| Gözyaşlarım ardından görünüşün ile dolu olduğu halde... | Open Subtitles | ♫ على الرغم من أنّ دموعي مليئة بــ ♫ مظهرك من الخلف |
| Okyanus kıyısında ağlamayı seviyorum, çünkü sadece orda Gözyaşlarım küçük görünüyor. | Open Subtitles | أحب البكاء عند المحيط لأنه فقط هناك تبدو دموعي صغيرة |
| Oturup, zamanımı ve gözyaşlarımı kaçırdığın hikayeler ve doğum günleri için israf etmeyeceğim. | Open Subtitles | ولن أجلس مكتوفة الأيدي وأضيع وقتي وأهدر دموعي علـى الحفلات وأعياد الميلاد الفائتة |
| O kadar mutluydum ki, gözyaşlarımı tutamadım. | Open Subtitles | كنتُ سعيداً للغاية بحيثُ أنني لم أستطع حبسَ دموعي. |
| gözyaşı akıtmadan ağlıyordum çünkü aynı zamanda biraz gülüyordum da. | Open Subtitles | كنت أقوم بتجفيف دموعي لأنني ضحكت بعض الشيء |
| Göz yaşlarımı silmeye kendisi gelmiyor, yardakçısını gönderiyor. | Open Subtitles | لم يستطيع أن يأتي بنفسه فأرسل ألعوبته تمسح دموعي |
| Gözyaşlarım kurallarını ihlal mi ediyor? | Open Subtitles | دموعي سوف تنتهك البروتوكول الخاص بك. فعلا؟ |
| * Sıkıntı ve Gözyaşlarım üzüyor beni * | Open Subtitles | تعبي و دموعي يجعلوني حــزيــنــة |
| Gözyaşlarım güçlü bir hükümdar gibi. | Open Subtitles | إن دموعي الآن هي خطيب لساني الحاكمة |
| Onu öldürdüm. Istırap Gözyaşlarım beni kör etti. | Open Subtitles | قتلتُ من جعلتُ دموعي تصيب عينيّ بالعمى |
| Aksın Gözyaşlarım, Dedi Polis adındaki kitaptan bahsediyordu. | Open Subtitles | لقد كان عن ذلك الكتاب, "تدفقي يا دموعي, قال الشرطي" |
| Ve sana söz veriyorum, bu kutlamalar bitmeden önce gözyaşlarımı sen de paylaşacaksın. | Open Subtitles | وأنا أعدك, قبل أن ينتهي هذا الإحتفال, ستشارك دموعي. |
| Keşke gözyaşlarımı utanmadan yanağımda gezdirebilseydim. | Open Subtitles | لو دموعي يمكن أن ترتاح على خدّي بدون خجل |
| Kocamın bana kanlar içinde dönünce gözyaşlarımı kim sildi sanıyorsun? | Open Subtitles | من تعتقد جفّف دموعي عندما رجع زوجي وهو ملطخ بالدماء ومكسور؟ حياته موضع السؤال؟ |
| Bu yüzden gözyaşlarımı içime gömmeyi öğrenmeliydim böylece ağladığımı göremeyeceklerdi. | Open Subtitles | وتعلمت أن أُرجع دموعي لداخل عيني لكي لا يشاهدوني و انا أبكي |
| Kendime, ölenler için gözyaşı dökmemeyi öğreteli çok oldu. | Open Subtitles | لقد عودت نفسي منذ زمن بعيد ألّا اذرف دموعي على الموتى. |
| gözyaşlarımı durdurmaya çalışırken mutlu çift için gözyaşı döküyormuş gibi yapmaktan başka çarem yoktu. | Open Subtitles | زيارتها ل أي خيار ولكن لاحتضان لحظة وتمرير دموعي كما الدموع ofjoy للزوجين سعيدة. |
| Ben seks kremi kullanmam. Onun yerine Göz yaşlarımı kullanıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمل قيمة الدهن أستخدم فقط دموعي |
| Göz yaşlarımı bu Shakespeare'in el yazması ile kurulayayım. | Open Subtitles | دعوني أمسح دموعي بمسرحية شكسبير " المفقودة هذه " |
| Ve Kraliyet Düğününü izlemekti ama şimdi gözlerimi açamıyorum ve göz yaşlarım bile dışarı çıkmıyor. | Open Subtitles | ومشاهدة الزفاف الملكي , والآن لا استطيع ان افتح عيني وحتى دموعي لا استطيع إخراجها |
| Yüzümdeki tükürüğünü silmekten bile korktum. O tükürüğü Gözyaşlarıma karıştı. | TED | كنت خائفةً جدًا من مسح البصاق من وجهي، بالرغم من أنه امتزج مع دموعي. |
| Kavanozdaysa gözyaşlarımla koruduğum oğlumun kalbi var. | Open Subtitles | في المرطبان أحفظ ضمن دموعي قلب ابني |
| Gözlerimden yaşlar akarken kendi kendime dedim ki "her şeyimi alabilirler ama gülüşümü alamazlar." | Open Subtitles | وخلال دموعي قلت لنفسي يمكنهم أن يأخذوا كل شيء لكن لا يمكنهم أن يأخذوا ابتسامتك |
| gözyaşlarımın ve acımın bir iş uğruna olmadığını anlayan bir ses. | TED | صوتاً يفهم أن دموعي وألمي لم يكونوا بسبب خسارة فرصة عمل، |