Bu sözü, bana gittiğim bir yaz kampını hatırlattı. | TED | عندما قالت ذلك، ذكّرتني بالمخيم الصيفي. |
Resimler bana, küçüklüğümle ilgili hiç bir anım olmadığını hatırlattı. | Open Subtitles | الصور ذكّرتني بأنني ليس لدي ذكريات أنني كنت صغيراً |
Hiç de değil. O sadece bana başından beri iyi biri olduğumu hatırlattı. | Open Subtitles | كلّا، بل ذكّرتني بأنّي كنت جيّدًا على الدوام. |
Ama bana en güçlü metalin en sıcak ateşte yapıldığını hatırlattın. | Open Subtitles | لكنّك عندئذٍ ذكّرتني أن أقوى المعادن تسبكه أشدّ النيران. |
Ama bana en güçlü metalin en sıcak ateşte yapıldığını hatırlattın. | Open Subtitles | لكنّك عندئذٍ ذكّرتني أن أقوى المعادن تسبكه أشدّ النيران. |
Bana onun yaşında olduğum zamanki yaşı hatırlatıyor. | Open Subtitles | ذكّرتني في المرحلة التي كنت أبلغ فيها سنّها |
Bu arada, ciddi bir risk alıp bir adım attın. Arkamdan iş çevirdin. Bana gençliğimi hatırlattı. | Open Subtitles | للتوضيح، لقد أخذت مبادرة جريئة جداً بأن تذهب هناك دون علمي، لقد ذكّرتني بنفسي |
Bir zamanlar benim de buna inandığımı hatırlattı bana. | Open Subtitles | وقد ذكّرتني أنّي كنت أؤمن بهذا حياله أيضًا. |
Bu gece bana bir daha hiç unutmamayı... umduğum bir şeyi hatırlattı... sevgi en karanlık ruhları bile kurtarabilir. | Open Subtitles | والليلة ذكّرتني بشيء أرجو ألّا أنساه ثانية يمكن للحبّ أنْ ينقذ أشدّ الأرواح ظلاماً |
O da berbattı. Maris bana ailesinin bir kısmının Fransız Protestanlar tarafından katledildiğini hatırlattı. | Open Subtitles | كارثة أيضًا، "ماريس" ذكّرتني أنّ بعضٌ من عائلتها ذُبحوا على يد الفرنسيين |
O da bana birkaç hafta evvel dürüst bir erkek istediğimi ve hatta dün gece söylediğinin neredeyse aynısını ona bir mesajda yazdığımı hatırlattı. | Open Subtitles | و ذكّرتني أنه فقط قبل اسبوعين كتبت إليها و قلت أنني أريد شاباً يكون صادقاً فقط و أن يقول تقريباً بالضبط ما قلته ليلة البارحة. |
O gece McGill's'de bana bir rüyamı hatırlattı. | Open Subtitles | في تلك اللّيلة في مكجيل ... ...ذكّرتني بحلم قد راودني. |
Anatomi Jane'i görmek bu konuda ne kadar suçlu olduğumu hatırlattı. | Open Subtitles | ...وحينَ رأيتُ اللعبةَ التشريحية ذكّرتني كم أنا ملامٌ لذلك |
Onu aramana karşılık verdiği tepki bana Kyle'ı aradığında onun verdiği tepkiyi hatırlattı hani modelle başın beladayken, hatırladın mı? | Open Subtitles | ...تعلمين، ردّة فعلها عندما اتّصلتِ بها ذكّرتني كيف كانت ردّة فعل كايل عندما اتّصلتِ به |
Evet bana küçük sandviçleri kontrol etmem gerektiğini hatırlattın. | Open Subtitles | أجل، لقد ذكّرتني... علي أن أتحقق من شطائر الأصابع. |
Benim içimde de karanlık olduğunu hatırlattın bana. | Open Subtitles | فقد ذكّرتني بوجود ظلمة بداخلي أيضاً |
Bana Langston'ı ve biraz da Baldwin'i hatırlattın. | Open Subtitles | ذكّرتني بأسلوب "لينغستن"، مع القليل من "بالدوين" |
Dinle, Earl, bana, bazı şeylerin uğrunda yaşamaya değer olduğunu hatırlattın. | Open Subtitles | (اسمع (إيرل ذكّرتني بأنّ بعض الأمور تستحقّ أن نعيش لأجلها |
Bugün seni gördüğümde bana onu hatırlattın. | Open Subtitles | عندما رأيتك اليوم ذكّرتني به |
Yani ben onun yaşındayken, ...bana onun yaşındaki halini hatırlatıyor . | Open Subtitles | أقصد حين كنت في سنّها ذكّرتني بسنّها |
Şu belediye başkanı meselesi yüzünden. Biliyorsun işte, babamın olayını hatırlatıyor. | Open Subtitles | مأساة العمدة ذكّرتني بمأساة والدي |
Tanıştığımız zamanı hatırlatıyor. | Open Subtitles | ذكّرتني بحينما تقابلنا |