Ve işte bu konuşma için olan özel görevim: Bu odadaki her bir insanın yaşam süresini yedi buçuk dakika artırmaya çalışacağım. | TED | لذا سأقدم لكم مهمتي الخاصة لهذا الحديث: سأحاول أن أزيد من العمر الإفتراضي لكل شخص موجود في هذه القاعة بسبع دقائق ونصف |
Yapmaya çalışacağım şey, bir nevi insan döngülerini yorumlamaya çalışmak. | TED | ما سأحاول عمله، سأحاول أن أصيغها فى شكل أبسط للفهم. |
deneyeceğim,ama senin paranı geri getirebileceğim fikrine nerden kapıldığını bilmiyorum. | Open Subtitles | سأحاول , لكن أنا لا اعرف لماذا تريد استعادة أموالك |
- Cezanı indirgetmeyi deneyeceğim fakat şimdilik, git dişlerini fırçala. | Open Subtitles | سأحاول الحصول على تخفيض عقوبتكِ. ولكن الآن، إذهبي ونظفي أسنانك. |
-Bak, bir şey bulmaya çalışırım. Ama şimdi aşağı inmem gerek. | Open Subtitles | أسمع، سأحاول أن آتي بشيء من أجلك لكن علي الرجوع لأسفل |
Denerim ama bu çocuklar paralarını alamamalarına rağmen çok çalışıyorlar. | Open Subtitles | سأحاول ذلك , ولكن أولئك الأشخاص يبذلوا جهدهم لينالوا أجرهم |
12:30'da temasa geçmeye çalışacağım ve ondan sonraki her 15 dakikada bir. | Open Subtitles | على رحلة رقم1055. سأحاول الأتصال في 12.30 وكل 15 دقيقة بعد ذلك |
Bu arada, onlara elimden geldiğince fazla gölge vermeye çalışacağım. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، سأحاول إعطاءهم أكبر قدر من الظل ممكن |
Sonraki sefere daha fazla eğitim yapacağım ve daha sıkı çalışacağım. | Open Subtitles | سأَتدرب أكثر فأكثر وفي المرة القادمة أنا سأحاول أن أصلب مستواي |
Pekala hanımefendi. Sondaj doğru sonuç verir mi bilmem ama gerçeği öğrenmeye çalışacağım. | Open Subtitles | حسن يا سيدتي، لا أضمن لك سبراً حقيقياً لكنني سأحاول الوصول إلى الجوهر |
İyi, email kimlikleri için mahkeme celbi çıkartmaya çalışacağım. Ama çok da ümitlenme. | Open Subtitles | حسن، سأحاول أن آتي بأمر من المحكمة خاص باللعبة لإخراج عنوان بريد منها |
Canlı kalın. Size sabaha kadar biraz sıcak yemek almaya çalışacağım. | Open Subtitles | إبقوا منتبهين و سأحاول أن اُحضر لكم بعض الطعام الدافئ صباحاً |
deneyeceğim. Böyle yürürseniz, sorun yok, Tamam, yürüyebilirsiniz, ama belki, çünkü gözleriniz bu şekilde yürüyorsunuz, önünüzü göremeyeceksiniz, ohh, burada bir çukur var, | TED | سأحاول. إذا كنت تمشي هكذا، لا بأس، لا بأس، يمكنك المشي. ولكن ربما، لأنك تمشي وعيناك هكذا، لن تستطيع الرؤية، أوه، هناك حفرة. |
Bende tabi ki dedim, uyumasına yardımcı olmak için söyleyebileceği bir mantra yazmayı deneyeceğim. | TED | فقلت, نعم, سأحاول أن أكتب ترنيمة تعويذة يمكنها أن تغنيها لنفسها لتساعد نفسها لتنام |
İyi, madem böyle bir ilişkimiz vardı sana tekrar tutunmayı deneyeceğim. | Open Subtitles | حسناً أذا كنا في هذا النوع من العلاقة سأحاول التمسك بكِ مجدداً |
Yıllar önce yazılmış olabilir. Eğer bana biraz zaman verirsen, hatırlamaya çalışırım. | Open Subtitles | قد يكون قد كُتب منذ سنوات مضت, لو منحتنى وقتا, سأحاول ان اتذكر |
Tatlım, Al ve Marge gitmeden dönmeye çalışırım. | Open Subtitles | حبيبتى, سأحاول العودة قبل مغادرة آل و مارج |
Bu eski kitap birini bulmana nasıl yardımcı olabilir anlamıyorum. Ama Denerim. | Open Subtitles | لا اعرف كيف يمكن لهذا الكتاب القديم ان يساعد , لكن سأحاول |
Ben de sizinle çabalayacağım... çünkü siz buradayken ruhunuz benim gözetimimde. | Open Subtitles | و سأحاول معكِ .. طالما روحكِ تحت رعايتي بينما أنتِ هنا. |
Hastam bir maratoncu ve kocasına da söylediğim gibi bacağını kurtarmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | مريضتي متسابقة ماراثون و انا أخبرت زوجها أنني سأحاول انقاذ قدمها .لذاخطتيهي. |
Ve bende yükünü azaltmaya çalışayım. Şimdi karları temizlemeye ne dersin? | Open Subtitles | وأنا سأحاول جعل الأشياء أكثر عدلا ولكن ماذا عن ذلك الممر؟ |
Güzel. Öyleyse imkansızı deneyeyim -- ya da en azından olağan dışı olanı. | TED | جيد، إذاً سأحاول المستحيل – أو على الأقل بعيد الاحتمال. |
Ofisime geçerseniz, bunu deneyebilirim de. | Open Subtitles | وإذا رغبتم بهذا تعالوا إلى مكتبي، سأحاول. |
Bir hafta içinde ölecek olsam her anımı yaşamaya çalışırdım. | Open Subtitles | إذا كنت سأموت خلال أسبوع كنت سأحاول أن أعيش كل لحظة |
Ben de, seni bir veya iki şarkı için ikna etmeye çalışacağımı söyledim ama herhangi bir söz vermedim. | Open Subtitles | أخبرته أنني سأحاول إقناعكِ بأن تغنّّي أغنيةً أو اثنتين و لكنني لم أعِده بأي شيء |
Tamam, Ben de ne tür bir silahla saldırıldığına bakayım. | Open Subtitles | حسناً، سأحاول أن أجد ما نوع السلاح الذي إستخدمه مهاجمنا |
Böyle deneyelim mi? Daha kolay destek veririm. | Open Subtitles | سأحاول أن أقوم بتجبيرها ومن ثم يمكننى إسنادك بشكل أفضل |
Aynı şeyi okuduğum hızda oynatmayı rica edeceğim. | TED | سأحاول أن نشغله بنفس السرعة التي أقرأ بها |