ويكيبيديا

    "حقاً إن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerçekten
        
    bu gerçekten de benim canımı sıkan birşey: Eğer tartışmak savaşsa, kaybederek öğrenmek gibi üstü kapalı bir denklem var. TED هذا الشيء يزعجني حقاً: إن كان الجدل حرب، فهناك معادلة ضمنية معادلة التعلم مع الخسارة.
    gerçekten boş bir dairede, yere oturmuş peynir yiyip su içen bir Amerikalının ilginç olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles تعتقد حقاً إن جلوس أمريكى على أرضية شقة فارغة يأكلالجبنويشربماء , شئ مثير ؟
    Eğer olmasını istiyorsan gerçekten de bir sisteme ihtiyacın var. '"Traş Ol'" Open Subtitles ستحتاج لنظام حقاً إن أردت أن ينجح الأمرستحتاج لنظام حقاً
    Sizi seçtim çünkü size daha çok uyacak bir meslek olup olmadığını kendinize gerçekten sormanızı istedim. Open Subtitles اخترتك لأني آمل أنّك ستسألين نفسك تسألين نفسك حقاً إن لم تكن هناك مهنة تناسبك أكثر
    Ve sonradan pişman olacağım bir şey yapmayı gerçekten istemiyorum. Open Subtitles و لا أعلم حقاً إن كنت أريد أن أفعل شيئاً سأندم عليه لاحقاً
    Gördüğün gibi, burası gerçekten altın kurbağaların doğada hayatta kaldıkları tek yer. Open Subtitles ستعرف حقاً .. إن هذا هو التجمع الأخير للضفدع الـذهـبى الباقى فى الـبريـه
    Birine karşı gerçekten bir şeyler hissediyorsan onları gerçekten seviyorsan, onlara bunu söylersin, değil mi? Open Subtitles إن كنتَ تحبُّ أحداً حقاً إن كنتَ تحبُّهُ حقّاً فستخبره، صحيح؟ لربّما حاولت
    Hayır, gerçekten sahip olduğun en iyi ortaksam neden beni paketleyip yolladın? Open Subtitles لا، حقاً. إن كنت أفضل شريكة عملت معها فلماذا قررت الانفصال؟
    O kızın bundan ceza almadan çıkabileceğini mi düşündün gerçekten? Open Subtitles أتظنين حقاً إن هذا يمكن له أنْ يمرّ دون عقاب ؟
    Eğer buraya iç tasarım için konuşmaya geldiysen gerçekten şaşırtıcı olurdu. Open Subtitles سأكون مندهشاً حقاً إن كنت قد أتيت إلى هنا فقط للحديث هو التزيين الداخلي.
    Andrée'ye gerçekten aşık mı yoksa Albertine'i kıskandırmak için mi öyle davranıyor, kestiremiyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أتبين حقاً إن كان واقعاً في حب أندريه أو كان يفعل ذلك ليثير غيرة البرتين
    Eğer buraya iç tasarım için konuşmaya geldiysen gerçekten şaşırtıcı olurdu. Open Subtitles سأكون مندهشاً حقاً إن كنت قد أتيت إلى هنا فقط للحديث هو التزيين الداخلي.
    Ona mektubu bugün sorabilir miyim gerçekten bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم حقاً إن كانت ستتاح الفرصة كى اسأله على الخطاب اليوم
    Sonunda bir uyurgezerin uyanma halindeki davranışlarının gerçekten kontrol edilip edilemediğini öğreneceğim. Open Subtitles الان سأكتشف حقاً إن كان المريض بالسير نوماً يمكن إجباره على عمل أفعال لم يكن ليفعلها أبداً وكانت لتكون بغيضة له و هو مستيقظ سأرى إن كان من الصحيح أن السائر نوماً يمكن دفعه حتى للقتل
    "Traş Ol" Aksamadan işlemesini istiyorsan gerçekten bir sisteme ihtiyaç var. Open Subtitles ستحتاج لنظام حقاً إن أردت أن ينجح الأمر
    gerçekten, gerçekten. annenizin başı ağrıyor, tamam mı? Open Subtitles حقاً، حقاً إن أمكم مصابة بالصداع، حقاً
    gerçekten Dünya'nın sonunun geldiğini mi düşünüyorsun? Open Subtitles هل أنت متأكد حقاً إن العالم سينتهى ؟
    Kim işi kabul ederse bunu gerçekten sorun etmeyecek misin? Open Subtitles (إذن، لن تمانع حقاً إن حصلت (كيم على تلك الوظيفة
    Onun oyunlarındna birini izlemeye gitsen gerçekten çok memnun olurdu. Open Subtitles ...سيكون مسروراً حقاً إن ذهبت لرؤيته بأحد مبارياته
    gerçekten olan üstü. Open Subtitles سيكُن مؤلماً حقاً إن حدث ثانية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد