Bu işe giriyorum, bu olayı çözeceğim, buna bir yıl ayıracağım, utanç duygusunu tamamıyla çözeceğim, kırılganlığın nasıl çalıştığını anlayacağım, ve onun üstesinde geleceğim. | TED | أنا ذاهبة إليها، سأحل غموض هذه الأشياء، سأقضى عام كامل، أنا سأفكك الخجل بالكامل، سأفهم كيف تعمل هذه القابلية الشديدة للإحساس ، وسأتغلب عليها. |
İkimizden biri! Kesinlikle o değil! Bu işi çözeceğim... | Open Subtitles | إنّه أحدنا، بالتأكيد ليست هي سأحل هذا الإشكال |
Bırakın onunla konuşayım, Doktor M. Yakında sorunu çözeceğim. | Open Subtitles | دعني أتحدث معه يا دكتور سأحل هذه المشكلة قريباً |
Bana ne olduğunu çözerim. Öyle ya da böyle. Emin olabilirsin. | Open Subtitles | سأحل لغز ما حدث لي بطريقة أو بأخرى تأكد من ذلك |
Yargıç, 1. bölüm'ün sonunda halledeceğim merak etme. | Open Subtitles | حضرة القاضي ، سأحل هذا الأمر في نهاية الجزء الأول |
İplerini çözeyim, biraz rahatlarsın. | Open Subtitles | سأحل هذه الحبال لأجعلك أكثر راحة |
Hayır, değilsin. Bir yolunu bulacağım, tamam mı? | Open Subtitles | سأحل هذا , حسناً |
Paula'nın işlerini alacağım, sunucunun yapmasını istediğiniz bir şey varsa hallederim. | Open Subtitles | سأحل مكان بولا وان احتجمتم شئ من الخادم سوف اساعدكم |
Kilisedeki sadaka paralarını araklayarak olmaz öyle. Candi'nin yerine bakacağım. | Open Subtitles | سأحل مكان كاندي |
Ama sen ben değilsin, ...bu yüzden senin şu ufak Melanie problemini denenmiş Oz bilgeliği ile çözeceğim. | Open Subtitles | لذلك أنا سأحل مشكلة ميليني مع القليل من حكمة آوز |
Yasal danışmanların ise farklı bir mesajı vardır. “Bunu senin için çözeceğim,” değil, “Bunu birlikte çözeceğiz ve bu süreçte ikimiz de gelişme kaydedeceğiz.” | TED | يقول مساعدو المحامون شيئًا آخر، فلا يقولون "سأحل أنا الأمر،" بل "سنحل الأمر معًا، وفي خلال ذلك سنتعلم نحن الإثنان." |
Kelepçeleri bana iş verdiğinizde çözeceğim. | Open Subtitles | سأحل القيود عندما تعطينى الوظيفة |
Sanırım bu sana iyi bir ders oldu, bu yüzden şimdi seni çözeceğim. | Open Subtitles | أظن أنك تعلمت درسك، سأحل وثاقك الآن |
Bana bir dakika ver. Bunu çözeceğim. Biz gidiyoruz. | Open Subtitles | امم.أعطني دقيقة فقط,سأحل المشكلة |
Ben bu sorunu çözeceğim. Siz 10,000 asker bulun. | Open Subtitles | سأحل هذه المشكلة,جهزوا 10,000 جندي |
Bana karşı küçük de olsa bir şeyler hissettiğini kabul etmezsen Dru'yu çözerim ve seni öldürmesine izin veririm. | Open Subtitles | إذا لم تقرين بأن هناك شيئاً بعض من الشعور الصغير لي عندها سأحل وثاق درو وسأدعها تقتلك بنفسها |
Yakalamak için yardım edeceğine söz verirsen seni çözerim. | Open Subtitles | سأحل وثاقك إذا وعدينى انك ستساعدينى فى جمع الطعام |
Başka bulmacalar çözerim. Pippa, sorun yok. | Open Subtitles | سأحل ألغازاً أخرى, بيبا, الأمر على مايرام |
Bütün bu şirketleri durduramam yani bu sorunu kökünden halledeceğim. | Open Subtitles | لا أستطيع إيقاف كل هذه الشركات لذا سأحل هذه المشكلة من جذورها. |
Tamam! Tamam! halledeceğim. | Open Subtitles | ـ إذا منعت هذه المبادلة فسأخرج من الإتحاد ـ حسناً ، حسناً ، سأحل الأمر |
İplerini çözeyim, biraz rahatlarsın. | Open Subtitles | سأحل هذه الحبال لأجعلك أكثر راحة |
Yemin ederim, bir yolunu bulacağım. | Open Subtitles | أقسم بالله سأحل الأمر |
halledeceğim. Ödeme alacağım. | Open Subtitles | لا عليك سأحل الموضوع أعتقد بأني أنتظر منك دفعة |
Bir çaresine bakacağım. | Open Subtitles | سأحل ذلك الأمر. |