ويكيبيديا

    "سأحب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • isterim
        
    • isterdim
        
    • seveceğim
        
    • hoşuma gider
        
    • olur
        
    • sevinirim
        
    • seveceğimi
        
    • sevdim
        
    • hoşuma giderdi
        
    • hoşuma gidecek
        
    • memnun
        
    • severdim
        
    • seve seve
        
    Dylan, normalde belgesel yapmıyoruz ama oturup bunu konuşmak isterim. Open Subtitles لا نصنع الوثائقيات عادةَ لكن سأحب أن أجلس وأتحدث عنها
    ve hazır olduğunda onunla konuşman için yardımcı olmak isterim. Open Subtitles وعندما تكونين مستعده سأحب ان ادعكِ تتحدثين معه ونصحح الاشياء
    Seni 4. seviye bir dalgada kıçının üstünde zıplayıp kürek çekerken görmek isterdim. Open Subtitles سأحب أن أراك مع مِجدافة قارب وأنت تُصارع تيار نهري من الدرجة الرابعة
    O polisi daima seveceğim. Bana bilmem gerekeni söyledi. Open Subtitles سأحب ذلك الشرطي دائماً لقد أخبرني ماأنا بحاجة إلى معرفتة
    - Uçmuyorlar. - Sanırım elmacılık işi hoşuma gider. Open Subtitles أنهم ليسوا أعتقد أني سأحب مجال عمل التفاح
    Seninle birlikte şarkı yazmayı çok isterim. Akşam görüşür müyüz? Open Subtitles حسناً، سأحب أن أكتب أغنية معك لنتكلم بهذا الشأن الليلة؟
    Eve gidip yenilgiyi kabullenecektim ama babana yardım etmek isterim. Open Subtitles لقد كنتُ ذاهبة للمنزل ولكن .. سأحب بأن أساعد أباك
    Bak, bir ara evine uğramak isterim, oturup, seni daha iyi tanımak için. Open Subtitles أسمع، سأحب أن أمر على منزلكم في يومٍ ما وأجلس معك وأتعرف عليك
    Bu konuda konuşmayı çok isterim, ellerinizi görmeyi daha çok isterim. Open Subtitles سأحب أن أسمع بشأن هذا ولكنى أحب أن أرى يديك أكثر
    Ben ve nişanlımla beraber küçük bir akşam yemeği yemenizi çok isterim. Open Subtitles سأحب إن أمكنكم أن تقوموا بزيارتنا لحفل عشاء صغير معي ومع خطيبتي
    Bir sürü çocuğumuz olmasını isterim ama biraz bekleyelim. Open Subtitles سأحب أن يكون حولنا أطفال عدة ولكن لنتريّث قليلاً.
    Kalıp muhabbet etmek isterdim, fakat şehrin aşağısına gitem gerek. Open Subtitles سأحب البقاء و الدردشة، لكن علي أن اذهب لوسط المدينة
    Gelmeyi çok isterdim ama ameliyatlarım çok öncesinden ayarlanıyor yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles سأحب المجيء, ولكن جراحاتي محجوزة مقدماً لوقت بعيد وليس هناك ما أستطيع فعله
    İsterdim ama ödeyecek param yok. Open Subtitles سأحب واحدة ولكنى لا أظن أنى يمكننى تحمل نفقتها
    Artık sadece kadınları seveceğim. Kıçının, yüzünden güzel olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles لقد فهمت,أقسم أننى سأحب النساء فقط من الآن
    Muhtemelen daha sonra yapacağım şeyleri de seveceğim. Open Subtitles انا ربما سأحب ماسوف اقوم به تالياً, صحيح؟
    Batıya hiç gitmedim ama eminim hoşuma gider. Open Subtitles لم أذهب أبدا الى منطقة الغرب الأوسط بأمريكا لكنى متأكده أننى سأحب ذلك
    Çocuklarımı seviyor olmam, diğerlerini sevmem için iyi bir alıştırma olur. Open Subtitles سأحب أطفالي و هذا تدريب مناسب.. كي أُحب الآخرين
    Eğer siz de bu toplum için savaşırsanız çok sevinirim. Open Subtitles سأحب هذا إذا كافحت لأجل هذا المجتمع أيضاً
    Yani, baba olmayı bu kadar seveceğimi hiç düşünmemiştim. Open Subtitles أَعْني،أنا مَا إعتقدتُ بأنَّى سأحب أن أكون أب لهذه الدرجه.
    Yaşadığım sürece kimseyi sevmeyeceğim kadar çok sevdim onu. Open Subtitles أحببتها أكثر مما سأحب أي شخصٍ آخر طالما حييت
    Yanımda birinin olması hoşuma giderdi. Open Subtitles أنا كنت سأحب ذلك إن كان هنالك شخصٌ ما موجود من أجلي
    Biliyorum ama sanırım bu kez hoşuma gidecek. Open Subtitles أعرف، لكني أعتقد بانني سأحب ذلك هذه المرة
    Ve benim de katılmandan çok memnun olacağım haftalık bir poker oyunum var. Open Subtitles ولدي لعبة البوكر الأسبوعية سأحب انضمامك الينا
    İkinizin bir çocuğu olsaydı o bebeği çok severdim. Open Subtitles ان كنت أستطيع ان أحصل على طفل هو خليط بينكما كنت سأحب ذلك الطفل كثيرا
    Biliyor musun seve seve yapardım, Stoick, gerçekten yapardım fakat ben bu gece büyük salonda muhteşem tek Viking'i oynayacağım. Open Subtitles تعرف أنني سأحب هذا يا ستويك, حقاً لكنني أؤدي مشهدي الدرامي الفردي عند القاعة الكبيرة الليلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد