Killua'nın iki uçlu dileği dileyememesi gerekirdi. | Open Subtitles | "وما حرى أن يتسنّى لـ (كيلوا) طلب أمنية الخيار الثاني" |
Çok cüretkar davrandın. O bilim adamını kaçırmadan önce bana sorman gerekirdi. | Open Subtitles | {\pos(190,220)} لقد تهوّرتما، حرى أن تستشيراني قبلما تختطفان ذاك العالم. |
Markayı alıp beni arkanızda bırakmanız gerekirdi. | Open Subtitles | حرى أن تأخذها لمّا صرعتني. |
Onun suçlu olduğun anlamam gerekirdi. | Open Subtitles | حرى أن أعلم أنّها الجانية. |
Biliyorum, üzgünüm. Aramam gerekirdi. Waller başka emir verip beni geri getirdi. | Open Subtitles | أعلم، آسف، حرى أن أتّصل، (والر) بدّلت الأوامر وطلبت مثولي. |
Bunu benden saklamaman gerekirdi. | Open Subtitles | -ما حرى أن تخفي هذا عنّي . -إنّي آسفة، إنّما ... |
Laurel'ın başına gelenleri engelleyebileceğini düşünmene izin vermemem gerekirdi. | Open Subtitles | ما حرى أن أدعك تظن أنّه كان بوسعك منع مصاب (لورل) |
Sana güvenim tam Dwightycik, senden asla şüphelenmemem gerekirdi. | Open Subtitles | أثق بك يا فتاي (دوايتي) ما حرى أن أشك بك قطّ. |
Çalışması gerekirdi. | Open Subtitles | حرى بها أن تعمل . |