hayatımın en güzel yılları bugün bile mutluluk veren anılar. | Open Subtitles | أفضل السَنَوات في حياتِي الذكريات التي منها إجلبْ بهجة اليوم |
Bu sabah düğünü iptal ettiğinde... hayatımın en mutlu gününün içine ettiğimi anladım. | Open Subtitles | عندما ألغيتَ زفاف هذا الصباحِ، عَرفتُ بأنّني شَددتُ اليوم الأكثر سعادة مِنْ حياتِي. |
Hayatımda yaşadığım ilk ve tek aşkta birlikte bir geleceğimiz olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | للمرة الأولى والوحيدة في حياتِي أنا كنت عاشق و رَأيتُ مستقبلنا سوية |
Hayatımda hiç bu kadar sağlıklı ve mutlu olmadım. | Open Subtitles | أنا ما سَبَقَ أَنْ كُنْتُ بصحة أَو سعادة كده في حياتِي |
Teoriyi ve hayatımı nasıl etkilediğini anlamak için tüm hikayeyi dinlemelisiniz. | Open Subtitles | لفَهْم النظريةِ وكَمْ سيطرَ ذلك على حياتِي تَحتاجُوا للإسَتماْع للقصّة الكاملة |
Ve tüm hayatım boyunca, hiç gerçek bir kız arkadaşım olmadı. | Open Subtitles | وفي حياتِي الكاملةِ، أنا أبداً مَا كَانَ عِنْدي صديقةُ حقيقيةُ واحدة. |
hayatımdaki en büyük zevk bana Nassau'daki teknede bahşedildi, | Open Subtitles | النشوة الأعظم في حياتِي كَانتْ منحت لي في مركب في ناسو |
hayatımın 2 yılını bir kızın parmak şıklatmasını izlemekle kaybettim. | Open Subtitles | فَقدتُ أعوام مِن حياتِي لمشاهدة لا شيء سوى أفلام الفتيات |
Sert, yanmış, ama hayatımın en lezzetli yemeği. | Open Subtitles | خشن، محترق، وأكثر وجبة طعام لذيذة في حياتِي. |
Dinleyin, hayatımın aşkıyla tanışmanızı istiyorum. | Open Subtitles | إسمعْا، أُريدُكما أَنْ تُقابلا حبَّ حياتِي |
hayatımın bu kadar karışık olmasındandır. | Open Subtitles | من المحتمل بسبب حياتِي الطريق التي كانت عليها. |
hayatımın dört yılını bir delikte, çıkıp adımı temize çıkarmak için... bir fırsat bekleyerek geçirdim. | Open Subtitles | هه؟ قَضّيتُ أربع سَنَواتَ مِنْ حياتِي في جحر إنتِظاراً لفرصةِ الخُرُوج وتبرئة إسمي وأنا أَعْرفُ كيف سأنتقم |
Bu fotoğrafı çektiğim gün hayatımın en güzel günlerinden biriydi. | Open Subtitles | أَتذكّرُ ذلك اليومِ. إحدى أفضل الأيامِ في حياتِي. |
Hayatımda 7 tane sevgilim oldu. Bunlardan 3 tanesi tek gecelikti. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي سبعة عشاق في حياتِي ثلاثة منهم كَانتْ علاقة ليلة واحدةَ |
Hayatımda başka hiç bir şey yok. | Open Subtitles | أَرْجعُ للبيت مِنْ العملِ، وكُلّ عِنْدي عملُي. هناك لا شيء ما عدا ذلك في حياتِي. |
Artık Hayatımda belâ istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى المزيد من المشاكل في حياتِي |
hayatımı ben kontrol ediyorum ve bir bebek sahibi olmak istiyorum. | Open Subtitles | أُسيطرُ على حياتِي وأنا أُريدُ أَنْ يَكُونَ عِنْدي a طفل رضيع. |
Tüm hayatımı boşa harcadım ve şimdi öleceğim. | Open Subtitles | لانى أهدرتُ كامل حياتِي والآن سَأَمُوتُ. |
hayatım boyunca bir yerde bu kadar çok sevgi hissetmemiştim. | Open Subtitles | أنا أبداً مَا أحسستُ بالحبّ الكثير في كامل حياتِي. |
hayatım ve kâbuslarım arasındaki farkı söyleyemeyene kadar. | Open Subtitles | حتى لا أَستطيعُ إخْبار الإختلافِ بين حياتِي وأحلامِي السيئةِ. |
hayatımdaki en güzel şey, birkaç ay önce saçlarımı kestirmiş olmam. | Open Subtitles | والشيء الأكبر في حياتِي تلك أنا أَخذتُ كُلّ قطع شَعري من قبل شهور، |
Biliyorsunuz ki, bu hikâyeleri bana ilhâm eden şeyler özel hayatımdan geliyor. | Open Subtitles | الآن, تعرف بأن إلهامي لهذه القصص تأتي بالطبع، مِنْ حياتِي الشخصيةِ |
Sevgili Tanrım, Büyükannem hep hayatıma bir prensesin gireceğini söylerdi. Ama bugün bir hizmetçi bile gelmedi. | Open Subtitles | اللهي العزيز، جدتى دائماً تَقُولُ هناك أميرة سَتَجيءُ إلى حياتِي |
Korkumdan Ömrümün on yılını götürdüğün için. | Open Subtitles | ،تلك لإخافتي وتضييع عشْرة سَنَواتِ مِن حياتِي |
Muhtemelen yaşamımdaki en soğuk beşinci ya da altıncı gündü. | Open Subtitles | لقد كَانَ تقريباً الخامس أَو السادس... أكثر الأيامِ برداً في حياتِي. |