| Cumartesi hep beraber çıkacağız. eğlenceli olacak. | Open Subtitles | نحن الأربعة سنخرج معاً يوم السبت، ذلك سيكون ممتعاً |
| Bu sığır eti bir tarafı gibi kapalı ihalesi için eğlenceli olacak. | Open Subtitles | سيكون ممتعاً أن أقف في المزاد العلني كضلع بقر |
| 8 milyonluk şehirde tek bir evi bulmaya çalışmak eğlenceli olacak gibi. | Open Subtitles | تحاول أن تجد منزلاً في مدينة الملايين هذا سيكون ممتعاً |
| Tabii ki. eğlenceli olur. Ben de bir tane asarım. | Open Subtitles | بـ التأكيد ، هذا سيكون ممتعاً سوف أضع واحدة أيضاً |
| Yolda kaldık, Yani bence eğlenceli olabilir. | Open Subtitles | نحن معكم أعني، أعتقد أن هذا سيكون ممتعاً |
| İşi asmanın bu kadar eğlenceli olacağını bilmezdim. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أن لعب الهوكي سيكون ممتعاً كثيراً |
| Ülkeyi arabayla gezmek ne kadar eğlenceli olurdu? | Open Subtitles | وكم سيكون ممتعاً القيادة حول البلاد؟ |
| Evet, eğlenceli olacak. | Open Subtitles | أجل سيكون ممتعاً يمكنك أن ترقد أيضاً على الأرضية |
| Hayır, trafik, onunda söylediği buydu. Bu eğlenceli olacak. | Open Subtitles | أجل ، هذا ما قالته بالضبط هذا سيكون ممتعاً |
| Hayır, çok eğlenceli olacak, her şeyden biraz uzaklaşmaya can atıyorum. | Open Subtitles | لا , لا إنه سيكون ممتعاً , كما إنني أحب إن أبتعد |
| Harika, çok eğlenceli olacak. Benim... Benim gitmem gerek. | Open Subtitles | أوه, عظيم, سيكون ممتعاً للغاية سوف, سوف أغادر |
| Tüm işleri benim yapmam da çok eğlenceli olacak, kablolu yayını kapattırmak da. | Open Subtitles | وأنا أرعى نباتاتي بنفسي سيكون ممتعاً والتخلّص من القنوات الفضائية سيكون ممتعاً |
| Katilimiz motorcuları hedef alıyor. Çok eğlenceli olacak. | Open Subtitles | القاتل يستهدف الدراجون. هذا سيكون ممتعاً. |
| Dağılmadan devam edebilecek mi diye gelecek sene boyunca ruhsal durumunu izlemek çok eğlenceli olacak. | Open Subtitles | لذا سيكون ممتعاً متابعة حالتها العاطفة للعام القادم لعلها تحافظ على قوتها |
| Eğer dayak yerseniz yine eğlenceli olacak mı? | Open Subtitles | اذا كنت تعتقد بأنك سوف تحصل على ركلات على مؤخرتك سيكون ممتعاً |
| Ciddiyim, çok eğlenceli olacak. İyi görünüyor. Saat 17.30! | Open Subtitles | أقول لكم، سيكون ممتعاً جداً يبدو لطيفاً، إنها الخامسة والنصف |
| Yeni bir başlangıç yaparız. Sadece biz kızlar. eğlenceli olur. | Open Subtitles | سنفتح صفحة جديدة فقط نحن البنات سيكون ممتعاً |
| Bu gösteriye gitmek eğlenceli olur diye düşündük. | Open Subtitles | و إعتقدنا أن الأمر سيكون ممتعاً, تعرف, الذهاب لتلك العروض |
| Bu gösteriye gitmek eğlenceli olur diye düşündük. | Open Subtitles | و إعتقدنا أن الأمر سيكون ممتعاً, تعرف, الذهاب لتلك العروض |
| Ve düşündüm ki tekrar birlikte çalışırsak eğlenceli olabilir. | Open Subtitles | وفكرت أنه سيكون ممتعاً العمل معاً مجدداً |
| eğlenceli olacağını sandım. Seni buna zorlayamam. | Open Subtitles | ظننته فقط سيكون ممتعاً لا يجب أن أفرض عليكِ هذا |
| Çok eğlenceli olurdu izlemesi. | Open Subtitles | هذا سيكون ممتعاً بالنسبة إلى لمشاهدته |
| Evlenirken o koridorda Yankees şapkasıyla yürümenin eğlenceli olabileceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | لطالما شعرت بأنّه سيكون ممتعاً أن أتزوّج، وأسير في ممر الكنيسة مرتدياً قبعة فريق اليانكيز |
| Alında Kate ile ikimiz sen de gelirsen güzel olur diye düşünmüştük. | Open Subtitles | حسناص ، في الواقع ، اعتقُد أنه سيكون ممتعاً أذا اتيتُ معنا |
| Bu Eğlenceli olacaktır değil mi? | Open Subtitles | هذا سيكون ممتعاً صحيح؟ صحيح انتِ هنا برفقة إثنتين اخريتين |