ويكيبيديا

    "رافقتني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • eşlik
        
    • gelirsen
        
    • benimle gelir
        
    • gelebilir
        
    Hindistan Rezerv Bankasına giderken onbeş kadın bana eşlik etti. TED رافقتني خمس عشرة امرأة إلى البنك الاحتياطي الهندي.
    Hikayeler bana eşlik eder; varoluş yapıştırıcısı gibi parçalarımı ve hafızamı bir arada tutarlar. TED لقد رافقتني القصص, وحافظت على أجزائي وذكرياتي معا, كغراء وجودي.
    Eğer bu tarafa gelirsen, sana kazandıklarını anlatmak bana büyük zevk verir. Open Subtitles للقيام بعملك كله وبعملي كله وإن رافقتني من هنا فيسيعدني أن أخبرك أكثر عما ربحت
    Öyle mi? Pekala tamam ama sen de benimle gelirsen? Sen olmadan bunların hiçbirini yapamazdım, evlat. Open Subtitles حسناً، لكن فقط لو رافقتني فلم أكن لأحظى بأيّ من هذا لولاك
    Gereken şeyi almak için bugün benimle gelir misin? Open Subtitles هلّا رافقتني اليوم لنحضر ما نحتاجه؟
    Bir saniye benimle gelir misiniz lütfen? Open Subtitles هلا رافقتني للحظة، من فضلك؟
    Pekala. Benimle ofise kadar gelebilir misiniz, bayım? Open Subtitles يبدو صحيحاً هلا رافقتني إلى المكتب يا سيدي؟
    Son günlerde bana güvenilir bir şekilde eşlik etmenin bir göstergesi olarak... kapımı aralık bıraktım. Open Subtitles تركت بابي مفتوحاً قليلاً وهذا يشير إلى ثقتي بك والتي اكتسبتها بجدارة في الأيام القليلة الماضية لأنك رافقتني بإخلاص
    Acaba bana bugünkü kutlamalarda eşlik eder misin? Open Subtitles كنت أتسائل إذا رافقتني إلى الإحتفالات اليوم.
    Buraya bana eşlik etmene sevindim. Open Subtitles أنا سعيد لأنك رافقتني كل هذه المدة..
    Aria eve kadar eşlik etse sorun olmaz değil mi? Open Subtitles هل تمانع اذا رافقتني آريا الى الغرفه؟
    Hanımım bana eşlik ederlerse... Open Subtitles إذا رافقتني سيدتي.
    Benimle gelirsen hayatınızı nasıl kurtardığımızı açıklamaktan mutluluk duyarım. Open Subtitles إن رافقتني فسيسرّني أن أوضّح كيف أنّنا أنقدنا حياتك
    Kuzenimin düğününe benimle gelirsen sana adresini veririm. Open Subtitles سأعطيك العنوان إذا رافقتني لحضور زفاف قريبتي
    Karışık bir durum ama eğer benimle gelirsen açıklayabilirim. Sadece bana güvenmeni istiyorum. Open Subtitles الأمر معقّد لكنْ أستطيع تفسيره إنْ رافقتني أريدكِ أنْ تثقي بي وحسب
    Ama benimle gelirsen hayatımın geri kalanını bunu düzeltmek için harcayacağıma söz veriyorum. Open Subtitles لكن إن رافقتني أعدك بأنني سأمضي بقية حياتي في تصويب الوضع
    Benimle gelirsen, bir daha asla yalan söylemek zorunda kalmazsın. Open Subtitles إن رافقتني فلن تضطرّ للكذب ثانيةً
    - benimle gelir misiniz, bayım? Open Subtitles -هلاّ رافقتني سيدي؟
    benimle gelir misin, Josh? Open Subtitles هلا رافقتني يا (جوش)؟
    - Evet. Benimle gelebilir misiniz lütfen? Yardımınız gerekiyor. Open Subtitles هلاّ رافقتني من فضلكَ، نقدّر مساعدتكَ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد