| Hâlâ annesinin rahmindeki bir ceninin akciğerlerini düzeltmek için yardım ettim. | Open Subtitles | لقد ساعدتُ في إصلاح رئة جنين لا يزال في رحِم أمّه |
| Afrika'daki kolera salgınına yardım ettim. | Open Subtitles | لقد ساعدتُ في إنقاص وباء الكوليرا في أفريقيا. |
| 20 yıl önce seni bulmasına yardım ettim. | Open Subtitles | ساعدتُ في إقتفاء أثركِ قبل 20 عاماً ونيف |
| Ama serbest kalmana ben yardım ettim. | Open Subtitles | أعلم كيف يبدو ذلك الأمر، ولكنني ساعدتُ في إطلاق سراحك. |
| Bu şeyin yapımında yardımcı oldum ve sadece tek bir şansımız var. | Open Subtitles | ولكنّي ساعدتُ في بناء هذا الشيء، ولدينا فرصة واحدة فقط |
| Desteğim vardı. Ayrıca şüphelinin yakalanmasında yardımcı oldum. | Open Subtitles | كان لديّ دعم، ولقد ساعدتُ في القبض على مُشتبه بها. |
| Binlerce giden siyahın kaydolmasına yardım ettim. | Open Subtitles | لقد ساعدتُ في تسجيل الآلآف من السود المغادرين |
| O şarkıyı yazmalarına yardım ettim dostum. | Open Subtitles | ساعدتُ في كتابة الأغنية، يا رجل |
| Bu olayın çözülmesine yardım ettim. | Open Subtitles | لقد ساعدتُ في حل هذه القضايا |
| Onu yapmalarına ben de yardım ettim. | Open Subtitles | لقد ساعدتُ في صنعِ الزيّ. |
| Şunu bil ki öz babamın yakalanmasına yardım ettim Bay Dunlop. | Open Subtitles | والآن، عليك أن تعلم أنني ساعدتُ في الإطاحة بوالدي يا سيد (دانلوب). |
| Biliyorum, yardım ettim. | Open Subtitles | أعلم. ساعدتُ في ذلك. |
| - Evet, üstelik bende yardım ettim! | Open Subtitles | - نعم. وأنا ساعدتُ في ذلك! |
| - Süslenmesine yardım ettim. | Open Subtitles | -لقد ساعدتُ في تزيينها . |
| O arabanın parasının ödenmesine yardımcı oldum. | Open Subtitles | أنا آسف، "جون". لقد ساعدتُ في دفع ثمن السيارة. |