Çok güçlü iblisler tarafından kaçırıldı bir kız kardeşi, ortaya çıkmak için istemiyorsanız şeytanlar. | Open Subtitles | شقيقة خطفت من قبل مشعوذين أقوياء جداً . مشعوذون لا يتمنون أن ينكشفوا |
Bana telefon etti. Dairede bazı yabancılar vardı. Sonra da kaçırıldı. | Open Subtitles | تلقيت إتصال منها ، كان هناك أشخاص في الشقة ، ثم خطفت |
Bu kadın tek eliyle silahlı bir DIA ajanını hakladı ve küçük çocuğu kaçırdı. | Open Subtitles | هذه المرأة بيدها وحدها قضت على حراسة دى اى اه مسلّحة تفصيلا و خطفت ولدا صغيرا |
Rufio'yu öldürdün. Çocuklarımı kaçırdın. Ölmeyi hak ediyorsun. | Open Subtitles | انت قتلت روفيو ، و خطفت اطفالى انت تستحق الموت |
Her kurbanın yeraltı otoparklarında, güvenlik kameralarının bulunmadığı bir yerden kaçırıldığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أن كل ضحية خطفت من كراج تحت الأرض بعيداً عن كاميرات المراقبة |
Postacıyı kaçırdım... ve ona Şamdan Dergisi yedirtmiştim. | Open Subtitles | خطفت ساعي البريد وأرغمته على أكل صحيفة الـ بينيساسفر |
Daha önce de M1'deki beyaz kamyonla kaçırılan kadın için aramıştım. | Open Subtitles | لأقوم بالتبليغ عن أمرأة خطفت في شاحنة بيضاء |
Dün gece bir haneye tecavüz sırasında kaçırıldı. | Open Subtitles | خطفت الليلة الماضية خلال عملية إقتحام للمنزِل |
Ne diyorsun yani Rachel kaçırıldı ve onu kaçıran kişi hala binada mı? | Open Subtitles | ما الذي تقوله ان راشيل قد خطفت وان الشخص الذي اختطفها لا زال في المبنى |
7 yıl önce dün Manassas, Virginia'da 8 yaşındaki Hope Kingston arkadaşıyla evinin ön bahçesinde oynarken kaçırıldı. | Open Subtitles | قبل 7 سنوات في ماناسس فيرجينيا هوب كينغستون ابنة الـ8 سنوات خطفت من ساحة منزلها الأمامية بينما كانت تلعب مع صديقة |
Muhtemelen doktoru kaçırdı, kendisini tedavi etmeye zorladı, ve sonra da onu öldürdü. | Open Subtitles | ،ربما خطفت الطبيب أجبرته على علاجها ، بعدها قتلته |
Roslyn uzaylılar tarafından kaçırılmış olamaz çünkü ikimizi de aynı adam kaçırdı. | Open Subtitles | لا يمكن لـروسـلين أن تكون خطفت من قبل الفضائيين لأنها خطفت من نفس الشخص الذي خطفني |
Reiter'ın adamları çalıştığımız yatı kaçırdı. | Open Subtitles | الرجال رايتر خطفت اليخت الذي كنا نعمل على. |
Bu çocuğu hastahaneden mi kaçırdın? | Open Subtitles | لقد خطفت هذا الطفل من المشفى هل انت مجنون؟ |
Francis halk havuzunda bir çocuğu kaçırdın. | Open Subtitles | خطفت طفلاَ في حمام السباحة العامّ في الطرف الغربي |
Yalan söylüyor. Kızgın. Çünkü çocuğunu kaçırdın. | Open Subtitles | كاذبة، إنها غاضبة لأنك خطفت ابنتها |
Evet, çocuklarının kaçırıldığını sanıyor. Anlaşıldı. | Open Subtitles | نعم ، اعتقد ان زوجته خطفت أطفالهم , عُلم |
Bak, dostum, bir herifin arabasını kaçırdım. | Open Subtitles | أسمعني، خطفت سيارة ذلك الرجل قبل مدة |
Yanılmıyorsam bunlar geçen ay kamyonlardan kaçırılan araç gereçlerle uyuyor. | Open Subtitles | إلا لو كنتُ مُخطئة، هذه تُطابق محتويات مجموعة شاحنات خطفت بالشهر الماضي. |
Hatta biri, şükran günü annesi markete gönderdiğinde kaçırılmış. | Open Subtitles | لا يوجد اتساق حتى أن أحداهن خطفت صبيحة عيد الشكر عندما ذهبت للسوق لتبتاع اغراضا لأمها |
17 yaşındaki kızın dün itibariyle Paradise Hills bölgesinde kaçırıldığı düşünülüyor. | Open Subtitles | ذات عمر 17 التي يعتقد بانها خطفت في منطقة تلال الجنة وقت ما في الأمس |
Baştan eşcinsel olduğunu söyledin şimdi de uzaylıların seni kaçırdığını söylüyorsun. | Open Subtitles | في البداية اخبرتني انك شاذ والآن تخبرني انك خطفت بواسطة فضائيين |
Anlaşılan aradığımız grup, kızımızı kaçıran grupmuş. | Open Subtitles | يبدو أن المجموعة التي نبحث عنها هي نفسها التي خطفت فتاتنا |
- Bu beyaz kızı kaçırdığımı sanacaklar. | Open Subtitles | سيعتقدون بأنني خطفت هذه الفتاة البيضاء |
Ben bir keresinde uzaylılarca kaçırıldığına inanan bir kızla çıkmıştım. | Open Subtitles | كنت ذات مرة قد صاحبت فتاة تعتقد أنها خطفت من قبل الكائنات الفضائية |