| Buraya ne zaman gelsem sıradan bir müşteri gibi kahvenin parasını ödeyeceğim. | Open Subtitles | لاأعرف ماذا أقول أنا فقط متوتر سأدفع ثمن قهوتي |
| Yemeğin parasını ödeyeceğim ama götür bunları lütfen. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الطبق لكن خذه معك من فضلك |
| Boş bir koltuğun varsa, benzin parasını ben öderim. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الجاز اذا كان لديك مكاناً فارغاً |
| Araç gereç parasını da ben öderim. | Open Subtitles | بعد ساعات العمل , و سأدفع ثمن الخامات |
| Tamam bakın, kahvaltıyı ben ödüyorum. Evet. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الفطور، حتى تأتوا تساعدوني يا جماعة |
| Ve taksi de ne tutarsa, ben ödeyeceğim. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الأضرار ومهما كانت تكلفة سيارة الأجرة، سأدفع لها أيضاً |
| Dönüşte yol parasını karşılarım. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الوقود |
| Benzinin parasını ödeyeyim. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الوقود. |
| Kızınıza da söylediğim gibi, atın parasını ödeyeceğim. | Open Subtitles | كما أخبرت أبنتك سأدفع ثمن الحصان |
| Çamaşırhanedeki pencerenin parasını ödeyeceğim. | Open Subtitles | سأدفع ثمن النافذة التي بغرفة الغسيل |
| Pudingin parasını ödeyeceğim! | Open Subtitles | سأدفع ثمن الهلام |
| Özür dilerim. parasını ödeyeceğim. | Open Subtitles | آسفة ، سأدفع ثمن التصليح |
| Ben öderim her şeyi, davetlimsin. | Open Subtitles | أنا سأدفع ثمن كل شيء. إنها منعتي. |
| Hayır, hayır, ben öderim. | Open Subtitles | لا تقلق، سأتدبر الأمر سأدفع ثمن كل شيء |
| - öderim, tamam. | Open Subtitles | اسمعي، سأدفع ثمن ذلك |
| Biraları neden ben ödüyorum? | Open Subtitles | ولماذا سأدفع ثمن الجعّة؟ |
| Evet ve bunların hepsini ben ödüyorum. | Open Subtitles | نعم , وأنا سأدفع ثمن كل هذا |
| Bunları ben ödeyeceğim, o Jameson'ı eline alacak. | Open Subtitles | أنا سأدفع ثمن هذا. وهي ستأخذ مشروبها في طريقها للعودة. |
| Kutlamak için, içecekleri ben ödeyeceğim. | Open Subtitles | احتفالا بهذا, سأدفع ثمن الشراب |
| - Biliyorum. Dönüşte yol parasını karşılarım. | Open Subtitles | سأدفع ثمن الوقود |
| Öyleyse temizlenme parasını ödeyeyim. | Open Subtitles | أنا سأدفع ثمن تنظيفه |