Eğer Kötü şans değilse, buna çokta güzel bir şans diyemeyiz. | Open Subtitles | ، لو أن هذا ليس حظ سئ فلا أريد أن أكون محظوظة أبداً |
O zamanlar bunun sadece Kötü şans olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | في الوقت الذي إفترضت فيه بأنه كان مجرد حظ سئ |
- Çok uzakta. Yetişmemiz mümkün değil. - Kötü şans. | Open Subtitles | بعيداً جداً , لن نستطبع الوصول حظ سئ |
Çok kötü bir talihsizlikti, hepsi bu. | Open Subtitles | إنه كان حظ سئ هذا كل ما فى الامر |
Ahırda 400 tane daha iyi atı vardı. Büyük şanssızlık. | Open Subtitles | أجل ، حظ سئ جدا كان عنده أربعمائة حصان أفضل فى المنزل |
Oyun t-shirt ümü yıkamazsın bu uğursuzluk getirir. | Open Subtitles | انت لا تغسلين قميص اللعب خاصتي ذلك حظ سئ |
Kötü şans. | Open Subtitles | انه حقا حظ سئ فقط بين انفسنا ,هاتش |
Lungi uçtu, bu Kötü şans. | Open Subtitles | الونغي الخاص بوالدها يطير حظ سئ |
Rüyada konuşmanın Kötü şans getirdiğini bilmiyor musun? | Open Subtitles | ألا تعرفين ؟ إنه حظ سئ أن يتكلم المرء في حلم أنتِ ... |
Kötü şans getireceksin. Hey! | Open Subtitles | .لا تلمس نموذج سباقي .فهذا حظ سئ |
Kötü şans! - Yardım edebilir miyim? - Hayır. | Open Subtitles | حظ سئ , هل يمكننى المساعدة ؟ |
Kötü şans, engebeli arazidesin. | Open Subtitles | حظ سئ ، أنت بأرض وعرة |
Kötü şans. Tüm olan bu. | Open Subtitles | حظ سئ, هذا كل ما فى الأمر |
Budro ve Blank için Kötü şans. | Open Subtitles | حظ سئ لـ "بدرو" وحظ سئ لـ "بلانك" |
Düğünde eski bir Beau olmasının Kötü şans getireceğini söyledi. | Open Subtitles | قالت انه سيمثل حظ سئ |
Bu sizin için Kötü şans demek oluyor. | Open Subtitles | مما يعني أن هذا حظ سئ لكما |
Buralarda çok fazla Kötü şans var. | Open Subtitles | هناك حظ سئ يتجول هنا |
Çok kötü bir şanssızlık, aslında. | Open Subtitles | حظ سئ فى الحقيقة |
Bu çok nadir olarak görülür, şanssızlık işte! | Open Subtitles | انها واحدة من الحالات القليلة ياله من حظ سئ |
Yoksa bu tür büyülerin bana uğursuzluk getirdiğini unuttun mu? | Open Subtitles | أأنت مجنونة ، هل نسيتى أننى لدى حظ سئ مع هذا النوع من التعاويذ ؟ |