Bunu yapmak istememen için gerekçelerin olabilir ama annen çok bilge bir kadındı. | Open Subtitles | قد تكون لديك أسبابك لعدم رغبتك بفعل ذلك لكن أمك كانت إمرأة حكيمة |
Nine, o çok bilge biri ama kimse onun bilgilerinden faydalanamayacak. | Open Subtitles | الجدة حكيمة جداً ولكن لن يستفيد أحد من حكمتها |
"Ama bu son günlerimde kendimi daha farklı, akıllı ve daha içten hissediyorum." | Open Subtitles | أعلم أننى أبدو مختلفة ، ولكن فى ايامى الأخيرة كنت حكيمة ومليئة بالدفء |
Umarım profesör göründüğünden daha akıllı değildir. | Open Subtitles | الإستعـانة بالأستـاذ ليست بفكرة حكيمة ممـا يبدو عليـه |
Ancak düzgün şekilde anlaşılıp akıllıca uygulandğında kimlik politikaları bizim insan olma fikrimizi genişletebilirler. | TED | و لكن بفهم صحيح و ممارسة حكيمة لا بد لسياسة الهوية أن توسِّع من فهنا لمعنى أن تكون إنسانًا. |
Bana göre, inancınız her ne olursa olsun bunlar oldukça bilgece sözler. | TED | وفي رأيي، أن تلك الكلمات حكيمة جداً، بغض النظر عن عقيدتكم. |
Biliyor musun, çok genç biri için, korkunç derecede akıllısın. | Open Subtitles | أتعرفي، بالنسبة أنّكِ صغيرة جداً لكنكِ حكيمة جداً |
Hayatının bu döneminde, sana babacan ve bilge tavsiyelerde bulunmalıyım. | Open Subtitles | يفترض أن أعطيك نصيحة حكيمة أبوية في هذه المرحلة من حياتك |
Bu kısımda bana öğütler verip, bilge hikâyeler anlatman gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | أليس هذا عندما تخبرني بحكمة قديمة، قصة حكيمة |
Bu kısımda bana öğütler verip, bilge hikâyeler anlatman gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | أليس هذا عندما تخبرني بحكمة قديمة، قصة حكيمة |
bilge kadının biri, herkesin her sabah uyandıktan sonra biraz dua ettiğini söylemiş. | Open Subtitles | امرأة حكيمة قالت ذات مرة أنه عليك الدعاء كلما استيقظت بالصباح |
bilge bir kadın bana kocama aşık olabileceğimi, fakat aynı zamanda onu sevmem gerektiğini söylemişti. | Open Subtitles | امرأة حكيمة قالت لي ذات مرة أنه بإمكانك أن تحبي زوجك ولكن يجب عليك أن ترغبي به |
akıllı ve anlayışlı olman, alçakgönüllü davranman gerekir. | Open Subtitles | عليكِ أن تكوني حكيمة , و أن تظهري بعض التفهم و التواضع |
- Evet? Burada karakteri anlayamıyorum. Birdenbire çok akıllı biri oldu. | Open Subtitles | إننى لا أفهم الشخصية هنا ، فجأة تكون حكيمة جداً |
Arkamda duracak, akıllı bir kraliçe olarak görüyorum seni. | Open Subtitles | سوف أفكر فيك كملكة حكيمة تقف بجانبى دوما |
Bir bakıma, hayatımın onların yaptıkları akıllıca tercihler ve aldıkları kararların bir sonucu olduğunu hissediyorum. | TED | بشكل ما، أشعر و كأن حياتي هي نتيجة لخيارات و قرارات حكيمة اتخذاها. |
Bunu kendisi istemedi ama sonunda bazı akıllıca kararlar aldı. | Open Subtitles | لم يرغب بها، لكنه في النهاية أتخذ قرارت حكيمة |
Her sayfada insan psikolojisine dair bilgiler, bilgece öğütler... | TED | رؤية ممتازة للنفسية البشرية، نصائح حكيمة في كل صفحة. |
Evet, sen akıllısın ama ben öyle olamam, o yüzden... | Open Subtitles | نعم ,انتي حكيمة لكنني لست كذلك لا استطيع ولذلك |
Çok kırılgan ama aynı zamanda çok güçlü... çok masum bir o kadar da zeki. | Open Subtitles | انت رقيقة وقوية في نفس الوقت بريئة ولكن حكيمة |
Harika bir fikir! Çok zekisin, Margaret. | Open Subtitles | يالها من فكرة رائعة أنتِ حكيمة جدا يا مارجريت |
Wade, bence senin fikrin de pek zekice değil. | Open Subtitles | واد، وأعتقد ربما فكرتك ربما فكرة حكيمة أيضا. |
Tanrım, Cleo, çok bilgesin. | Open Subtitles | يا الهي كليو ، انتِ حكيمة جداً |
Bütün bu kedilerden dolayı güzel mobilyalalarının olmamasıyla akıllılık etmişsin. | Open Subtitles | ، مع كل هذه القطط أنتِ حكيمة بأن لايكون لديكِ أثاث رائــع |
Daha sonra alınan karara göre cadılar içinde her kim güçlü bir ölü cadıyı kutsarsa kıdemli cadı oluyor. | Open Subtitles | لذا قررن أن من تسخّر رفاة الساحرة الأشدّ قوّةً ممّن مُتن، تغدو حكيمة. |
Umarım sen de, benim gibi... iyi bir seçim yaparsın. | Open Subtitles | وأتمنى أن تكون حكيمة كما أعتقد أنني اخترتك |