ويكيبيديا

    "سؤالٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • soru
        
    • sorum
        
    • şey soracağım
        
    • soruydu
        
    Güzel soru, çünkü bu "korkunç yer" benim evim ve misafir falan çağırmamıştım. Open Subtitles سؤالٌ لطيف، لأنّ هذا المكان الكئيب هو بيتي وأنا ولمْ أدعُ أيّ زائرين
    Sonrasında sormak isteyebileceğiniz bir soru olabilir: biraraya geldiğimizde ne oldu? TED وهناك سؤالٌ آخر ربما يخطر على بالكم ماذا حدث عندما تلاقى الفصيلين ؟
    Acımasız bir soru olduğunu biliyorum fakat verilere bir göz atın. TED أعرف بأنه سؤالٌ قاسٍ، لكن لنلق نظرة على البيانات.
    Tek bir sorum var aslında: Bu evle ilgili bityeniği ne? Open Subtitles في الحقيقة عندي سؤالٌ واحدٌ فقط ما عيبُ هذا المكان ؟
    Son bir sorum var ve söz veriyorum bir daha bu konuyu açmayacağım. Open Subtitles سؤالٌ أخير، و أعدكِ بأني لَن أطرحَ هذا الموضوع ثانيةً
    Bir soru daha efendim, Lordlara söz geçirmek için gerekli olan dört yüz bin hakkında. Open Subtitles هناك سؤالٌ واحدٌ فقط, سيدي, بخصوص الأربعمائة ألف للسيطرة على اللوردات.
    Evet, bir aday için güzel bir soru, kaldı ki, cevabım da şu, elbette ki... Open Subtitles أجل, هذا سؤالٌ جيدٌ للمرشح، وجوابي عنه سيكون طبعاً
    Bir soru: hikayene bağlı kalacak mısın, yoksa dişlerinin dökülmemesini mi istersin? Open Subtitles سؤالٌ واحد، هل تريدين أن تتمسّكِ بتلك القصة أم أنّكِ تريدين المحافظة على أسنانكِ ؟
    Evet, en nihayet, tanıştığımıza sevindim, zira, sana hep sormak istediğim bir soru vardı. Open Subtitles أجل من الجميل أن ألتقي بك أخيراً، لأن لدي سؤالٌ واحد، لطالما أردت أن أسألك إياه.
    Sadece bir soru sorarsınız ama Tehlike en iyi cevabı vermek isterdi. Open Subtitles سؤالٌ عابر كأي سؤال يلقيه المرء لكن دانجر أراد أن يجيبه بأفضل ما يستطيع
    Harika bir soru, aklının nereye kaydığını biliyorum, iki tanesinde var. Ama... Open Subtitles سؤالٌ رائع, يعجبني تفكيرك إثنان منهم فالحقيقة
    Çok ilginç... ve de güzel bir soru sordunuz. Open Subtitles هذا سؤالٌ مثيرٌ حقاً عدا عن كونه في محلّه
    Buradaki asıl soru işin mahiyeti. Open Subtitles ثمّةَ سؤالٌ أكبرُ هنا من تورّط الرعايا هنا
    Güzel bir soru. Meğer yeni ofisimin termostatı yeni ofisimde değilmiş. Open Subtitles سؤالٌ جيد تبين أن منظم الحرارة لمكتبي الجديد
    Masum olduğunuzu söylüyorsunuz, bu da masumane bir soru. Neden sorun olduğunu anlamıyorum. Open Subtitles إنّه سؤالٌ بريء؛ فأنت تقول بأنّك بريء لا أرى ما هي المُشكلة
    Herkesin aklındaki soru şu, "Bunu nasıl yapıyor?", tek bir adam sadece bir gecede tüm dünyayı nasıl dolaşabiliyor? Open Subtitles سؤالٌ في أذهان الجميع في عقلك طيلة حياتك كيف يفعلها ؟
    Cevapladığın her soru yeni bir soru yaratıyor. Open Subtitles إن كل سؤالٍ تجيب عليه يقودك إلى سؤالٌ آخر
    Hayır, o sarı çıyandan nefret ediyorum, ve soracak bir sorum var. Open Subtitles كلا، لكني أكرهُ ذلكَ الصيني اللعين و لديَ سؤالٌ أسألكَ إياه
    Evet, aslında bir sorum var. Open Subtitles أجل، في الواقع لديّ سؤالٌ واحد فقط
    Bay Mao'ya bi sorum daha olacak, beklenen pazarlıkta.. Open Subtitles عنديّ سؤالٌ آخر للسيّد "ماو" في المفاوضات القادمة
    Sadece bir şey soracağım. Open Subtitles و يُتحدث بها في أجهزة الراديو البوليسيّة. 10-4 سؤالٌ واحد فقط.
    Bu hileli bir soruydu. Cevap bu kravat. Open Subtitles لقد كان سؤالٌ مخادع ، الجواب هو هذه الربطـة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد