ويكيبيديا

    "رآها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gören
        
    • görmüş
        
    • gördü
        
    • gördüğü
        
    • gördüğünü
        
    • görmemiş
        
    • gördüğünde
        
    • görürse
        
    • görmüştür
        
    • gördük
        
    • görmedi
        
    • görülmüş
        
    • gördüğüne
        
    • görmediği
        
    Onu gören herkes, onu hiç görmediği konusunda ısrar eder. Open Subtitles وكل شخص رآها, يُصرّ فجأة انها لم يراها مطلقا .
    - Şoför onu canlı gören son kişiymiş. - O şoförü sorgulamak istiyorum. Open Subtitles - سائق التاكسي هو اخر شخص رآها على قيد الحياة اريد استجواب السائق
    Güvenlik kamerasında görüntüleri var. Birileri mutlaka onu bir yerlerde görmüş olmalı. Open Subtitles فقد رصدناها بكاميرا المراقبة لابدّ و أنّ أحدهم قد رآها بمكان ما
    Fikrini Facebook'a koyduğunda Kamerunlu bir devlet memuru bunu gördü ve ona bir devlet hibesi sağlamayı başardı. TED عرض الفكرة على الفيسبوك، حيث رآها أحد المسؤولين الكاميرونين الحكوميين وتمكن من تأمين منحة حكومية له.
    Chuck'ın gördüğü seri no'lar sahte bir kalıp paranın uzantısı. Open Subtitles الارقام التسلسلية التي رآها تشك هي لسلسلة عمليات تزوير لعملات
    Son gören kişinin cesedinin başında dururken bulduk. Open Subtitles تقف عند جثة رجل الأمن والذي هو آخر واحد رآها مع التاج
    Bana sordu, çünkü onu dün gece son gören kişinin ben olduğumu sanıyorlardı. Open Subtitles نعم ,لقد إستجوبنى لأنه كان يظن أننى آخر من رآها
    Bir tanesini gören birini tanıyan birini tanıdığını söylüyor. Open Subtitles تقول أنها عرفت شخصاً عرف شخصاً رآها رأى ماذا ؟
    Bay Yang oğlunu görmek için Seul'e gittiğinde onu yolda görmüş. Open Subtitles سيد يانج ذهب الى سيول لرؤية إبنه ولقد رآها في الشارع
    Ve en kötüsü de, yalnızca 3 hafta önce açıklandı, birçoğunuz da görmüş olmalı, The Economist. TED والأسوأ من هذا كله، فقد أٌصدرت منذ ثلاثة أسابيع، وقد رآها معظمكم ، ذي ايكونومست.
    İki tanık kadını olay mahallinde mi görmüş yani? Open Subtitles أتعنى مع وجود شاهدين رآها وهى تتسكع فى المكان ؟
    Belediye başkanı onu nezarette gördü ve yeniden ayakları üzerinde durasıya kadar onu kendi evine aldı. TED وعندما رآها العمدة في الحبس أخذها إلى بيته حتى تستطيع الوقوف على قدميها.
    Şimdi, herhangi biri, sen dahil, kadını öldürülürken gördü mü? Open Subtitles والآن , هل من أحد بالإضافة إليك رآها بالفعل وهى مقتولة ؟
    Şimdi, herhangi biri, sen dahil, kadını öldürülürken gördü mü? Open Subtitles والآن , هل من أحد بالإضافة إليك رآها بالفعل وهى مقتولة ؟
    Gözetmenin şimdiye kadar gördüğü en iyi sürüş olduğundan bahsetmiş miydim? Open Subtitles هل قلت أن الممتحِن قال أنها أفضل قيادة رآها في حياته
    Karşınıza çıksın ve başına gelenleri anlatsın çıplak gözleriyle gördüğü şeyleri anlatsın. Open Subtitles دعيه يقف أمامك و يخبرك بما حدث له الأشياء التي رآها بعينيه
    Ve gördüğü yerlerden, gördüğü şeylerden... söz eder. Open Subtitles و الأماكن التي يتحدث عنها التي تواجد بها. الأشياء التي رآها.
    Kendisini gördüğünü düşünen her kimsenin yetkililerle iletişim kurması isteniyor. Open Subtitles وعلى أي شخص يعتقد أن رآها أن يتصل بالسلطات المختصة
    Görevlileri sorguladık. Kimse görmemiş. Open Subtitles لقد أستجوبنا موظف المرآب موظف الإستقبال لا أحد رآها
    Her seferinde birisi onu gördüğünde günahı onun ruhuna yeniden işleniyor. Open Subtitles ، لذا كل ما رآها أحدهم خطيئتها ستتجدد كل مرة
    Ama kendisini Harlan'da görürse fikrini değiştirmeyeceğine dair garanti veremiyor. Open Subtitles رغم أنه لو رآها في " هارلن " فلن يضمن أنه لن يغير رأيه
    İçinizden biri onu partide, eve giderken ya da bir arabaya binerken görmüştür belki. Open Subtitles ربما أحد منكم رآها بعد الحفلة في طريقها إلى المنزل أو ركبت إحدى السيارات
    Bu pozu daha önce de görmüştüm, ikimiz de gördük. Open Subtitles لقد رأيت هذه الوضعية من قبل كلانا رآها
    - Hey, hiç kimse bilmiyor. Kimse görmedi ama sen. Open Subtitles -لا أحد يجب أن يعرف ، لا أحد رآها إلا أنت
    En son manavın yanında saat 9 civarında görülmüş. Open Subtitles آخر من رآها كانت في سوق البقالة في التاسعة مساءً
    Tüm saygımla söylüyorum, belki de onu gördüğüne inanmak istiyorsunuzdur. Open Subtitles مع كلّ الاحترام المستحق، ربّما أنت بحاجة لتصديق بأنّه رآها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد