Depoda bir şey bulmama yardım eder misin? | Open Subtitles | هلا ساعدتني في البحث عن شيء ما في المخزن؟ |
Anne, Sevgililer Günü kartı yapmama yardım eder misin? | Open Subtitles | أمّي، هلاّ ساعدتني في إعداد بطاقة غرامية |
Bir keresinde, merdivenden kendi başıma çıkamayacak kadar sarhoşken bana yardım etmişti. | Open Subtitles | مرة, ساعدتني في صعود الدرج عندما كنت سكران للغاية لدرجة لم تجعلني أصعده لوحدي |
Sen bana yardım ettin... ve hiçbir zaman olmadığımız kadar yakın olduk. | Open Subtitles | ساعدتني في بعض الأمور، وأصبحنا أقرب من أي وقت مضى |
Yolun karşısına geçmeme yardım etti, bana gazete okuması için davet ettim. | Open Subtitles | إنها ساعدتني في عبور الشارع وقد طلبتُ منها أن تقرأ لي الجرائد |
Bu bir şey yapmama yardım eden işler grubu, bir tartışmayı sonlandırmama, kendim veya başkası hakkında bir şey öğrenmeme veya hikayemi anlatmama yardım ediyor. | TED | هذه مجموعة مهمات ساعدتني على القيام بشيء ما ساعدتني في تسوية الخلاف، ساعدتني لتعلم شيء حول نفسي أو شخص آخر، أو ساعدتني في شرح قصتي. |
Genç bir danışman olan bu Suudi bayan arkadaş kadın olarak ilgi çekmekte zorlandığım bir pazar olan Suudi Arabistan'da ilk projemi satmamda bana yardımcı oldu. | TED | كانت مستشارة شابة، سيدة سعودية وصديقة لي، والتي ساعدتني في بيع أول مشروع لي في السعودية، سوق كنت أجد صعوبة كامرأة في الحصول على أجر فيه. |
Şimdi, bunlar senin eğer bana bir konuda yardım edersen , tamam mı? | Open Subtitles | انهم لكِ ان ساعدتني في مشكلة واحدة , اتفقنا؟ |
Ataş bulmama yardım eder misin? | Open Subtitles | هلا ساعدتني في العثور على مشبك ورق أو أي شيء مماثل؟ |
Çantaları içeri almama yardım eder misin? | Open Subtitles | هلا ساعدتني في إنزال الحقائب من السيارة |
Phoebe, bana yardım eder misin? | Open Subtitles | فيبي , هلا ساعدتني في توضيح ذلك ؟ |
Anahtarları bulmama yardım eder misin? | Open Subtitles | هلا ساعدتني في العثور على المفاتيح؟ |
Biraz gelsene buraya. Bana yardım eder misin? | Open Subtitles | احضر هنا لدقيقة هلا ساعدتني في هذه ؟ |
Hey, gangster. Şunu taşımama yardım eder misin ? | Open Subtitles | أيها الشقي، هلا ساعدتني في حمل هؤلاء؟ |
Sen bana yardım edersen ben de sana yardım ederim. | Open Subtitles | سأساعدكِ في مشكلتكِ، إن ساعدتني في مشكلتي |
Tamam, o zaman, ne yapabileceğimi söyleyeyim.Bu sorunların ne kadar ciddi olduklarına bir bakarım, eğer sen de sözümde bana yardım edersen | Open Subtitles | حسناً، سأرى ما يمكنني فعله سأفحص استبيان انتهاك القواعد، لأرى كم هم جادّين حول هذا إن ساعدتني في الوعد |
Tüm o fermiyon problemlerini çözmeme yardım ettin ve ayak parmaklarımı ovaladın. | Open Subtitles | لقد ساعدتني في حساب كُتل الفيرمونات و صقلتي اصبع قدمي الكبير |
Ama öylesin! Bana seçmeler için yardım ettin. | Open Subtitles | لكنك صالح , لقد ساعدتني في تجربـة الأداء خاصتي |
Harflerin yazılışına yardım etti ve bana sümüğün yemek olmadığını öğretti. | Open Subtitles | ساعدتني في كتابة رسائلي، و علمتني بأن تلك الحشرات ليست طعاما. |
Bu bodrumdaki goblinleri temizlememe yardım eden değnek. | Open Subtitles | هذه العصى التي ساعدتني في إبعاد العفاريت عن السرداب. |
Bu bana ayrıca tarifini yaptığım kullanıcı arayüzün avam tabakaya az ve öz olarak anlatabileceğinden emin olmama yardımcı oldu. | TED | كما أنها ساعدتني في ضمان أن واجهة المستخدم التي كنت أعمل على تعريفها يمكن تفسيرها بإيجاز ووضوح للناس العاديّين. |
Ancak, eğer bana bir konuda yardım edebilirsen sana daha nazik davranabilirim. Ne istersen. | Open Subtitles | إلّا أنّي قد أميل لإظهار درجة مزيدة من الودّ إن ساعدتني في شأن بسيط. |
Bu duvar kağıdını seçmeme yardım etmişti. | Open Subtitles | أتذكر عندما ساعدتني في اختيار ورق جدار هذه الغرفة |