Sadece aklında yüzen şeylere izin ver onları filtrelemeye çalışma, ve sorulara odaklan. | Open Subtitles | قثط اجعل كل شيء يتدفق إلى ذهنك اخرج بدون تنقية وركز على السؤال |
Yerlerde sürünsem de Kwon Yul denen adama gitmeyeceğim, bunu aklında tut. | Open Subtitles | حتى و ان تم ارغامي فلن اذهب فقط ابقي هذا في ذهنك |
Eğer Kafanı temizleyip ve her şeyden uzak kalıp işleri çözmek için zamana ihtiyacın varsa bunun olmasını sağlayabilirim. | Open Subtitles | انك اذا كنت بحاجه لبعض الوقت لصفاء ذهنك والابتعاد عن كل شيء يمكنك يمكنني فعل هذا |
Dinle bazı Wraith titreşimleri Aklını karıştırıyor. | Open Subtitles | إسمعْ هناك بَعْض نبضات الشبح الغريبِة تتلف ذهنك |
kafanda mükemmel fikirler inşa ediyorsun ve her zaman hayal kırıklığına uğruyorsun. | Open Subtitles | أنت تبنين فكرة مثالية عن الأشياء في ذهنك ودوما تصابين بالإحباط لماذا؟ |
Tamam, başka bir şey aklına gelirse bana haber ver. | Open Subtitles | حسناً، فلتطلعني على الأخبار إن خطر إلى ذهنك شيء آخر |
Bir dahakine, konserine başlamadan önce Zihnini tamamen toparla derim. | Open Subtitles | في المرة القادمة، عليك أن تبقي ذهنك صافياً قبل الأداء |
Belki de araba teypleriyle kafa kırarken Kafan fazla bulanmıştır da ondan unutmuşsundur. | Open Subtitles | لعلّ ذهنك كان مشتّتا بسرقة مسجّلات السيّارات لتذكر هذا |
O zaman bir şeyi aklında tutmanı istiyorum Stu. | Open Subtitles | حسنا، انا أجبرك ان تبقي شي واحد في ذهنك , ستو |
O zaman bir şeyi aklında tutmanı istiyorum Stu. | Open Subtitles | حسنا، انا أجبرك ان تبقي شي واحد في ذهنك , ستو |
Senin aklında o konum için başka biri var mı, O'Neill? | Open Subtitles | هل لديك شخص آخر في ذهنك لهذا المنصب أونيل |
Kafanı boşaltman gerek. Ve suç mahallinden uzaklaşman. | Open Subtitles | لأنه عليك أن تصفى ذهنك ، و تبتعدى عن مسرح الجريمة |
Kafanı temizle. Rahatla. Sakin, rahat ve sakin. | Open Subtitles | صفي ذهنك , لا تُشغل بالك , اهدأ , تمهل و اهدأ |
Aklını boşalt, şüphe ve endişenden arın, ben de sana geleceğini söyleyeyim. | Open Subtitles | صفي ذهنك ارمي كل اثار الشك والقلق وسوف اخبرك بمستقبلك |
Evet, eğer mükemmel bir kadın istiyorsan onu kafanda oluşturman lazım. | Open Subtitles | أراهن بزوج فتيات نعم، إذا أردت إمرأة مثالية عليك أن تبنيها في ذهنك |
Kelimemi duyar duymaz aklına gelen ilk kelimeyi söyleyeceksin. | Open Subtitles | ومتى سمعت الكلمة, اجيبى مباشرة بأول كلمة تطرأ على ذهنك |
Zihnini, bedeninin fizyolojisini değiştirmek için kullanman. | Open Subtitles | الأمر كله حولك أنت واستخدام ذهنك لعمل تغيرات فيزيائية في جسمك |
Aklından bu ilişkinin gerçek olma ihtimalinin olduğunu hiç geçirdin mi? | Open Subtitles | في ذهنك أكان هناك أية احتمالية بأن العلاقة قد تكون واقعية؟ |
bir şarkının sonundayken, bir sonraki şarkı Aklınıza geliverir. | TED | عند نهاية مقطع من الألبوم, تقفز الأغنية اللاحقة في ذهنك. |
Aklın şu okun ucu kadar keskin ve odaklanmış olmalı. | Open Subtitles | يجب ان يكون ذهنك حاد ومركز مثل نصل هذا السهم |
Bir şeyler kaçırdığını görmek istemiyorum kafana taktığın bir fikir veya imkansız bir şeyi değiştirmeyi umduğun için. | Open Subtitles | أنا أكره أن أراك و قد أخطأت في شيء ما لأنه لديك تصور في ذهنك أنك يمكنك أن تغير شيئاً لا تستطيع تغييره |
kafanın içinde neler olduğunu bilirsem sana nasıl yardım edebileceğimi bulabilirim. | Open Subtitles | كنت لأعرف كيف أساعدك لو أخبرتني بما يجول في ذهنك |
kafandan korkuyu uzak tuttuğun sürece işler o kadar güç değildir. | Open Subtitles | ليس الأمر بنفس السوء طالما استطعت ازالة الخوف من ذهنك. |
Bir saniye için düşünün, Aklınızda gerçek bir sayı belirsin. | TED | فكّر لثانية، وضع رقمًا في ذهنك |
Fiziksel bedenini bıraktın... burada, Fort Reed'de ve zihnin başka alemlere seyahat etti. | Open Subtitles | لقد تركت جسدك هنا في فورد ريد ثم ذهنك سافر إلى العالم الآخر |