ويكيبيديا

    "دعوته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • davet
        
    • çağırdım
        
    • Davetini
        
    • Ona
        
    • dedin
        
    • dedim
        
    • daveti
        
    • istedim
        
    • çağırdın
        
    • çağırmak
        
    Onu da davet ettim ama telefonlarıma çıkmadı. İki, dört, altı, sekiz. Open Subtitles حسناً، دعوته, لكن لم يجيب ابداً على إتصالاتي اثنان, أربعة ستة, ثمانية
    Anlayamadığım tek nokta, genelde yattığı bir kadını da davet eder. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي لايمكنني فهمه هو دعوته لأمرأة قد نام معها
    Tabii eve davet edilirse ve o sırada denk gelirse... Open Subtitles ولكن إن تمت دعوته إلى داخل ، المنزل ويراها أمامه
    Tae Seong'u merak etmiyor muydun? O yüzden onu çağırdım. Open Subtitles الم تكن متشوقا ً لرؤية تاي سيونغ لهذا السبب دعوته
    Davetini reddedersen ne olacak? Open Subtitles كيف سيتقبّل الأمر إذا رفضت دعوته ؟ كأس واحدة , ليس أكثر
    Tek pürüz detaylı konuşmak için adamı buraya davet etmiş olmam. Open Subtitles الحصان الوحيد الذي دعوته إلى هنا إلى الإطفائية اليوم لتحسين الأمور
    Dolayısıyla onu davet ettim, meslektaşlarıyla Stanford'a geldi, öğrencilerimle tanıştı ve daha sonra birlikte öğle yemeği yedik. TED بعد ذلك دعوته للمجيء، فجاء هو وزملاؤه إلى ستانفورد وقابل الطلاب، وبعدها تناولنا الغداء معًا.
    Mesajının içtenliğinden etkilendiğim için kendisini gelip benimle tanışmaya davet ettim. TED أسرني لطف هذه الرسالة لدرجة أني دعوته للمجيء ومقابلتي.
    Onu ben davet ettim, efendim. Kendisi çocukluk arkadaşımdır. Open Subtitles انا دعوته يامولاي كنا اصدقاء منذ سنين عديدة عندما كنا اطفال
    Kafede tanıştığım çocuk. Aslında onu yemeğe davet ettim. Open Subtitles إنه شاب التقيت به في المطعم في الواقع، دعوته لتناول العشاء معنا
    Annem onu Paskalya tatilinde adaya davet etmekten söz ediyor. Open Subtitles إنها تتحدث عن دعوته إلى الجزيرة في عيد الفصح.
    Çocukken, bizi fırında kızartılmış sosis yemeye davet etmesini hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر دعوته لنا على النقائق المحمصة عندما كنا صغار
    Şimdi onu göreceğine göre davet edebilirsin. Open Subtitles أنت ذاهبة لمقابلته الآن، أليس كذلك؟ يمكنك دعوته
    Neredeyse davet edilmemiş kimse yoktu. Open Subtitles ويقدم مشروبات الجمبري الباهضة .. لم يكن هناك شخص لن يفعل أي شيء ليحصل على دعوته
    davet edilen ilk Komünist lider Khruschev, Birleşik Devletlere bir gezi düzenledi. Open Subtitles قام خروشوف بجولة ،في الولايات المتحدة كأول زعيم شيوعي يتم دعوته
    Onu dışarı çağırdım. Üç buçuk saat dövüştük. Open Subtitles لقد دعوته و تقاتلنا لمدة ثلاث ساعات و نصف
    - Lieb'e Davetini kabul ettiğimi söyler misin? Open Subtitles هل يمكن أن تخبر ليب أننى قبلت دعوته بالسفر؟
    Tabi Ona bir ev diyebilirsen. Şu vagondan daha büyük değildi. Open Subtitles إن أردت دعوته بالبيت فهو لم يكن أكبر من تلك الشاحنة
    Zaten Ona penguen dedin. Yani ödeştiniz. Haydi Vasco. Open Subtitles إضافةً إلى, دعوته البطريق الآن أنت متساوي
    Ona pezevenk dedim, ve şimdi sana da pezevenk diyorum. Open Subtitles أنا دعوته بالمُخنَّث و الآن أنا أدعوكَ واحداً
    Bilirsin, ayrıca bir düğün daveti kesinlikle bir beyan. Open Subtitles إضافةً... فإنَّ دعوته إلى الزفاف ستُعطيه لمحةً عن الأمر
    Böyle bir adamı eve almamasını istedim. Open Subtitles لم يكن من الرجال الذي يمكن دعوته للبيت بعد الزواج
    New York City'deki bütün federal ajanların içinden, onu mu çağırdın? Open Subtitles من بين عملاء ال أف بي أي في نيو يورك دعوته هوا؟
    Aslında kürsüye çağırmak istediğimiz yeni bir tanık var. Open Subtitles في الواقع، لدينا شاهد جديد نريد دعوته للمنصة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد