Bugün olduğu gibi gelip gözlerime bakacak ve onları nasıl yüzüstü bıraktığımı anlatacaksın. | Open Subtitles | سوف تنظر إليّ عيناً بعين كما فعلت اليوم، وسوف تخبرني أنني مخذلةً إيّاهم. |
Öylece bakacak mısın yoksa yiyecek misin? | Open Subtitles | هل فقط سوف تنظر إليها, أم أنك سوف تأكلها؟ |
Yani sen ne dersen de jüri sana bir bakacak. | Open Subtitles | لذا, لايهم ماذا سوف تقول المحكمة سوف تنظر اليك نظرة واحدة كافية |
İlmekçiler programının her şeyini anlatamam ama işimiz bittiği zaman arkana bakacak ve oldukça mühim bir şeyin parçası olduğunu bileceksin. | Open Subtitles | الان , لا يمكنني ان اخبرك كل شيء حول برنامج الخياطه لكن عندما ننتهي سوف تنظر الى الخلف وتعلم انك كنت جزء من شيء مهم جدا |
Arkana bakacak ve oldukça mühim bir şeyin parçası olduğunu bileceksin. | Open Subtitles | سوف تنظر الى الوراء و تعلم بأنك كنت جزءاً من شيء مهم للغايه |
Dünyamızın sonu gelmeden günler önce insanlar geceleri gökyüzüne bakacak ve bir yıldızın giderek daha parlaklaştığını ve yakınlaştığını görecekler. | Open Subtitles | .. ضخامة كوننا لعدة أيام قبل نهاية أرضنا الناس سوف تنظر إلى سماء الليل ،حيث يوجد فيها النجوم |
İnsanlar bunun içinde bana bakacak ve Grand Tour'da olduğumu anlayacaklar. | Open Subtitles | الأشياء هي، والناس سوف تنظر في وجهي في ذلك وأعلم أنني في جولة الكبرى. |
Sana bir bakacak ve ihtiyacın olanın ne olduğunu bilecek. | Open Subtitles | سوف اساعدك يا رجل سوف تنظر اليك نظره واحده وتعرف ما بك بالضبط... ماذا تحتاج |
Gözlerine bakacak ve ondan yüz yüze özür dileyeceksin. | Open Subtitles | سوف تنظر في عينيها وتعتذر لها وجها لوجه |
Bana bakacak mısın? | Open Subtitles | هل سوف تنظر إلي؟ |
On saniye içinde kız ona bakacak. | Open Subtitles | بعد عشرة ثواني سوف تنظر اليه |
Orada bana bakacak ve diyecek ki: | Open Subtitles | سوف تنظر إلي وتقول |
Kadın doktorun bacaklarıma bakacak hali yok. | Open Subtitles | لا طبيبة سوف تنظر تحت تنورتي. |
Gözlerin sadece bana bakacak. | Open Subtitles | ""سوف تنظر لي وحدي"" |