ويكيبيديا

    "ساعة واحدة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Bir saatin
        
    • bir saatiniz
        
    • bir saatimiz
        
    • bir saat
        
    • bir saatim
        
    • bir saate
        
    • Bir saatte
        
    • bir saati
        
    • bir saatliğine
        
    • saatlik
        
    Ben çocukları yatırırken olayı çözmek için Bir saatin var. Open Subtitles أمامك ساعة واحدة لايجاد حل للقضية في حين أضع الاطفال في السرير
    Seahawk'tan uçak geliyor. Bir saatin var, DiNozzo. Open Subtitles ستصل طائرة الشحن على حاملة الطائرات لديك ساعة واحدة ,دينوزو
    Bunlar devam edecekler. Biz atları değiştirirken yemek yemek için bir saatiniz var millet. Open Subtitles للاستمرار، ساعة واحدة للاكل، رجال، بينما نغير الخيول
    Ama sadece bir saatiniz var, sonra biz gideceğiz. Open Subtitles ولكن كلّ ما تملكينه ساعة واحدة وبعدها سنغادر
    bir saatimiz var, kullanalim. Open Subtitles حسنا، لدينا ساعة واحدة لنجعلها ذات فائدة.
    Ben de gitsem iyi olacak. bir saat içinde çalıyorum. Open Subtitles أنا يجب أن أذهب أيضا سأعزب في غضون ساعة واحدة
    Biliyorsun, bir saatim ve yapacak çok işim var. Open Subtitles تعلمين أن لدى ساعة واحدة وهناك الكثير من الأعمال لأقوم بها
    bir saate büyük bir bahis kazanmaya çalışırsınız. Hepsi bu. Open Subtitles وهدفك هو الفوز برهان واحد كبير في ساعة واحدة..
    O cesedi buraya getirmen için tamı tamına Bir saatin var, anlaşıldı mı? Open Subtitles لديك ساعة واحدة كي تعيد تلك الجثة، مفهوم؟
    Bu numara köprüyü patlatacak daha sonra toplanma noktasına gelmen için Bir saatin olacak. Open Subtitles هذا الرقم سيفجّر الجسر، ثمّ لديّك ساعة واحدة لتصل إلى نقطة التجمع.
    Cüzdanı çaldığında sadece Bir saatin var kredi kartının kapanıp bloklanmasına. Open Subtitles ولكن سرقة محفظة يمنحك ساعة واحدة قبل أن ينتبه الضحية ويلغي البطاقة
    Bir saatin var, tünellerde ne yapman gerekiyorsa yap, sonra da ben işimi yapacağım. Open Subtitles لديَك ساعة واحدة لتفعَل ما عليك أن تفعَله في الأنفَاق ومن ثمّ سأقوم بعملي.
    Bir saatin var. Audrey bu akşam Seattle'a uçuyor. Open Subtitles ساعة واحدة. "أودري" في طريقها إلى "سياتل" الليلة.
    Sınavı bitirmek için bir saatiniz var. Open Subtitles لديكم ساعة واحدة فقط لتكملوا هذا الأختبار
    Kaseti teslim etmek için bir saatiniz var, yoksa gergin çocuk ölür. Open Subtitles لديك ساعة واحدة لتسليم الشريط، أو الإمتداد هنا ميت.
    Ama az önce bir ev beni yemeye kalktı bu yüzden bir saatiniz var. Open Subtitles و لكن المنزل حاول أن يأكلني لذا لديكم ساعة واحدة
    ve batıya ilerleyeceğiz. Güneş batana kadar bir saatimiz var. Open Subtitles سوف نتوجه رأسا الى الغرب لدينا ساعة واحدة قبل حلول الظلام
    Eski halimize dönmeden önce, tam bir saatimiz var. Open Subtitles لدينا فقط ساعة واحدة فقط قبل أن نعود إلى لأشكالنا السابقة
    Dinle, hızlı hareket etmeliyiz. Bu işi yapmak için bir saatimiz var. Open Subtitles اسمع, علينا التحرك بسرعة لدينا ساعة واحدة لفعل هذا
    Ben de gitsem iyi olacak. bir saat içinde çaliyorum. Open Subtitles أنا يجب أن أذهب أيضا سأعزب في غضون ساعة واحدة
    Ülkeyi terk etmem için sadece bir saatim vardı. Open Subtitles ولم يتبقى لي سوى ساعة واحدة لأغادر البلاد
    bir saate dönerim. Open Subtitles سأعود إلى التقاط ما يصل اليه في ساعة واحدة.
    Bir enzim, Bir saatte 1.000 adet kimyasal tepkiyi harekete geçirebilir. TED يستطيع أنزيم واحد تفعيل الآلاف من هذه التفاعلات الكيميائية في ساعة واحدة.
    Dokuza kadar mühlet vermiştin. Neredeyse bir saati vardı! Open Subtitles الموعد النهائى بالتاسعة، كان يتبقى لها ساعة واحدة
    Beni bir saatliğine dışarı çıkarmak istediğinde ben gerçekten de bir saat sanmıştım. Open Subtitles أقصد أنه عندما طلبتِ أن تسرقيني لمدة ساعة واحدة اعتقدتُ أنكِ كنت تعنين ساعةً واحدة فقط
    Bu, bir saatlik işle bütün gününüzü geçirebileceğiniz belediye dairesi değil. Open Subtitles هذا ليس مكتب المدينة حيث تهدر يومك بأكمله لتعمل ساعة واحدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد