| Ona senin hep bir astronot olmak istediğini ama vazgeçtiğini... | Open Subtitles | انا أخبرتة أنكى دائماً تريدى ان تكونى رائد فضاء لكنك تراجعتى |
| Bunu daha önce hiç kimseye söylemedim ama bin yıl önce aya bakıp bir astronot olmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | لم أخبر أحداً قط بهذا، ولكن قبل ألف سنة كنت أنظر إلى القمر وأحلم بأني رائد فضاء. |
| Hayatı boyunca bir astronot olduğumu düşünecek değil ya. | Open Subtitles | لا تستطيع الاستمرار بالاعتقاد بانني رائد فضاء. |
| Bu çok riskli ve ben eğitimli, profesyonel bir Astronotum. | Open Subtitles | هذا شيء خطير، وأنا رائد فضاء محترف ومؤهل. |
| Her gün NASA'yı gerçek bir astronotla gezme şansı bulamazsın. | Open Subtitles | ليس كل يوم سيتنسى لك أن تتجول في ناسا مع رائد فضاء حقيقي |
| Bu bir animasyon değil. Bu video, camdan bakan Astronotun çektiği bir video. | TED | هذه ليست رسوم متحركة هذا فيديو صوره رائد فضاء من نافذة المحطة |
| Sanırım uzay adamı teorinize gölge düşürecek bir şey buldum. | Open Subtitles | أعتقد أن لدي شيئا الكسوف نظرية رائد فضاء الخاصة بك. |
| Şu an bir astronotu yıldızlara taşıyacak bir uzay gemisinin aşağısında duruyorum. | Open Subtitles | وأنا الآن أقف تحت سفينة فضاء، ستحمل معها رائد فضاء إلى النجوم، |
| Sen karides kaptanı olduğun gün ben de astronot olacağım! | Open Subtitles | إذا أصبحت قائد مركب صيد جمبرى سأكون أنا رائد فضاء |
| Sanırım bir astronot olacak. | Open Subtitles | اعتقد انه سيكون رائد فضاء مقيد او شئ كهذا |
| Hayatım boyunca büyük baban gibi gerçek bir astronot olmayı düşledim. | Open Subtitles | طوال حياتي كنت احلم ان اكون رائد فضاء حقيقي فقط مثل جدك وها انا هنا |
| Çok yakında broşürlerinde bir astronot olacak ve biz hala langırt masamızla övünüyor olacağız. | Open Subtitles | و قريباً سيضعون رائد فضاء في كتيبهم الترويجي و نحن سنبقى نتفاخر بطاولة كرة القدم |
| Sence bir gün gerçek bir astronot olabilir miyim? | Open Subtitles | أتعتقد بأنه يمكنني أن أصبح رائد فضاء حقيقي يوماً ما؟ |
| Hatırlatayım, bu senaryoda ben bir erkeğim ve babam bir astronot. | Open Subtitles | تذكر، في هذا السيناريو أنا رجل وأبي رائد فضاء |
| Sürekli bir astronot ve yahut kovboy olmayı plânlardım. | Open Subtitles | أنا دائماً أخطط أن أصبح رائد فضاء و راعي بقر |
| Şimdi ben Astronotum ve Uluslararası uzay İstasyonu'na bir soyuz roketi götürmek için pazar günü Rusya'ya uçacağım. | Open Subtitles | أترين ، أنا رائد فضاء و سوف أغادر لروسيا يوم الأحد حتى أخذ الصاروخ لمحطة الفضاء الدولية |
| Manyak herif uçaktaki herkese ben Astronotum deyip durdu. | Open Subtitles | هذا المجنون كان يخبر الجميع على الطائرة أنه رائد فضاء |
| bir astronotla evlenmek için işi bıraktı! | Open Subtitles | لقد تركتْ الشركة لتتزوج من رائد فضاء |
| Diğer gezegenlere yolculuk yapıyorum. Herhangi bir Astronotun gidebileceğinden daha uzak yerlere. | Open Subtitles | نحن نسافر لكواكب أخرى أبعد مما ذهب أى رائد فضاء |
| Senin uzay adamını neyin aşağıya indirdiğine dair teorin var mı? | Open Subtitles | لذلك فإن أي نظريات حول ما اسقطت رائد فضاء الخاصة بك؟ |
| - Gölde bir Apollo astronotu var. - Bak. | Open Subtitles | هذا رائد فضاء من بعثة أبولو الذي في البحيرة |
| Belki de astronot veya roket bilimci olmak istemiştiniz. | TED | ربما أردت أن تكون رائد فضاء أو عالم صواريخ. |
| - Astronot olacaksam... - Olmayacaksın. | Open Subtitles | ـ لكن، أريد أن أكون رائد فضاء ـ إنك لن تكون رائد فضاء |
| - Gerçek astronotlardan öğrenin." | Open Subtitles | "من قبل تدريس رائد فضاء حقيقي." |