Evet. Aslında sorun kendi kendine çözüldü. Sonunda gerçekleri kabullendi. | Open Subtitles | نعم في الواقع, لقد حلت الأمور نفسها و استمعت المرأة لصوت العقل |
Bekleyerek, sorun kendiliğinden çözüldü. | Open Subtitles | من خلال الانتظار حلت المشكلة نفسها بنفسها |
Uzaylı sorunu çözüldü. Başka iddiaya gerek yok. | Open Subtitles | مشكلة الغرباء قد حلت بدون توجيه اتهامات اضافية |
12 metre derinlikte olacak, suyu bulamasam bile sorunum çözülür. | Open Subtitles | سأجعله بعمق 36 قدم وحتى إن لم أصل للماء ستكون مشكلتي قد حلت |
Onu belirli bir zamanda aramam gerekiyordu... ve sonra annem sorunu çözdü. | Open Subtitles | احتجت لأن اتصل بها في وقت ما ومن ثم حلت لي المشكلة |
Iraklı ordunun çözüldü, kelimeler boğazıma takıldı öyle kaldım. | Open Subtitles | ان الجيش العراقي قد حلت ، وبقيت من دون كلمات. |
Herkes altına sıçacak, kimse yalnız kalmayacak. Problem çözüldü. | Open Subtitles | الكل سيتغوط في بنطاله لا احد سيستثنى ، حلت المشكله |
Evet, son birkaç yıl içinde DNA'mızın içinde derine bakmakla gerçekten heyecan verici bir hikâye ortaya çıktı, Dünya yaşam tarihi boyunca meydana gelen en dramatik dönüşüm hakkında büyük sırlar çözüldü. | Open Subtitles | ظهرت قصة مثيرة حقاً في السنوات القليلة الأخيرة عندما نظرنا عميقاً في حمضنا النووي و قد حلت واحداً من أكبر الألغاز |
Bir başka olay daha ülkemizin en seçkin polis timi Five-O tarafından çözüldü! | Open Subtitles | قضية اخرى حلت من امتنا مهمة النخبة فايف او |
Senin için çözen birileri olur sen de kendi kendine çözüldü sanırsın. | Open Subtitles | بل يحلها لك الناس و تظن أنها حلت نفسها |
Sorun çözüldü. Yardımın için teşekkürler, Teğmen. | Open Subtitles | حلت المشكلة شكرا لمساعدتك أيها الرقيب |
Sandığınızdan çok daha fazla olay polislerin içgüdüleriyle çözüldü. | Open Subtitles | قضايا أكثر مما تخيلين حلت بسبب حدس شرطي |
Baloya gitmeyiz. Sorun çözüldü. | Open Subtitles | الحفلة الراقصة ألغيت, حلت المشكلة |
Boş duruyorsun. Sanırım dava çözüldü, öyle mi? | Open Subtitles | متقاعس, أظن أن الجريمة قد حلت, صحيح؟ |
Bir sorun çözüldü en azından. | Open Subtitles | حسناً ، اذاً هذه المشكلة قد حلت |
- ...arkadaşlarınızla bunu "iki problem de çözüldü" gibi algılayabilirsiniz. | Open Subtitles | فسوف ترى أنت وأصدقائك أن المشكلة حلت لا |
Çoğu cinayet ilk 72 saatte yapılan çalışmayla çözülür. | Open Subtitles | معظم جرائم القتل حلت فى ال 72 ساعة الاولى |
Aslında, doğa bunu pek çok kez çözdü. | TED | في الواقع ، فإن الطبيعة حلت المشكلة في مراتٍ كثيرةٍ جداً. |
Böylece bu sorun da tamamen çözülmüş oluyor. | Open Subtitles | وهكذا، حلت المشكلة مرة واحدة و إلى الأبد |
Bunu ifade etmek zor geliyor Lynne, ama büyükelçinin helikopter kazası Roger Stanton'ın çoğu sorununu halletti. | Open Subtitles | انه امر مزعج بالنسبة لي يا لين ولكن حادثة هليكوبتر السفير حلت الكثير حول قضايا روجر |
Açıkçası NASA’nın bu sorunu çözdüğünü öğrendiğimde şoke olmuştum. | TED | وبصراحة تفاجأت للغاية عند اكتشاف أن وكالة ناسا قد حلت المشكلة بالفعل. |
Problem çözülmüştür. İşe alındın ben de gidiyorum. | Open Subtitles | حلت المشكله, تم استأجارك, أنا خارج من هنا |