| Eğer yüzünüzdeki o güneyli alaycı gülümsemenizi silerseniz, size söylerim Scarlett O'Hara. | Open Subtitles | سأخبرك به يا سكارليت أوهارا إن أزلتي تلك الإبتسامة المتكلفة عن وجهك |
| Scarlett, adamlarım şimdi yalınayak ve Virginia'da kar oldukça kalın. | Open Subtitles | إن رجالى الآن حفاة يا سكارليت والثلج كثيف في فيرجينيا |
| Doğduğunda, Bayan Scarlett da çok güzeldi, ama bu kadar değil. | Open Subtitles | بالطبع، السيدة سكارليت كانت جميلة جداً عند ولادتها، لكن ليس مثلها |
| İstesen de istemesen de er ya da geç benim olacaksın, Scarlet. | Open Subtitles | ..حتى لو لم تريدي ذلك يا سكارليت عاجلاً أم آجلاً، ستكونين لي |
| Ön kapıdan çıkma. Servis asansörünü kullan. Merhaba, Scarlet orada mı? | Open Subtitles | ولا تستخدم الباب الامامي استخدم مصعد الخدمات اهلا, هل سكارليت هنا؟ |
| Daha yeni çocuk doğurdun Scarlett bir daha asla 45 buçuk olamazsın. | Open Subtitles | لقد أنجبتِ يا سيدة سكارليت ولن تعودي أبداً إلى 18.5 بوصة أبداً |
| Bu akşam partnerim Scarlett'le hâlâ üzerinde çalıştığımız bir şarkıyı çalacağım... | Open Subtitles | الليله سأغني أغنيه بسيطه أنا و شريكتي سكارليت مازلنا نعمل عليها |
| Tamam Scarlett ama annene mesaj çekip iyi olduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | حسناً سكارليت يجب أن تراسلى أمك و تخبريها أنك بخير |
| - Siz Scarlett'i tanımak istiyorsanız buna destek olmak için ne gerekirse yaparım. | Open Subtitles | حسناً إذا كنت ترغبون فى معرفة سكارليت سوف أفعل ما بوسعى لدعم هذا |
| Scarlett ise geri döndüğümde bana ücretsiz seks dersleri vereceğini söyledi. | Open Subtitles | قال سكارليت أنها ستعمل تعطيني الدروس حرية ممارسة الجنس عندما أعود. |
| Şimdi Bayan Scarlett, iyi bir kız ol ve biraz ye birtanem. Hayır. | Open Subtitles | والآن ياأنسة سكارليت كوني مطيعة وتناولى بعض الطعام يا عزيزتي |
| Umarım seninle iyi dost olacak kadar uzun kalırım Scarlett. Bunu çok istiyorum. | Open Subtitles | آمل أن أبقي فترة كافية تجعلنا صديقتين حميمتين يا سكارليت |
| Bayan Scarlett'ın eşyalarını hazırla dadı. | Open Subtitles | إبدأي في حزم أمتعة الآنسة سكارليت يا مامي |
| Scarlett benim çatım altında yaşıyor, bu yüzden ondan ben sorumluyum ve bir dulun partide toplum içine çıkması! | Open Subtitles | لكن سكارليت تقيم معي لذا فهم يعتقدون أني مسئولة عنها عن أرملة تظهر علناً في حفل اجتماعي |
| Pitty Teyze, biliyorsun Scarlett sadece para toplanmasına yardım için geldi. | Open Subtitles | لكنكِ تعلمين يا عمة بتيبات أن سكارليت جاءت هنا لتساعد بجمع الأمول اللازمة للقضية |
| Twelve Oaks'da yüzbaşı Butler ile tanışmış mıydın Scarlett? | Open Subtitles | هل قابلت الكابتن بتلر في تولف أوكس يا سكارليت ؟ |
| Scarlett, benim kadar senin de Ashley için bu kadar endişelenmen ne kadar da tatlı bir davranış. | Open Subtitles | هذا لطف منك يا سكارليت أن تقلقي على آشلي بهذا الشكل من أجلي |
| Tabi kızım Scarlet dışında, o devam eden bir mutluluk. | Open Subtitles | إلا لابنتي سكارليت .. التي هي فرحة الدنيا |
| Okulda unuttuğumuz bazı kitaplar için Scarlet'a yardım ediyordum. | Open Subtitles | كنت أريد مساعدة سكارليت في الحصول على بعض الكتب المهمة |
| Zalimceydi. Sanki The Scarlet Letter (Zinacı) filmini izlemek gibiydi. | Open Subtitles | إنها أزمة منتصف العمل " مثل قصة " سكارليت ليتر |
| Şimdi ben diyorum ki Bayan Scarlet yemek odasındaki bıçaklı katildir. | Open Subtitles | الآن سأفترض و اقول أن الآنسة سكارليت هي القاتلة في غرفة الطعام بواسطة السكين |
| - Sana bir Sır versek? - Sır mı? Kimin? | Open Subtitles | لا تفعلي هذا بنا يا سكارليت ماذا لو أطلعناكِ على سر ؟ |
| Evet baba nedir? Prissy ve dadıyla konuşuyordum. | Open Subtitles | هناك ما يجب أن أحدثك بشأنه يا طفلتي سكارليت |
| Tara'nın o Kızıl toprağı, sana güç verecek. | Open Subtitles | أنتِ تستمدين قوتك من تراب تارا الأحمر يا سكارليت |
| Acaba bana diğer haberleri de yani Bayan Suellen hakkındaki haberleri de söyler misiniz? | Open Subtitles | كم أنتِ لطيفة معي يا سيدة سكارليت وستخبرينني بكل الأخبار ؟ |