Bakalım, bize yardım etmeye istekli olan orada birileri vardır belki. | Open Subtitles | دعنا نرى, لربما يوجد اشخاص هناك في الاعلى لديهم الاستعداد لمساعدتنا |
Pekala, Leo, seveceğiniz birşey bulup bulamayacağımıza bir Bakalım. Beni takip edin. | Open Subtitles | حسناً يا ليو دعنا نرى إذا ممكن أن نجد لك شيئاً يعجبك |
Bakalım biraz, eğer temiz bir şırınga bulabilirsek, direkt tüpten çekebiliriz. | Open Subtitles | دعنا نرى إن كانت هناك إبرة نظيفة ثم سنسحب من الأنبوب |
Bakalım şimdi bizi ilaçları sakladıkları yere götürecekler mi ? | Open Subtitles | الآن دعنا نرى إن قادونا إلى مكان إخفائهم للأنتيفيرال إنتبه. |
Oraya oturabilirsin Jonas'ın yanına. Bakalım ona yardım edebilecek misin! | Open Subtitles | اجلس هناك مع جون دعنا نرى إن كنت تستطيع مساعدته |
Bakalım güven duygusundan başka bir şey kullanmayarak birini tavlayabilecek misin? | Open Subtitles | دعنا نرى أذا كنت تستطيع جذب امراءة عن طريق الثقة فقط |
Pekala, Bakalım haklı mısınız. Bakalım bu parça, şu parçaya uyuyor mu. | Open Subtitles | لابأس، حسناً لنرى أن كنت محق دعنا نرى لو أن هذه القطع |
Pekâlâ, Bakalım daha önce üç defa okumadığın bir kitap bulabilecek miyiz. | Open Subtitles | حسنٌ, دعنا نرى إذا سنجد شيئاً لم يسبق لكَ وقرأتهُ 3 مرّات |
Bakalım depresyonlu hastalara yardım etmek için bu tekniği kullanabilecek miyiz. | TED | و دعنا نرى إن كنا نستطيع استخدام هذه التقنية لمساعد مرضى الاكتئاب هؤلاء |
Seni onunla gezdiremem, çünkü bisikleti bile zor sürüyorum. Ama ne yapabiliriz bir Bakalım.'' | TED | أنا لا يمكنني أن آخذك في جولة عليها لأنني بالكاد أستطيع قيادة دراجة هوائية، ولكن دعنا نرى ما يمكننا القيام به. |
Fisher Usta, görelim Bakalım neden Sayın Yargıç senin dükkanına gelmemi istedi. | Open Subtitles | ذلك أسم شاذ والآن، سيد فيشر، دعنا نرى بماذا يفكر |
Ve kanıt bulmak için elimizde ne var bir Bakalım. | Open Subtitles | و الآن دعنا نرى ماذا لدينا لنثبت صحة ذلك |
- Ben uyurken. - Bakalım. | Open Subtitles | دعنا نرى أنه مكان واحد يجدر بنا البحث به .. |
Bakalım Warlock kendini koruyabilecek mi. | Open Subtitles | دعنا نرى إذا وورلوك تصل بما فيه الكفاية لرعاية نفسها. |
Şu uzun boylu, yakışıklı bey, Bakalım sen ne çekeceksin. | Open Subtitles | هذا السيد الوسيم الطويل دعنا نرى ماستجلبه |
Bakalım, altınkökü, hardal, biber, geriye şeytantersi kaldı. | Open Subtitles | دعنا نرى مالدينا : عرق الذهب الخردل، الكايين، ويبقى لدينا زيت الحلتيت |
Bakalım hoşuna gidecek bir şeyler bulabilecek miyiz? | Open Subtitles | دعنا نرى ماذا يمكنني أن أعطيك شيئاً جميلاً |
Şuradaki küçük kaya, orada, büyük kayanın üstündeki Bakalım onu vurabilecek misin? | Open Subtitles | تلك الصخرة الصغيرة هناك التي على قمة الصخرة الكبيرة , دعنا نرى ما اذا كنت ستصيبها ام لا. |
Önce işe yarıyor mu bir Bakalım, sonra büyük bir şey için söylersin. | Open Subtitles | دعنا نرى إن كان هذا سينجح. عندها سوف تقوم بالترنيم لشيء أكبر من هذا. |
Bakalım karısının başkaları için çalışmasına ne diyecek. Bir sonraki. | Open Subtitles | دعنا نرى كيف يحبه عندما هي تكسب أبقارا لآخرين , الحالة القادمة |
Tabi, ben bir Bakayım istersen. | Open Subtitles | متأكّد، دعنا نرى الذي عِنْدَنا. |
Bir düşünelim Richard, Harvich'ten Nottingham'a güvenliği sağlamak için kime güveniyor olabilir? | Open Subtitles | المعركة الآمنة من هارويتش إلى نوتنجهام الآن دعنا نرى الذي يعمل قبضة ريتشارد تحت الرعاية مثل المسألة مثلك؟ |
Neyin varmış bir görelim, adamım. Bazen takım arkadaşlarını kullanman gerekir, adamım. | Open Subtitles | دعنا نرى ماذا فهمت يا رجل يجب ان تمررها لاحد اعضاء فريقك |