24 saat boyunca uyuyacaksın. Benim 24 saatim yok! | Open Subtitles | ستنام لمدة 24 ساعة أنا لا أملك هذه 24 ساعة |
İz bırakacak. Konuşacağız ama önce biraz uyuyacaksın. | Open Subtitles | نحن سنتكلّم، لكن أولا أنت ستنام بعض الشيء. |
Greg, Debbie'nin odasında kalacak. Ve o da seninle uyuyacak. | Open Subtitles | جريج سيمكث فى غرفة ديبى و هى ستنام معك الليلة |
Birkaç gün burada misafir kalacak, sen dışarda yatacaksın. O kulubede uyuyacak. | Open Subtitles | سوف تكون ضيفتنا لعدة أيام لذا أخرج لفافة فرشك ,فهى ستنام فى الكوخ |
Eğer yakında bulamazsak... bu gece başka birinin yatağında yatacak. | Open Subtitles | هذه على بعد يوم من موديستو ان لم نجده قريبا فذات الضفائر الذهبية ستنام في سرير احد أخر الليلة |
Umbat... Aletini bir daha bacağıma değdirme yoksa yerde uyursun. | Open Subtitles | لا تدع عضوك يلمس ساقي ثانيةً أو ستنام على الأرض |
Benimle gelecek misin yoksa gidip o kutuda mı uyuyacaksın? | Open Subtitles | هل ستأتي معي أم ستنام في ذاك الصندوق بالخندق؟ |
Bu geceye güveniyorum, bebekler gibi uyuyacaksın. | Open Subtitles | وأنا واثقة أنك ستنام نومًا هانئًا الليلة |
- Bu gece çadırında mı uyuyacaksın? | Open Subtitles | -هل ستنام فى خيمتك الليلة؟ -نعم سأفعل ذلك |
Kahvaltı ve yemeklerini kampta yiyecek ama koyunlarla uyuyacak biri! | Open Subtitles | و سينام فيها ستأكل فطارك و عشائك في المخيم لكنك ستنام مع الغنم |
Nerede uyuyacak, yemek yiyecek ve tuvaletini yapacak peki? | Open Subtitles | الأثنين؟ أين ستنام وتأكل؟ وتذهب إلى الحمام؟ |
Söylemeyi unuttum, kız kardeşin eve bir arkadaşını getiriyor... yani sen bodrum katında yatacaksın. | Open Subtitles | نسيت ان اخبرك اختك ستأتي بصديقتها معها للمنزل لذا ستنام بالقبو |
Merak etme. Bu yeni köpek evinde yatacaksın. Hedef Tarih: | Open Subtitles | لا تقلق ، ستنام بهذا البيت الجميل الجديد تاريخ الإنهاء ، كانون الثاني ، 2007 |
Daha sonra, Maria Elena'yla da yatacak ve sanki olağanüstü bir yaşam tarzıymış gibi bununla övünecek. | Open Subtitles | الشجاعة ؟ الشيء التالي ستنام مع ماري إيلينا و تمجد الأمر كأسلوب حياة بديل أسمى |
Bizim gibi görünüp, bizim gibi konuşuyorlar ama onların beyin yiyen atom bombası olduklarını düşünürsen daha rahat uyursun. | Open Subtitles | بالطبع، فهم يبدون مثلنا ولكن، إن فكرت فيهم كـ.. قنابل آكلة للأدمغة على وشك الإنفجار، ستنام كالطفل |
Bu odada diğer evlatlık kardeşlerine beraber kalacaksın. | Open Subtitles | هنا حيث ستنام مع أخوتك بالتبنّي |
Şimdi çok ağır uyuyorsun ve sonra uyuman gereken saatte ayakta olacaksın. | Open Subtitles | و الآن ستنام جيداً و تستيقظ لاحقاً في وقت يفترض بك أن تكون نائماً فيه |
Pekala, bu şeylerin faydasız olduğunu biliyorum ama bir daha yatağıma işersen, dışarıda yatarsın. | Open Subtitles | أعلم انك خربت هذه الاشياء ولكن لو تبولت مره أخرى فى سريرى ستنام خارجا. |
O halde kanepede uyumak da sana yabancı gelmez | Open Subtitles | إذا كان الأمر مألوفاً جداً فأنت بالتأكيد .تعلم أنك ستنام على الأريكة |
Yol hayatı oldukça zor bir hayattır nerede uyuyacağını, yemekte ne yiyeceğini bilmemen. | Open Subtitles | الحياة شاقة على الطريق حيث لا تعرف أين ستنام وماذا ستأكل |
- Biraz uyur, sonra kendine gelir. | Open Subtitles | كما تعلم، ستنام ثم ستستيقظ و تكون على ما يرام |
O herkesle yatar. | Open Subtitles | ستنام هي مع أي أحد وأنت تعلم ذلك |
Neden, Paris Hilton'la mı yatacağını sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا، أتظن أنك ستنام مع (باريس هيلتون)؟ |
İdamı erteleyin yargıç, size söz veriyorum bebekler gibi uyuyacaksınız. | Open Subtitles | أوقف أنت الإعدام أيها القاضي و اعدك بانك ستنام كالطفل |