ويكيبيديا

    "خزانه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dolabı
        
    • dolap
        
    • dolaba
        
    • dolabından
        
    • kasa
        
    • dolabını
        
    • dolabım
        
    • dolabına
        
    • dolapta
        
    Çünkü mutfak dolabı kendi kendine tamir olmuş bir hafta önce, market harcamalarımız üç katına çıktı ve senin hiçbir zaman kahvaltılığı ağzına kadar doldurmadığını biliyorum. Open Subtitles لأن خزانه المطبخ أصلحت نفسها قبل أسبوع, بقالتنا تضاعفت مرتين وأنا أعلم أنكِ لاتتناولي الكربوهيدرات على الفطور
    Kategori 6, silah dolabı, üçüncü raf. Open Subtitles الفئه 6 خزانه الأسلحه الرف الثالث
    - Ofisimde olmayan tek şey 30 senelik dosyalanmamış finans dökümanlarıyla dolu bir dolap. Open Subtitles ما لا املكه هو خزانه مليئه بالكشوفات والفواتير بهذا الشكل
    Onun ofisinde otururken, içinde birçok değişik ilaçlar bulunan dolaba o kadar yakın olmak. Open Subtitles الجلوس فى مكتبه قريبا جدا من خزانه العقاقير المليئه بعقاقير مثيره
    Babamın dolabından sana elbise çalayım mı? Open Subtitles هل تريد أن أسرق لك بعضاً من الملابس من خزانه أبى؟
    Açamayacağım kasa, çalamayacağım cüzdan yok... Open Subtitles لا خزانه لا يمكنني فكها لا محفظه لا يمكنني نشلها
    Bay Garcia, Sidney Jouron'ın dolabını aramak için arama iznimiz var. Open Subtitles سيد جارسيا لدينا مذكره تفتيش لنلقي نظر على خزانه سيدني .
    Bak. Yatağım, dolabım, ay maskem, küçük sevimli deniz şakayığım. Open Subtitles انظر ، هذا فراشى ، خزانه ملابسى و قناع النوم
    Ona 'T' ile vur salak, yada ayakkabı dolabına geri dön. Open Subtitles احتسب عليه خطأ ايها الاحمق او عد الى خزانه الاحذيه
    Kowalski Williamsburg'ta kilitli dolabı varmış. Open Subtitles لدى (كولوسكي) خزانه مغلقه في (ويليام بريج)
    - Bak, şu onların dolabı mı? Open Subtitles أنظروا , هل هذه خزانه ؟
    Bronx'taki bir adam Brooklyn'de kilitli dolabı ne yapar ki? Open Subtitles لماذاشخص من (نيوجرسي)... يملك خزانه مغلقه في (بروكلين... )
    Ofiste bir işim, kocaman bir evim, dolap dolusu takım elbisem vardı. Open Subtitles كان ذلك في الماضي عندما كنتُ أعمل في مبنى للمكاتب ,أعود للمنزل منزل كبير خزانه ملابس كامله
    Evet ama odasında dolap yok. Open Subtitles حسنا, ولكن لا يوجد خزانه فى غرفته
    Parayı spor salonundaki bir dolaba saklamış. Open Subtitles لقد خبأ المال في خزانه صالة ألعاب
    Ve dolaba koydum. Open Subtitles ملابسك خزانه فى بعيدا معا واضعهما
    Soru, hiç spor salonu dolabından bir şey çalındı mı? Open Subtitles سؤال , هل سُرق شئ من خزانه الصاله الرياضيه خاصتك ؟
    Hapların hepsi Banks'in ecza dolabından çıktı. Open Subtitles كل هذه الأقراص أتت من خزانه (بانكس) الطبية.
    Oturma odasında bir kasa var. Open Subtitles هنالك خزانه بداخل غرفة المعيشه
    kasa falan var mı? Güvenli bir yer? Open Subtitles هل لديكِ خزانه بمكانٍ ستكون فيهِ آمنه؟
    Demek dün gece birisi Kowalski'nin dolabını kırdı ve ateşe verdi. Open Subtitles أذا, شخص ما إقتحم خزانه (كولوسكي) البارحه, وأشعل بها النار.
    Ablanın dolabını gördün mü sen? Open Subtitles هل رأيتي خزانه أختك?
    Saçmalama Piko'takine gidersek, orada içinde mikrofonumu ve şov ceketimi sakladığım bir dolabım var. Open Subtitles هراء , إذا ذهبنا إلى حانتي فلدي خزانه هناك حيث لدي الكثير من المايكروفات و الستر
    Bizi "kazara" hademenin dolabına kilitlediği zamanı hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكرين المره التى حبستنا في خزانه البواب فى المدرسه ؟
    Adrian dolapta yatıyormuş. Yalnız, korkuyormuş. Open Subtitles أدريان نام فى خزانه الملابس لقد كان وحيداً, وخائفاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد