Pek çok kadın ve çocuk istekleri dışında yabancı ülkelerde zorla tutulmaktadır. | Open Subtitles | يوجد الكثير من النساء والأطفال المحتجزين رغما عن إرادتهم في بلدان أجنبية. |
Zillo bağlanıp, zorla buraya getirildi. | Open Subtitles | وحش الزيلو قد كبل بالسلاسل واحضر هنا رغما عنه |
Birilerinin bu eve zorla getirilmiş gibi davranmasını istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد شخص يجر للعمل بهذا المنزل رغما عنه. |
Basın konferansında Caroline'in, Nobel'in isteğine karşı suç işlediğini söylediniz. | Open Subtitles | فى المؤتم الصحفى قلت ان كارولين قد اخطأت رغما عنها |
Eğer burada isteği dışında tutulan bir kaçırılma kurbanı olmasaydım, bu daha inandırıcı olabilirdi. | Open Subtitles | التي قد تكون حجة أكثر إقناعا لو لم أكن ضحية خطف و محتجز رغما عني |
Beni de böyle zorla getirseler ben de sinirli olurdum. | Open Subtitles | سأكون غاضبا جدا لو تم جلبي هنا رغما عني |
zorla kaçırılmam yeteri kadar kötü. | Open Subtitles | أليس كافيا أنّي أُخذت رغما عن إرادتي |
Seni zorla Oboriste'den aldım. | Open Subtitles | لقد أخذتك من "اوبوست" رغما عنك |
Beni zorla kapattılar. | Open Subtitles | لقد تم حجزي رغما عن ارادتي |
Skye'ın babasının onu ne kadar sevdiğini ondan nasıl zorla alındığını ve tüm hayatını Skye'ı arayarak geçirdiğini bilmesi gerek. | Open Subtitles | "سكاي) يجب أن تعلم) بأن والدها يحبها كثيرا،" "وبأنها أُخِذت منه رغما عنه،" "وبأنه أمضى حياتها بأكملها يبحث عنها." |
İsteğine mukabil alındın. | Open Subtitles | ولكن تم إختطافك رغما عنك |
İsteğine karşı orada olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | (LAUG HS) ويعتقد أنها كانت هناك رغما عنها. |
O zaman siz iki zekiden biri CIA'in kardeşimi neden isteği dışında alıkoyduğunu açıklasın. | Open Subtitles | حسناً، واحد منكم أيها العباقرة يفسر ليّ لماذا وكالة الاستخبارات المركزية تحتجز أخي رغما عنه؟ |
Psişik güçleri bütün canlı türleri aşıyor, onların isteği dışında zihinlerini okuyup kontrol edebiliyor. | Open Subtitles | قدراته الروحية تتفوق علي اي فصيلة حية انه قادر علي قراءة العقول والتحكم بها رغما عن ارادتهم |