ويكيبيديا

    "رؤيتي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • görmek
        
    • görüşmek
        
    • görmeyi
        
    • Beni görebiliyor
        
    • görmeye
        
    • gördüğüm
        
    • görüyor
        
    • görebiliyorsun
        
    • görünce
        
    • gördüğüne
        
    • göremiyor
        
    • gördüğümü
        
    • benim
        
    • izlemek
        
    • gördüğümde
        
    Beni çok görmek istediğini beni uzun zamandır aradığını söyledi. Open Subtitles أنك أردت رؤيتي كثيراً.. أنك تبحث عني منذ مدة طويلة.
    Annem... lanetli olduğumu söylüyor. Böyle imgeler görmek Tanrı'ya hakarettir. Open Subtitles أمي قالت أنني ملعونه و رؤيتي للأشياء أهانة إلى اللورد
    Muhtemelen şu anda beni görmek yada söylemem gereken şeyleri duymak istemiyorsundur. Open Subtitles من المؤكد أنك لا تريد رؤيتي الآن أو سماع ما أريد قوله
    Ben de seni görmeye gelmek üzereydim, ama beni görmek istediğinden emin değildim. Open Subtitles كنت على وشك القدوم لرؤيتك لكني لم أكن متأكد إذا كنت تريدين رؤيتي
    Bir daha olmayacak. - Beni mi görmek istemiştiniz Bay Shue? Open Subtitles ذلك لن يحدث ثانية هل أردت رؤيتي , سيد شو ؟
    Beni hiç görmek istemese bile bütün ilişkimizi büyük bir yalan olarak görse bile ki beni öyle görüyor. Open Subtitles اذا لم تكن تود رؤيتي مره اخرى اذا كانت تعتقد كل العلاقه مزحه كبيره لانها تعتقد انني مزحه كبيره
    Onu bu halde görmek beni kahrediyor, çok sinirleniyorum. O daha bir çocuk. Open Subtitles رؤيتي له بهذا الوضع ، يجعلني حزينة جدا وغاضبة ، هو مجرد طفل
    Beni görmek istemediğini biliyorum ama sana bunu söylemem gerekiyordu. Open Subtitles أدرك بأنّكِ لا تريدين رؤيتي ولكن وجب عليّ إخباركِ بذلك
    Bir kaç hafta önce Avrupa'ya gelmişti ve beni görmek istediğini söyledi. Open Subtitles وبعد ذلك منذ اسابيع قليلة، كان في اوروبا، وقال انه يريد رؤيتي
    - DPO aradı. Şartlı tahliye memurum beni görmek istiyormuş Open Subtitles اتصل بي قسم إدارة السجون شرطي التسريح المشروط يريد رؤيتي
    Benle aynı fikirde olduğunu görmek güzel. Üzgünüm, çok geç oldu. Open Subtitles شكراً على موافقتك على رؤيتي عذراً على مجيئي في وقت متأخر
    Birçok kişinin benim batışımı görmek istediği bilmediğin bir şey değil. Open Subtitles هذه ليست أخبار لكِ، لكن العديد من الناس يودّون رؤيتي أفشل.
    Halbuki daha yeni tanıştığım insanlar tekerlekli sandalyedeki sessiz adam resminin ötesini görmek için mücadele ediyorlardı. TED في حين أن أولئك الذين ألتقيت للتو عانوا في رؤيتي أكثر من رجل صامت في كرسي متحرك.
    Geliştirme ortakları vizyonuma dahil olmadan önce veri görmek istedi. TED أراد شركاء التنمية رؤية البيانات قبل ربطها مع رؤيتي.
    - Joo Goon'un seni nasıl sevdiğini görmek çocuğumun güneşin altında büyümesini izlemek gibi güzeldi. Open Subtitles رؤيتي للسيّد وهو يقع بحُـبّـكِ كان مثل ،إبني وهو يكبر جيداً تحت عناية الشمس
    Bir daha benimle görüşmek ya da konuşmak istemediğini söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت بأنك لا تريدين رؤيتي او الكلام معي.
    - ...beni görmeyi sen de istiyorsun. - Ben hiç böyle bir şey söylemedim. Bir daha arama. Open Subtitles ـ أعلم بأنكِ تريدين رؤيتي يا حبيبتي ـ لم أقل شيئًا كهذا
    Ben seni görebiliyorsam senin de Beni görebiliyor olman lazım. Open Subtitles إذا كنت أستطيع رؤيتك، فمن المفروض أن تستطيع رؤيتي.
    Bilmiyorum. Fakat gördüğüm kadarıyla onun yardıma ihtiyacı olduğunu biliyorum. Open Subtitles لا أعرف ، في رؤيتي عرفت فقط أنها تحتاج للمساعدة
    Yani, evet, beni görebiliyorsun. Beni görüyorsun değil mi? Open Subtitles أقصد , أنك تستطيع رؤيتي وأنتِ أيضا , أليس كذلك ؟
    Biliyorsun, Bush Station'a gitmeyi ummuştum... ama bütün bunları görünce, burada olmaktan gerçekten mutluyum. Open Subtitles أ تعلمين، كنت آمل أنّ أعود إلى محطّة الأدغال .. لكن مجرّد رؤيتي لكُلّ هذا، شعرت أنّي سعيدة لوجودي هنا.
    Geçen ay beni gördüğüne ve kızıma iyi baktığıma sevinmiştin. Open Subtitles كنت سعيدة في الشهر الماضي عند رؤيتي ولقد اعتنيتِ بابنتي
    Kafasını görebiliyorum, ama o beni göremiyor. Open Subtitles أستطيعُ رؤيته، لكن الرأس لا يستطيعُ رؤيتي.
    Bir keresinde annemi duş alırken gördüğümü hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر بالفعل رؤيتي لأمي بينما كانت بالحمام
    benim vizyonumu artistik dürüstlükle gerçekleştirebilecek tek film yapımcısı sizsiniz. Open Subtitles انت صانع الافلام الوحيد الذي لدية الوعي الفني لفهم رؤيتي
    - Daha girişte gazeteyi gördüğümde biliyordum, ama herhangi bir kanıt yoktu. Open Subtitles منذ لحظة رؤيتي للجريدة لكن لم يكن معي أي ليل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد