Oh, Abe, belki Homer'ımız bir gün büyüyüp başkan olur. | Open Subtitles | آب، ممكن ابننا هومر يكبر كي يكون رئيساً يوما ما |
Ben, hiç başkan olmadım. Bir çeşit kuzine icat etmiştim. | Open Subtitles | لم أنتخب رئيساً قط بل اخترعت فرناً من نوع ما |
bütün uluslararası işlerin başında olmak istiyorum, ve başkan da ben olmalıyım. | Open Subtitles | اريد ان اكون مسؤولا عن كل الاعمال الدولية وعلي ان اكون رئيساً |
Öyle ki, sekiz yaşındaki kızımın sadece siyahi bir başkanı bildiği bir dünyada yaşıyoruz. | TED | نعيش في عالم حيث ابنتي ذات الثمان سنوات تعرف رئيساً أسوداً فقط. |
Ayrıca genç seçmenler olarak bir gazinin başkan olma olasılığı konusunda heyecanlıydılar. | Open Subtitles | وهم بَدوا متحمّسينَ كناخبين شباب حول إمكانيةِ محاربة الشخص الذي سيُصبحُ رئيساً. |
Bir kadının başkan olma olasılığı konusunda da çok heyecanlıydılar. | Open Subtitles | حَسناً، بَدوا جداً فرحين بخصوص إمكانية إمرأة أن تُصبحُ رئيساً. |
İleri görüşlü biri, ayrıca arkadaşım. başkan olmayı hak ediyor. | Open Subtitles | هو رجل تقدّمي التفكير وصديق يجب أن يكون رئيساً الآن |
1993 yılında başkan olduğumda, Rusya'da bu kuruluşların hiçbiri yoktu. | TED | عندما أصبحت رئيساً عام 1993، لم تكن هناك أي من هذه المنظمات في روسيا. |
Kendimi bu organizasyona başkan seçeli on yıl oluyor ve benden duymanız gerekirse, iyi seçim yaptınız. | Open Subtitles | مضى 10 أعوام منذ إنتخبت نفسي رئيساً لهذه المنظمة وأرى أنكم أحسنتم الإختيار |
Başka bir zamanda, onurlu ve doğru olan şey bir polis memuru veya başkan olmak olabilir. | Open Subtitles | في وقت مضىِ، كان من المشرف لك أن تكون شرطياً أو تكون رئيساً |
Bir tek insan bile baskının demir yumruğu altında ezildiği, geceleri bir çocuk ağladığı, ya da bir aktör başkan seçildiği sürece mücadeleye devam etmeliyiz. | Open Subtitles | تحت القبضة الحديدية ,للمستبدين طالما هناك طفل ,يبكي في الليل ,أو ممثل يتم إنتخابه رئيساً يجب أن نواصل المقاومة |
Beyaz Saray'da şimdiye kadar 42 başkan yaşadı. | Open Subtitles | سنواصل التقدم عاش 42 رئيساً وزوجاتهم في البيت الأبيض |
Sen kız değilsin, bir oğlansın. İyi bir çocuksun. başkan olabilirsin. | Open Subtitles | أنت لست بنتاً، أنت ولد ولد جيد، ومن الممكن أن تصبح رئيساً |
başkan olmayı ve bir kadına çiçek vermeyi aynı anda başarmayı. | Open Subtitles | أن تعطي ورداً لأمرأة وتكون رئيساً بنفس الوقت. |
Justin Bieber'in Amerika başkanı olması mı? | TED | أن يصبح جاستن بيبر رئيساً للولايات المتحدة؟ |
Bir başkanı yitirmiş, hâlâ aktif olarak çalışan tek ajan. | Open Subtitles | العميل الناشط الوحيد الذي خسر يوماً رئيساً. |
patron seçilmiş. Bir gün onun için çalışmaya başlayacağız. patron olacak. | Open Subtitles | ستتم ترقيته، سنعمل تحت إمرته يوماً ما سيكون رئيساً |
Belki de saat üçte, Dr. Cox'un beni şef doktor ilan edeceğindendi. | Open Subtitles | أو ربما كنت متوتراً, لأنه في الساعة الثالثة سيعينني رئيساً جديداً للمتدربين |
Tamam, yeniden yönetim kurulunun başına geçmem durumunu oylarınıza sunuyorum. | Open Subtitles | حسناً، أريدُ أن أعلن أنني أصبحتُ من جديد رئيساً للشركة. |
başkanlık dönemine kıyasla şu anda daha büyük güce sahipsin. | Open Subtitles | لديك قوة أكبر من التي كانت لديك عندما كنت رئيساً |
Yani siz beni baş rahip yaparsanız vakti gelince, ben de sizi piskopos mu yapacağım? | Open Subtitles | ، حسناً إن جعلتني رئيساً عندما يحين الوقت ، أنا أجعلك أسقفاً ؟ |
Washington'da Cumhuriyetçi William H Taft... başkandı ve hayat rahattı. | Open Subtitles | في واشنطن،وليام هاورد تيفت الذي يزن 300 باوند، كان رئيساً من الجمهوريين المتعصبين وكانت الحياة مريحة |
Hayır. Bir şirketin patronu olduğunda, ...çok fazla boş zamanın olmuyor. | Open Subtitles | عندما تكون رئيساً لشركة، فلا يكون عندكَ الكثير من الوقت للخروج |
Açıkçası, belediye başkanlığına adaylığını koyması bana komik geliyor. | Open Subtitles | إن واقع سعيه لأن يصبح رئيساً للمدينة يعتبر شيئاً مضحكاً بالنسبة إلى |
Bu bölümün başı olarak böyle bir resmi ziyaret olsa haberim olurdu. | Open Subtitles | ولكن إذا كان ذلك جزء من زيارة رسمية بصفتي رئيساً للقسم كنت قد أُبلغت بذلك |
Artık onlarla başa çıkabilecek bir başkanımız olduğuna göre Sovyetler, önümüzdeki yirmi yıl boyunca sağdan, soldan, çaprazdan darbe almaya başlayacak. | Open Subtitles | سيأخذ السوفييت اليمين واليسار والجوانب للعشرين سنة القادمة بما أننا الآن نملك رئيساً يستطيع التعامل معهم |
Baban yerini kaybetti. Artık aile reisi değil. | Open Subtitles | فقد أباك أرضه لم يعد رئيساً للعمل |
Onları sevmez misiniz? Buradayken bir kulübün başkanıydım, bunların da çoğu ona üyeydi. | Open Subtitles | لقد كنت رئيساً لناد هنا و البعض منهم ينتمون إليه |
Ben Michigan polis şefiyim. | Open Subtitles | أنا رئيساً بشرطة مشيغان |