| Önce Hakkımızda ne düşüneceklerini bilemediler. | Open Subtitles | في باديء الأمر، لَمْ يعرفون ما يفعلون حيالنا |
| Bugün bir şey oldu. Senin hakkında, Hakkımızda bir şey fark ettim. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث اليوم وأدركت شيئًا حيالكَ، بل حيالنا |
| Daha önemlisi öyle gülümseyen birkaç polisin bir avuç posteri insanların bizim Hakkımızda düşüncelerini değiştirmeyecek. | Open Subtitles | والأهم من ذلك طرح مجموعة صور لشرطيين مبتسمين لن يغير طريقة شعور الناس حيالنا |
| Artik gimelisin. Bizim için endiselenecek zaman degil! | Open Subtitles | يجب أن تذهب الآن ليس الوقت المناسب لتقلق حيالنا |
| Artık gimelisin. Bizim için endişelenecek zaman değil! | Open Subtitles | يجب أن تذهب الآن، هذا ليس الوقت المناسب لتقلق حيالنا! |
| Anladık ki Hakkımızda her şeyi biliyorlardı. | Open Subtitles | كنّا نعلم أنّهم يعلمون بكل شئ حيالنا |
| Bette, merak ediyorduk da, um... Catherine Opie bizim Hakkımızda ne hisseder şu baskıyı 150 cmden 180'e büyütsek? | Open Subtitles | (بيت) كنا نتسائل عن ماهية شعور (كاثرين أوبي) حيالنا لتكبيرنا تلك النسخة إلى 5 في 6 قدم؟ |
| Hakkımızda ne düşündüğünü biliyorsun. | Open Subtitles | تعرفين كيف يشعر حيالنا. |
| - Hakkımızda hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرفين شيء حيالنا |
| Nedense onların da Bizim için aynı hissettiklerinden şüpheliyim. | Open Subtitles | أشك في أن لديهم الشعور نفسه حيالنا |
| - Bizim için endişelenme. - Tekrar görüşeceğiz. | Open Subtitles | لاتقلقي حيالنا سنراكي ثانية |
| Bizim için çok üzülüyorum. | Open Subtitles | أنا قلقة حيالنا |
| Jane, Bizim için endişelenmeyi bırak. Senin sağlığına zararlı. | Open Subtitles | (جاين)، كفي عن القلق حيالنا إنه أمر غير سليم |
| Bizim için endişeleniyorum. | Open Subtitles | -أنا قلق حيالنا |
| Alex, Bizim için tuhaf olabilir dedi. | Open Subtitles | -و(ألكس) صنّفه أمرًا يدعو للريبة حيالنا . |