| Asla başkasının çocukları hakkında kötü şeyler söylememelisin. | Open Subtitles | لايمكنك أبداً قول أمور سيئة عن أولاد شخص آخر |
| İnsanlar senin hakkında kötü şeyler söyleyebilirler ama sen asla kendi hakkında kötü şeyler söylememelisin. | Open Subtitles | سوف أشرح ذلك الناس قد يقولون أشياء سيئة عنك لكن يجب عليك ألا تقول أشياء سيئة عن نفسك |
| Delirdin, çünkü seni dinlemiyorum, arkadaşlarını sevmiyorum ve annen hakkında kötü şeyler söyledim. | Open Subtitles | أنتِ غاضبة بسبب أني لا أستمع إليكِ وأنا لا أحب أصدقائكِ وقلت أشياء سيئة عن أمكِ |
| Bu sabah seni üzdüğüm için kötü hissettim. | Open Subtitles | نعم، حسنا، شعرت سيئة عن إزعاجك هذا الصباح. |
| Bir dedektifin gözleri nasıl suçluyla suçsuzu ayıramaz? | Open Subtitles | كيف لمحقق أن تكون له نظرة سيئة عن المجرمين؟ |
| Aslında, Anne, Alex hakkında kötü haberlerim var. | Open Subtitles | في الواقع أمي ، هناك أخبارٌ سيئة عن أليكس |
| Kimse, sevdikleri hakkında kötü şeylere inanmak istemez evlat. | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يؤمن بأشياء سيئة عن الناس الذين يحبوهم يا أبني |
| Bayan Buzdolabı hakkında kötü anıları olan var mı? | Open Subtitles | من منكم يمتلكَ ذكرى سيئة عن السيدة ثلاجة؟ أ.. |
| Böylece işe koyuldum biraz Infowars takıldım, biraz American Renaissance sitesine, biraz National Vanguard Alliance'a videolara yorum yapmaya başladım. Al Sharpton ve Siyah Hayatlar Önemlidir hareketi hakkında kötü konuştum. | TED | وبدأت بعدد قليل من المتابعين لنذهب لعصر النهضة الأمريكية التحالف الوطنى وبدأت بالتعليق على الفيدوهات بطريقة سيئة عن الشاربتون وحياة السود |
| Sakın Time hakkında kötü bir şey söyleme. | Open Subtitles | لا تقل ابدا اى كلمة سيئة عن الوقت |
| Steve hakkında kötü hissetmeye başlıyordum. | Open Subtitles | - الحمد لله. كنت قد بدأت أشعر سيئة عن ستيف ولي. |
| Üzgünüm, büyükannem hakkında kötü şeyler söyleyemem. | Open Subtitles | آسف، لا أستطيع قول أشياء سيئة عن جدتي |
| Çünkü Lasse hakkında kötü şeyler söyledi. | Open Subtitles | لأنه قال أشياء سيئة عن لاسي |
| Eğer bu gemide Madame Clapperton hakkında kötü konuşan herkes arkadaşınız kadar gürültü ediyor olsaydı, bu tekne gemi trafiği için bir tehlikeye dönüşürdü. | Open Subtitles | لو كل شخص قال أشياء سيئة عن السيدة "كلابرتون" لكان هناك الكثير من الضوضاء يا صديقتي هذة السفينة ستكون خطرة بالنسبة للإبحار |
| Arkadaşın hakkında kötü haberlerim var. | Open Subtitles | لدي أخبارِ سيئة عن صديقك |
| Sanırım sana Penny hakkında kötü tavsiyelerde bulundum ve özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أعطيتك نصيحة سيئة عن "بيني" و أنا اعتذر |
| Annika Melander'in Claes hakkında kötü bir düşüncesi olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | (أنيكا ميلاندر) لا تأخذ صورة سيئة عن (كلاس)، على أية حال |
| Galiba biz o yaptıkları şey için kötü hisseden birçok sarhoş insanlardan birkaçı değiliz. | Open Subtitles | لا أعتقد أننا ننتمي في خط كامل من الناس الذين hungover تشعر سيئة عن ما فعلوه. |
| Yaptığımız şey için kötü hissetmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أشعر سيئة عن ما فعلته. |
| Bir dedektifin gözleri nasıl suçluyla suçsuzu ayıramaz? | Open Subtitles | كيف لمحقق أن تكون له نظرة سيئة عن المجرمين؟ |