ويكيبيديا

    "ذات مرة أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir keresinde
        
    • bir zamanlar
        
    Adamın biri güzel şeylerin uzun sürmediğini söylemişti bir keresinde. Open Subtitles أحدهم قال ذات مرة أن الأشياء الجميلة لا تدوم طويلاً
    Babam bir keresinde, iş dünyasında üç çeşit para birimi olduğunu dile getirmişti. Open Subtitles أبي أخبرني ذات مرة أن هنالك ثلاث أنواع من العملات في هذا العمل
    Bana bir keresinde bizim gibi adamların asla sevilemeyeceğini söylemiştin. Open Subtitles أخبرتني ذات مرة أن الرجال مثلنا لن يحصلوا على المحبة
    bir zamanlar ona, güzel bacakları olduğunu söylemiş olan .son derece başarılı bir spor muhabiriyle. Open Subtitles وكيل ألعاب رياضية ناجح جداً و أخبرها ذات مرة أن سيقانَها جميلة
    Um, uh bilirsiniz, bir zamanlar birisi bana demişti ki gerçek aşk ruhunuzun diğer yarısını bulduğu andır. Open Subtitles أتعلمون أمراً؟ لقد أخبرني أحدهم ذات مرة أن الحب الحقيقي:
    Pelagius bir keresinde umudunu kaybetmekten daha kötü bir ölüm olamaz demişti. Open Subtitles أوقفت رجل شرير عندما كان بإمكانك الهرب أفعلت كلّ ذلك بلا سبب؟ بلجيوس اخبرنى ذات مرة أن الموت أسوء
    bir keresinde paten yarışında yer göstericiye rüşvet teklif etmeye çalıştım. Open Subtitles حاولت ذات مرة أن أرشي مرشد في سباق تزلّج
    bir keresinde, dünyanın en harika aşığını öldürmeye çalıştım. Open Subtitles حاولت ذات مرة أن أقتل أعظم عاشق في العالم.
    bir keresinde bana, on beşinci yaş gününde uçurtma uçurma ustası seçildiğini söylediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles تذكر كنت قد قلت لي ذات مرة أن في عيد ميلادك الـ 15.. .. سيكون لديك الفن لصناعه الطائرات الورقية؟
    Bana bir keresinde ideal bir meme kanseri hastasının nasıl olacağını söyleyen bir hocam vardı. Open Subtitles لقد كان لدي أستاذ قال لي ذات مرة أن المريض المثالي القابل للتعرض لمرض السرطان
    bir keresinde sismografı yüzünden az daha çarpılıyordum. Open Subtitles لقد كاد ذات مرة أن يصعقني بمقياس الزلازل الخاص به
    bir keresinde, beni tek eliyle alabileceğini söyleyen adam sen değil miydin? Open Subtitles ألست أنت نفس الشخص الذي قال لي ذات مرة أن بوسعه هزيمتي بيد واحدة؟
    bir keresinde sana taraf seçmek zorunda kalacaksın demiştim. Open Subtitles أتتذكرين عندما أخبرتك ذات مرة أن عليك اختيار جبهة ما؟
    Bilirsin, benim yaşlı adam bir keresinde bana, nereye gittiğini bilen birisiyle hızlı giden birisini asla karıştırma demişti. Open Subtitles أتعلم, رجل عجوز أخبرني ذات مرة.. أن أُميز بين الشخص الذي يمشي بسرعة والشخص الذي يعرف أين يذهب.
    Haklısın. bir keresinde doğru söyleyenin dokuz köyden kovulduğunu söylemiştin. Open Subtitles وأنت أخبرتني ذات مرة أن رواة الحقيقة خرجوا من المدينة للأبد
    bir keresinde doktor bir bebeğin kas kapasitesine sahip olduğumu söylemişti. Open Subtitles ثمة طبيب أخبرني ذات مرة أن قدرتي العضلية مثل رضيع
    Um, uh bilirsiniz, bir zamanlar birisi bana demişti ki gerçek aşk ruhunuzun diğer yarısını bulduğu andır. Open Subtitles أخبرني أحدهم ذات مرة أن الحب الحقيقي هو إدراك الروح لمثيلتها.
    Ernest Hemingway, bir zamanlar tek yapmak istediğinin sadece tek bir doğru söz yazmak olduğunu söylemiş. Open Subtitles آرنست همنغواي قال ذات مرة أن كل ما أراد فعله هو أن يكتب جملتين
    bir zamanlar biri bana, para kazanmadığı her saatin lüks olduğunu söylemişti. Open Subtitles أحدهم أخبرنى ذات مرة أن تقضيه الوقت على الامور التى لا تعطى اجراء بالساعه مجرد تضيعه وقت
    bir zamanlar üç Doktor iki Osgood... Open Subtitles حدث ذات مرة أن كان هناك ثلاثة من الدكتور
    Bilge bir adam bir zamanlar bana hayattaki en önemli şeyin onur olduğunu söylemişti. Open Subtitles رجلُ حكيم قال لي ذات مرة أن الشرق أهم شيء في الحياة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد