Bu aralar senin sevgili Markus'un harika bir teklif alacak. | Open Subtitles | في اي لحظة الان حبيبك ماركوس سيحصل على عرض مغري |
Hangi bebek daha güçlüyse, yaşama şansı daha fazlaysa donör karaciğerini o alacak. | Open Subtitles | الطفل الذي سأجده أقوى وحالته جيدة ولديه فرصة جيدة للنجاة سيحصل على التبرع |
Ama mahkemede en şanslımız 10 yıl alacak. | Open Subtitles | لكن في المحكمة، الأسعد حظا سيحصل على 10 أعوام |
Küçük şişko çocuk yarın öc alacağını sanıyor. | Open Subtitles | ذلك الولد السمين فكر انه سيحصل على انتقامه غدا. |
Duyduğunuz gibi, ay sonunda en iyi satış yapan Eldorado'yu alır. | Open Subtitles | كما سمعت نهاية الشهر أفضل رجل بيع فى الشركة سيحصل على السيارة |
İş bitiminde 300 gümüş daha alacaksınız. | Open Subtitles | عندما الكل سيعمل ؟ سيحصل على ثلاثمائة إضافية |
Nobel Ödülünü 20'sinden önce alacak! | Open Subtitles | سيحصل على جائزة نوبل قبل أن يبلغ العشرين |
Çünkü bir gün, bu kahve masasını kim alacak diye 15 tur yapacaksınız. | Open Subtitles | لأنه بيوم ما، ستمضيان 15 جولة على من سيحصل على هذه المائدة |
Ben başaramazsam şirketi o alacak. Bir baş belası. | Open Subtitles | سيحصل على الشركة إذا فشلت أنا ، إنه حقير |
Bu bir vazgeçme büyüsü. Eğer sesli bir şekilde okursak, güçlerimizi bizden alacak. | Open Subtitles | إنها تعويذة التَّخلي، إن قرأناها بصوتٍ عالٍ، سيحصل على قدراتنا كلها |
Eğer bedava bir şey alacak biri varsa o kişi benim. | Open Subtitles | لو كان احد سيحصل على اشياء مجانية فسيكون انا |
Saul'un paketi 7:05'te varacak ve Linus sifreleri alacak. | Open Subtitles | اغراض سول تصل في الساعه 7: 05 ، لينوس سيحصل على الاكواد |
Sarkık yanaklarının yağını aldırmak için hediye çeki alacak biri gelmiş. | Open Subtitles | أنا اعرف من سيحصل على منحة لإمتصاص الدهون من أردافه -شكرا |
O resim için 100.000 dolar alacak ve bir saat içinde haberlerde olacak. | Open Subtitles | سيحصل على ما يوازى مائة ألف دولار مقابل هذه الصورة وستصبح فى الأخبار خلال ساعة |
Yapıldı. - Adli tabip doku ve lifleri alacak... - Endişelenmeyin, efendim. | Open Subtitles | ــ الفحص الطبي سيحصل على النسيج والألياف ــ لاتقلق سيدي |
Şöminenin üstündeki tabloyu kimin alacağını... antika kaşık koleksiyonunun kime kalacağını düşünürlerken yanlarındaydım. | Open Subtitles | يقررون أي من الأولاد سيحصل على اللوحة المعلقة فوق الموقد و أي منهم سيحصل على مجموعة الملاعق الأثرية |
Ve kulağına, galip geldikten sonra da başka muhteşem bir hediye alacağını fısılda. | Open Subtitles | وأهمس في أذنه أنه بعد أن ينتصر سيحصل على جائزة رائعة أخرى |
Bunu yeterince çok isterse istediğini alır. | Open Subtitles | وإذا أراد أن تكون أموره سيئة كفاية سيحصل على ذلك |
Atışmaya gerek yok. İkiniz de su alacaksınız. Yerinde kal dostum. | Open Subtitles | لا تتشاجروا فكلاكما سيحصل على الماء |
Parasını alıyor, canım. | Open Subtitles | هو سيحصل على أجرته وعليه المخاطرة بحياته |
Yoksa karşınızdaki Bay Miyagi, herkesin puanlanlarını silecek ve bütün sınıf sıfırı çekecek! | Open Subtitles | او السيد مياجي سوف ينقص الدرجات للجميع و الفصل باكمله سيحصل على صفر |
Ve şimdi, dokuz aydır kafamda bir plan var şöyle ki, beş yıl içinde, her göçmen aile temiz suya kavuşacak. | TED | والآن، وضعت طوال التسعة أشهر الماضية خطة خلال الخمسة سنوات، كل بدوي سيحصل على مياة شرب نقية |
Dük'ün bu gece parasının karşılığını alabileceğini bilmiyorum. | Open Subtitles | أشك بأن الدوق سيحصل على ليلة تساوي أمواله |
Herkes bundan bulacak, tanık olarak en dürüst alaycı kuşu. | TED | الجميع سيحصل على واحدة، طائر محاكي صادق كشهاد. |
Biz de dedik ki, birincisinin parasını ödediği zaman ikincisini alabilir. | Open Subtitles | أخبرتُها عندما يدفع عن الأوّلى، سيحصل على الأخرى |