ويكيبيديا

    "رقيقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ince
        
    • nazik
        
    • narin
        
    • tatlı
        
    • yumuşak
        
    • hassas
        
    • kibar
        
    • kırılgan
        
    • zarif
        
    • küçük
        
    • hafif
        
    • sevimli
        
    • incedir
        
    • narindi
        
    • zayıftım
        
    Demek ki bomba çinko kaplı çelikten ince bir kaptaydı. Open Subtitles إذاً كان القنبلة موضوعة في حاوية رقيقة من الفولاذ المجلفن
    Saat alarmı. Duvarlar çok ince ve şovuma yoğunlaşmaya çalışıyordum. Open Subtitles هذه الحيطان رقيقة جداً، وأنا أحتاج للعمل وللتركيز على معرضي
    Göğsümden vurulmak tıpkı nazik, hoş bir kucaklaşma gibi hissettiriyor ve ceketinin içine giyilebilecek kadar ince ve kabarıklık yapmaz. Open Subtitles ان يُطلق عليك الرصاص وانت تلبس سترتي لا تختلف كلياً عن الشعور بالراحة كعناق قوي وهي رقيقة كفاية لتلائم معطفك
    İnsanlığa dair ve dram içeren nazik bir konuya temas edebilme fırsatı bu dünyada herşeyden çok arzu ettiğim bir şey . Open Subtitles فرصة التعامل مع حالة رقيقة و انسانية و ذات طابع درامي.. هو شيء أسعى له أكثر من أي شيء آخر في العالم
    Rahipler tarafından elle yapıldı... O çok narin bir alet. Open Subtitles تم صنعها يدوياً بواسطة الناسكين رقيقة جداً
    Son derece tatlı biri için içimde bazı duyguların uyandığından eminim ki siz de şüphelenmişsinizdir. Open Subtitles أعتقد أنك تعرفين جيداً أنني كوّنت مشاعر معينة لشخصية رقيقة ومخلصة،
    Denizanaları, çoğu deniz omurgasızı gibi yumuşak ve hassas vücutlara sahiptir. Open Subtitles قناديل البحر، كحال الكثير من اللافقاريات البحريّة، لديهم أجساد رقيقة ضعيفة.
    Göğsümden vurulmak tıpkı nazik, hoş bir kucaklaşma gibi hissettiriyor ve ceketinin içine giyilebilecek kadar ince ve kabarıklık yapmaz. Open Subtitles ان يُطلق عليك الرصاص وانت تلبس سترتي لا تختلف كلياً عن الشعور بالراحة كعناق قوي وهي رقيقة كفاية لتلائم معطفك
    Bu satranç taşının içinden geçen oldukça ince bir metal var. Open Subtitles هناك بالأحرى قطعة معدنية رقيقة تمر خلال قطعة الشطرنج هذه ؟
    Ooh, kollarının kısa ve bacaklarına göre ince olmasına bayılıyorum. Open Subtitles أوه، كيف أحب ذراعيك هي قصيرة جدا و رقيقة لساقيك
    Kocaman bir tüp yetine yarı iletken ince bir katman halinde ve bir gama detektörü işlevi görüyor. TED انه ليس مكون من الكثير من الاسلاك ولكن من طبقة رقيقة من مادة أشباه الموصلات التي هي بمثابة كاشف لأشعة جاما
    Yükü en aza indirmek için, kumaş çok ince, sandviç kağıdı kadar ince. TED ومن أجل تقليل الوزن، جعلوه رقيق جدا، انها رقيقة مثل غلاف شطيرة.
    Onun yerine, kolonu alıp katmanlı bir model olarak inşa etmeye karar verdik, ince ince üst üste yığılmış dilimlerden yapıldı. TED بدلاً من ذلك، قررنا أن نأخذ العمود، وقررنا بناءه كنموذج بطبقات، مصنوعة من شرائح كثيرة جداً، رقيقة ومكدسة فوق بعضها البعض.
    Zayıf ve narin toprak canlılar tarafından oluşturuluyor. Open Subtitles هشة و رقيقة هذا ما يحصل للتربة بفعل فاعل
    Hoş, gösterişsiz, yumuşak ve tatlı bir tonda bir şey olabilir. Open Subtitles تريد باقة جميلة و متواضعة يفضل أن تكون رقيقة اللون
    Hattie nazik, yumuşak kalpli bir kızdı. Asla birini öldüremez. Asla. Open Subtitles هاتى فتاة رقيقة القلب,دافئة المشاعر لايمكن ان تقتل احدا ابدا ابدا
    Bu karbon nanotüp ağları çok hassas TED هذه الشبكات من أنابيب الكربون النانونية رقيقة جداً،
    Onu seviyordum çünkü o çok kibar ve güzel ve canlıydı ve tüm benliğiyle "ben varım" diyordu. Open Subtitles لأنني أحببتها كثيرا أحببتها لأنها كانت رقيقة للغاية وجميلة وحيوية
    Şu an çok kırılgan, en ufak bir yanlış anlaşılma... herşeyi bozabilir. Open Subtitles إنها رقيقة جداً بحيث أن أدنى خطأ قد يفسد كل شيء
    Eğer varlıklı isen, sık sık temizlenmesi gereken zarif kumaşlardan ipekten ya da dantelli kıyafetler giyersin. Open Subtitles لو كنت غنياً تلبس ملابس رقيقة كالحرير ، وهذا يحتاج إلى تنظيف دائم بواسطة الخدم
    Çok şirin dediğim ve hiç gitmediğimiz küçük çay dükkanını hatırlıyor musun? Open Subtitles تعرف مضيفة الشاي تلك التي نمر بجوارها ودوما أقول أنها رقيقة جدا
    Maalesef, duygulardan kaynaklanan bu kan akışı değişimleri, çıplak gözle görülemeyecek kadar hafif. TED للأسف، مثل هذه التغييرات في تدفق دم الوجه المتعلقة بالأحاسيس هي رقيقة جداً ويصعب كشفها بعيوننا المجردة.
    Akıllı, tamam. Bazen sevimli ama seksi asla! Open Subtitles رشيقة، نعم أو ربما رقيقة أحياناً لكن لم أكن مثيرة أبداً
    Yüzümüzdeki deri, büyük gözenekli ve incedir. TED بشرة وجوهنا رقيقة تحتوي على مسام كبيرة.
    Ağzımı kapatan eli... narindi... bir kadın eli gibiydi. Open Subtitles يده على فمي كانت رقيقة تماما كَيَد امرأة
    ...geri, çantayı geri almak için, her zaman Twiggy kadar zayıftım. Open Subtitles ومرة أخرى ، لالتقاط الحقيبة ، لقد كنت دائما رقيقة مثل Twiggy ،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد