ويكيبيديا

    "سلاحًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • silah
        
    • silahı
        
    • silaha
        
    • silahlı
        
    • silahım
        
    • silahları
        
    • silahını
        
    Kendine bir silah yapar diye hiç eşya yok odada. Open Subtitles ليس ثمة أثاث، حتى لا تصنع سلاحًا من أي شيء.
    Muştalar. Niye onlar gibi silah kullanmadığımızı hep merak etmişimdir. Open Subtitles مفاصل نحاسيّة، ما علمت لما لمْ نستخدم سلاحًا ناريًّا مثلهم.
    Soyguna çağırıldı, kendisine 9mm silah verildi. TED قد تم دعوته للسرقة، وتم إعطاؤه سلاحًا يدويًا بعيار 9 ملم.
    Sürekli sorun çıkarıyordu, bir güvenlik görevlisiydi yani silahı olduğunu biliyorum. Open Subtitles كان يقوم بعمل المشاكل دائمًا و كان حارس أمن لذلك اعرف أنه كان يمتلك سلاحًا
    - Hayır, silaha falan ihtiyacın yok. Open Subtitles كلا, ليس عليك أن تشتري سلاحًا. , إتفقنا ؟
    Kafama silah doğrultan adamdan bunu duymak tuhaf. Open Subtitles هذا مضحك باعتباره قول رجل يشهر سلاحًا على رأسي
    Eğer silah kullanmazsak onlar da biz de ölmüş olucaz. Open Subtitles سيصبحون ميّتين، وكذلك نحن إن لم نمتلك سلاحًا.
    Benim veya bir arkadaşımın kafasına silah dayanmışken çalışmam. Open Subtitles لا أعمل جيّدًا وهناك سلاحًا موجهًا لرأسي أو لرأس أصدقائي
    Eğer en başında başkanın başımıza silah dayadığını söyleseydim, nasıl tepki verirdiniz? Open Subtitles إذا أخبرتكما بهذا الشأن في بداية الأمر أن الرئيسة تصوب سلاحًا تجاه رؤوسنا كيف ستكون ردة فعلكِ؟
    Bu saldırı silah arayışında olan Papa'nın casusları tarafından yapıldı. Open Subtitles إنه اعتداء مُحضر من قبل عُملاء الذين يسعون لجعل الروح القدس سلاحًا ضدنا.
    Kimse bir diğerinin kafasına silah dayamıyor. Open Subtitles لا يوجد أحد يُصوب سلاحًا تجاه أي شخص بعد الآن
    Masum insanlar Oval Ofis'e silah ile girmez. Open Subtitles الأشخاص البريئون لا يحملون سلاحًا إلى المكتب البيضاويّ
    Antrenman şartını yerine getirse bile rakibi o şekilde itmek pek de ölümcül bir silah sayılmaz. Open Subtitles لكنّه حتّى إن أتمَّ تدريبه، فإنّه القدرة على دفع الأعداء ليست سلاحًا قاتلًا.
    Öyle görünüyor. Lakin ölen askerler silah haricinde bir şeyle öldürülmüş. Open Subtitles يبدو كذلك، لكنّ الشيء الذي قُتل .به جنودنا لم يكُن سلاحًا ناريًّا
    Bir insanın silah kullanır gibi davrandığını ama sonuçta bir şey olmadığını, yine de kafataslarını bir şeyin delip geçtiğini ve düşüp öldüklerini anlattılar. Open Subtitles قالوا أنّ إنسانًا شكَّل سلاحًا .أطلق منه قذيفة غير ظاهرة لكن إذا بشيء اخترق .أدمغة الجنود فسقطوا هالكين
    Daha önce silah kullanmamıştım ondandır. Sizin aksinize daha önce birini de öldürmemiştim. Open Subtitles لم أستخدم سلاحًا قبلًا، ولم أقتل أحدًا قبلًا بعكسك.
    Sanki biri devasa elektromanyetik bir silahı tetiklemiş gibi. Matt ne diyor? Open Subtitles إنه كما لو أن أحدًا أطلق سلاحًا مغناطيسيًا ضخمًا..
    Yani, William, silahı var ve seni vuracak. Open Subtitles حسنًا,يا ويليام,إنها تملكُ سلاحًا وستقوم بإطلاق النار عليك.
    Bir fizik danışmanı olarak, teknik olarak, Korelilerin tek taraflı olarak güvenli ilan ettiği bir mobil silaha el koyuyoruz. Open Subtitles بصفتي مستشارًا فيزيائيًا، عمليًا، نحن نحتجز سلاحًا محمولاً قد أعلنت كوريا على أنهُ آمن من جانب واحد.
    Geçinmek için silahlı adamları yere seriyordu ama onu hiç seninle ilk randevusundan önce o kadar korkarken görmemiştim. Open Subtitles أتعلمين، كان ليواجه سلاحًا عامرًا بجسارة لأجل الارتزاق لكنّي لم أرَه مُجفلًا قطّ مثلما كان قبل مواعدته الأولى معكِ
    Pantolonuma doğru uzanan her kim ise silahım olduğunu bilmelisin. Open Subtitles أيًّا كان من يفتّش بسروالي، يجب أن يعرف أنّ لديّ سلاحًا.
    Bizimle gel! silahları kulübede tuttuğunu biliyoruz Gerry. Open Subtitles تعال معنا، نعرف أن لديك سلاحًا مخبأً، (جيري).
    Bir an için; affedilmek istiyordu, diğer an, silahını doğrulttu. Open Subtitles في ثانيةِ يطلب المغفرة، وفي الثّانية التّالية يسحب سلاحًا صوبي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد