Yırtıcı geyik köpekleri antik nehirler boyunca keyif sürerken akrabaları okyanusa geri dönüp samur benzeri ilk balinalar oldular. | TED | انتشرت كلاب الغزلان المفترسة على طول الأنهار القديمة، بينما عاد أقاربهم إلى المحيط ليصبحوا أول حيتان تشبه ثعلب الماء. |
Bunlar erişkin kambur balinalar. Ağırlıkları yaklaşık 20 ton kadar. | Open Subtitles | إنها حيتان ناضجة يزن كلاهما 45000 باوندًا. |
Eğer bu saçmalıklar şişmanlatsaydı, balinalar gibi olurdun. | Open Subtitles | لو تم تسمين كل الافراد متوسطى الحجم سيكونوا كلهم حيتان |
Evet, göl balinaları. Tanrının guruldayan karnı olduğunu zannederdim. Bilmiyorum. | Open Subtitles | حيتان البحيره ، اجل لا أعلم ، يبدو كأنه تحذير |
ve okyanusların önemli bir parçasıdır. Özellikle de çubuklu balinaların en önemli besin maddelerinden biridir. | TED | ومجدافيات الأرجل هذه هي مكوّن رئيسي للمحيطات، وتشكّل جزءا كبيرا من غذاء حيتان الباليني عند رعيها. |
balinalar birbirini kovalıyordu. | Open Subtitles | كان هُناك، تعلم، حيتان تُطارد بعضها البعض.. |
Belki OCD'li gibi her şeyim çok düzenli değil, saçma sanat eserlerinin posterleriyle, üzerinde lanet balinalar olan yastıklarla ya da eski haritalarla süslü değil belki ama yine de benim evim. | Open Subtitles | ربما ليس انيقا أو مزين مع ملصقات غبية لفن غبي أو مخدات مع حيتان ملعونة أو خرائط قديمة، لكنه يظل منزلي |
Çok eskiden, 500 yıl önce, Chesapeake Körfezi'nde gri balinalar vardı. | TED | كانت هناك حيتان رمادية في خليج تشيسبايك قبل وقت طويل -- قبل 500 سنة. |
Ya balinalar insanlar gibiyse? | Open Subtitles | ماذا لو أنّ صادَ حيتان مثل الناسِ؟ |
# Sahillerin gezdiğini görüyorum balinalar bile geziyor # | Open Subtitles | أرى الأشرعة تبحر حتى الحيتان تصيد حيتان |
Başka yerlerde, diğer balinalar da sıkıştılar. | Open Subtitles | في أماكن أخرى , حيتان أخرى حوصرت أيضاً |
Bunlar çatalkuyruklu balinalar. | Open Subtitles | هذه حيتان "الهركول"، أو الحيتان المزعنفة. |
Oğlan değil, kız balinalar. | Open Subtitles | ليس حيتان أولاد مغفلين ، حيتان بنات |
Şişe burunlu yunuslar. Orkalar, gri balinalar, foklar ve Batı Hindistan Denizayıları. | Open Subtitles | أوركاس، حيتان رمادية، أختام ميناءِ بالإضافة، m n tees هندي غربي. |
Belugalar. Kuzey'in beyaz balinaları. | Open Subtitles | مخلوقات البيلوغا، إنهم حيتان الشمال البيضاء |
Katil balinaları eğitmek için oradasınız, amacınız bu. | Open Subtitles | أنت هُنا لأنك تُريد أن تُدرب حيتان قاتلة وهذا هدفُك. |
Bugün hala balinaların varolmasının tek sebebi 70lerde başlayan 'balinaları Kurtarın' hareketi. | TED | لدينا حيتان في مياهنا حالياً بفضل حركة "أنقذ الحيتان" التي بدأت منذ السبعينات. |
Batı kıyısı sesleri gün geçtikçe daha da popüler oldu, 1998'e kadar, balinaların hiçbiri doğu kıyısı şarkısı söylemedi, tamamen bitti. | TED | ومن ثم بدأت تلك النغمات بالانتشار حتى عام 1998 لم يعد اي من حيتان الشرق يستخدم نغمته الخاصة .. فقد اختفت تلك النغمة |
Bu müzik sanki balinaların birbirlerine tecavüz etmesine benziyor. | Open Subtitles | هذه الموسيقى تبدوا مثل حيتان تغتصب بعضها |
Futbol takımımızın mavi balinalardan oluşmuş gibi göründüğünü söyledi. | Open Subtitles | قالت بأن فريق كرة قدم ثانويتنا يبدو و كأنه مصنوع من حيتان زرقاء |
Gözleriniz kilometreler boyunca buz dışında hiçbir şey görmezken kulaklarınız size Grönland balinalarını, beyaz balinaları, denizayılarını ve sakallı fokları anlatır. | TED | وحتى إن لم ترَ عيناك سوى كيلومترات من الجليد، فإن آذانك ستخبرك أن هناك حيتان مقوسة الرأس وأخرى بيضاء، وحيوان الفظ وعجل البحر الملتحي. |
Seçim kampanyasına da katkıda bulunamıyorlar birkaç aptal balina kimin umurunda, değil mi? | Open Subtitles | ولا يمكنها المساهمة في الحملات الانتخابية لذا من يأبه لأمر بضعة حيتان سخيفة |
Suzanne Allee Eski Video Sorumlusu, Loro Parque Nasıl olur da dört küçük katil balinayı katil balinalarla hiçbir deneyimi olmayan eğitmenlerin bulunduğu | Open Subtitles | مثل، كيف قاموا بتلك الطفّرة بإرسال الأربعة حيتان هؤلاء.. |