Bir şeyler yakalamaya başladım. ruhani bir insansınız, değil mi? | Open Subtitles | أنا لاحظت شيء، انت رجل روحاني جدا، اليس كذلك ؟ |
Başka bir ruhani bölgeye giderse, Ruhlar Dünyası'na tekrar gidebileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | يظن بأنه إذا ذهب لمكان روحاني آخر, باستطاعته العودة لعالم الأرواح. |
Eğer bu şekilde arabayı park edebiliyorsa, medyum olsun. | Open Subtitles | إن إستطعت أن تصفّ السيارة بتلك الحالة، فأنت روحاني |
Eyaletteki idam kuralları gereğince, idam mahkumları yanlarında manevi destekçi tutma hakkına sahip. | Open Subtitles | تشير التعليمات الرئيسية إلى أن السجناء المحكومين بالإعدام مسموح لهم بتعيين مستشار روحاني |
İyi niyetli bir psişik olduğunu söylüyorsunuz oysa ben hasta ruhlu bir adam olduğunu duydum. | Open Subtitles | انت تعرفي انه وسيط روحاني حتي الأن كل ماسمعته يكتنفه الغموض |
Sana ihtiyacım var, Peder. Sizden dini danışmanım olmanızı istiyorum. | Open Subtitles | لدي حاجة لمهارتك, أنا أريد أن أصبح روحاني |
Polis işi, ben bir medyumum ve kaçırılma olayı araştırıyoruz. | Open Subtitles | تعتقد الشرطة أَنني روحاني والآن نحن نُحقّقُ في قضية إختِطاف. |
ruhani olarak insanları doyurduktan sonra, gerçekten de doyurmaya karşı gelmem. | Open Subtitles | أنا لست ضد ، امم إطعام القطيع بشكل حرفي أو روحاني |
ruhani, melek gibi varlığım dışında cennetten gönderilmiş bir şey. | Open Subtitles | روحاني لقد ارسلت السماء شيئا غير نفسي الملائكية |
Cehennemin kapısından döndüğüm için biraz ruhani rehberliğe ihtiyacım olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | وبعد أن كنت قرببة من دخول الجحيم قررت أني أحتاج إرشاد روحاني |
Tarihsel, zaman zaman da ruhani öneme sahip olduğu söylenen doğal oluşumlu patikalar. | Open Subtitles | تشكل مسارات طبيعية وقيل انها تاريخية وأحياناً لها تأثير روحاني |
Buradayım çünkü büyük annem öyle düşünüyordu ki... medyum hislerine göre burada güvende olacaktım. | Open Subtitles | أنا هنا لأن جدتي شعرت بشيء شعور روحاني أنني سأكون آمنًا هنا |
Bölümünüz için çalışan bir medyum olduğunu idda ediyor. | Open Subtitles | هو يَدّعي ان يَكُونَ روحاني لقسمِكَ. |
Sanırım bir medyum için daha güvenilir bir isim. | Open Subtitles | أعتقد بأنهُ إسم موثوق لوسيط روحاني |
Kendinizi maddi dünyadan çekip manevi dünyaya götürmekle ilgili. | TED | بإمكانها أن تأخذك من عالمك المادي إلى عالم روحاني. |
Ayrıca, manevi danışman seçme hakkın var. | Open Subtitles | لديك أيضاً حق دستوري بمستشار روحاني من اختيارك |
Birden fazla manevi destekçi, ikiden fazla avukat ve 5 arkadaş veya akrabadan fazlası idamda yer alamaz. | Open Subtitles | ربما لا يكون عنه أكثر من مستشار روحاني واحد محاميا دفاع و بحدود خسمة أصدقاء وأقارب بالغين |
Bunu duyduma üzüldüm. psişik oylarını da sayende toplayabilirdik. | Open Subtitles | آسف لسماع ذلك ، كنت حقاً أعوّل على تصويت وسيط روحاني |
Spencer, ne yapmaya kalkışıyorsan sadece dur, tamam mı? Sanat hırsızlığı için psişik birine ihtiyaç yoktur. | Open Subtitles | مهما كان الشيء الذي تخطط له، توقف لا مبرر لوجود وسيط روحاني بقضية سارق قطع فنية |
Siz burada yasayı gövdeliyorsunuz. Burada dini kurallardan bahsediyorum. | Open Subtitles | أنت تحللين القانون، و أنا أتكلم عن ميثاق روحاني. |
Haklısın, ben medyumum. | Open Subtitles | أنت صحيح، أَنا روحاني. |
Hepimizin ortak bir mistik olayımız var: Neil'e olan aşkımız. | Open Subtitles | ولكن لدينا جميعا شئ مشترك روحاني هو عشقنا الي , نيل |
Yükselmenin ruhsal bir yönü var sanıyordum. | Open Subtitles | لطالما تصورت وجود عنصر روحاني في الارتقاء |
Onu benim medyuma götürürüm, yarınki provaya zamanında yetişiriz. | Open Subtitles | سآخذها إلى روحاني وسنعود بوقت التمارين غداً |
Ben bir psişiğim muhteşem ve güçlü bir psişiğim bu güç ki ilk kez tanık olanlarda korkuyla karışık saygıya neden oluyor. | Open Subtitles | أنا وسيط روحاني، وسيط روحاني عظيم وقوي وقواي تتسبب بالخوف والدهشة لمن يختبرونها أول مرة |