Geçen gün, tünelin beni korkuttuğunu söylerken aslında sizi kandırdım. | Open Subtitles | لقد كذبت عليك ذلك اليوم عندما تظاهرت بأن النفق أرعبني |
Geçen gün, kiliseden çıkarken... bana bakıyordun. | Open Subtitles | في ذلك اليوم عندما خرجتي من الكنيسة نظرتي إلي |
Geçen gün arka odadayken ne kadar küçük bir kasamız olduğunu söyleyip dalga geçmiştin, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتتذكر ذلك اليوم عندما كنت تسخر منا لامتلاكنا خزينة صغيرة ؟ |
Tıpkı hiçbir şey yapmadığın o gün gibi. Hiçbir şey yapmadın. | Open Subtitles | .مثل ذلك اليوم عندما لم تفعل شيئًا .أنّك لم تفعل شيئًا |
Tıpkı hiçbir şey yapmadığın o gün gibi. | Open Subtitles | مثل ذلك اليوم عندما لم تفعل شيئًا. |
Ama o günden beri hayır dediğim andan beri aklımdan çıkmıyorsun. | Open Subtitles | لكن منذ ذلك اليوم... عندما قلت له كلا... ظللت أفكر بك |
Sizi Junwon'da gördüğüm günden beri hiç şüphe etmedim. | Open Subtitles | منذ ذلك اليوم عندما قابلتك في جونوان لم اشكك بك من قبل ولا حتى مرة |
Onu ilk kez gördüğümüz günü dün gibi hatırlıyorum. | Open Subtitles | انا اتذكر ذلك اليوم عندما رأيناها لاول مرة |
Geçen gün, öğle yemeğinde söylediklerini düşündüm de, | Open Subtitles | مهلا , نظرة , كنت أفكر في ما قلته في ذلك اليوم عندما جئت من قبل لتناول طعام الغداء |
Geçen gün senin Carl Bubble'da nasıl yaşadığın hakkında konuşurken tam olarak anlatmak istediğim buydu ve dünyanın geri kalan kısmı ise.. | Open Subtitles | هذا بالتحديد ما قصدته ذلك اليوم عندما كنت أتحدث عن كونك تحيا في فقاعة كارل الصغيرة وبقية العالم مجرد.. ـ |
Hiç değilse bu, Geçen gün yüzüme kapıyı kapatmandan daha iyi. | Open Subtitles | لكن هذا افضل من ذلك اليوم عندما اقفلت الباب بوجهي |
Efendim, Geçen gün yazar odasına girmemenizi söyleyip sizi kırdıysam özür dilerim. | Open Subtitles | سيدي، أردت فقط أن أقول أنا آسفة إذا أذيت شعورك في ذلك اليوم عندما طلبت منك أن تبتعد عن غرفة الكتاب |
Geçen gün, "Yapmadım." demekle ne kastettin? | Open Subtitles | ماذا كنت تقصدين في ذلك اليوم عندما قلت أنك لا تفعلين ذلك |
Geçen gün, o aptal oyun grubu toplantısını kaçırıp berbat bir anne olduğuma karar verdiğimde, küçücük bir hatanın bu kadar güzel bir şeyi mahvetmesine izin verme demiştin. | Open Subtitles | ذلك اليوم, عندما تغيبت عن اجتماع المسرحية ذلك التافه.. وأقررت على نفسي بأني أم سيئة.. وأنت قلت لي.. |
Geçen gün, buraya geldiğinde sana herşeyi anlatmadım. | Open Subtitles | ذلك اليوم .. عندما كنت هنا .. لم أطلعك على جميع التفاصيل |
Çocukken buz kırılıp da düştüğüm günden beri böyle. | Open Subtitles | منذ ذلك اليوم عندما سقطت خلال الثلج لما كنا أطفال |
Gittiğin günden beri hayatım kapana kısılmış gibi ve artık o kapandan çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | كأنّ حياتي توقّفت ذلك اليوم عندما رحلتِ، ويجب أن أتحرّر |
Annemin şu işaretleri yaptığı dev pençeleriyle ağacın gövdesine kazıdığı günü dün gibi hatırlıyorum. | Open Subtitles | اتذكر ذلك اليوم عندما عملت امي تلك العلامة، مخالبها الكبيرة وهي تنحت ثغوراً في لحاء الشجرة |