Garajı su bastı ve senin kutularının içindeki Her şey mahvoldu. | Open Subtitles | المرآب غمرت المياه، الحبيبة، وأنه دمر كل شيء في صناديق الخاصة بك. |
Frank Calvert'le teması olan herkes... ve Her şey mahvoldu. | Open Subtitles | (فرانك كالفرت) دمر كل شيء وكل شخص... . احتك به |
Ben senin yapmadığını biliyorum ...lakin her şeyi mahvetti O lanet yargıç | Open Subtitles | انا اعلم انه لا يمكنك .. لكن ذلك القاضي الملعون قد دمر كل شيء |
Ama babam her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | أبي دمر كل شيء ما الذي يمكنك عمله؟ |
Dokunduğu her şeyi yok eden, bir adamın ürettiği bir şey olarak ben ne hissetmeliyim? | Open Subtitles | كيف يفترض بي أن أشعر أن أكون منتج رجل دمر كل شيء إمتدت إليه يداه؟ |
Mesela yukarıda her şeyi yerle bir eden kişi? | Open Subtitles | لنقل ، الشخص الذي دمر كل شيء في الآعلى ؟ |
Her şey mahvoldu. | Open Subtitles | دمر كل شيء. |
Her şey mahvoldu. | Open Subtitles | دمر كل شيء |
Anlamak zorundasın, Hulk hayatımdaki her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | يجب عليك أن تفهم، الـ(هالك) دمر كل شيء في حياتي. |
Özel Tim'iniz her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | فريقك " سوات " دمر كل شيء |
Adam her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | لقد دمر كل شيء . |
Şu Maharis ineği her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | ذلك المُهوس (مهاريس) دمر كل شيء |
Sersem Buf her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | المختل (البوف) لقد دمر كل شيء. |
O her şeyi mahvetti. | Open Subtitles | لقد دمر كل شيء |
Karasakal, Pixum arayışında her şeyi yok etti. | Open Subtitles | بلاكبيرد) دمر كل شيء في سعيه) (للحصول على (بيكسوم |
Ejderha her şeyi yok etti. | Open Subtitles | التنين دمر كل شيء |
Piksum peşindeki Karasakal her şeyi yok etti. | Open Subtitles | (بلاكبيرد) دمر كل شيء سعيًا للحصول على الـ(بيكسم) |
Babamın yarattığı her şeyi yerle bir ediyor. | Open Subtitles | لقد دمر كل شيء بناه ابي |