ويكيبيديا

    "شأني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ilgilendirir
        
    • benim
        
    • beni ilgilendirmez
        
    • yalnız
        
    • vazife
        
    • ilgilendirmiyor
        
    • beni rahat
        
    • düşmez
        
    • ilgilendiriyor
        
    • umurumda
        
    Özel hayatım beni ilgilendirir, ama haberin olsun diye söylüyorum, çok sıkıcı biriydi. Open Subtitles حياتي الخاصة هي من شأني أنا لكن فقط للمعلومية.. لقد كان مملاً جداً
    Gel gelelim içindeki verem mikrobu beni ilgilendirir. Open Subtitles لكن كما ترى بكتيريا السُل التي بداخلك هي من شأني
    benim işim değil ama siz ikiniz arasında bir gerginlik fark ettim. Open Subtitles هذا ليس من شأني ولكنني لاحظت .. وجود .. علاقة متوترة بينكما
    Yani üstüme vazife değil ama benim kendi biyolojik babam berbat biri. Open Subtitles أعني, ذلك ليس من شأني لكن عندي أب بيولوجي وهو كابوسٌ لي
    Ne yaptığın beni ilgilendirmez Fran. 21 yaşını geçtin sen. Open Subtitles ليس من شأني ما تفعلينه عمرك أكثر من 21 سنة
    Mantıklı olmak istemiyorum. yalnız kalmak istiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أكون عاقلاً أريد أن أُترك في شأني
    Eğer çalıntı paraysa evet, beni ilgilendirir. Open Subtitles ، إذا كانت النقود مسروقة فهذا من شأني يا سيدي
    Eğer ben, kıçımın otoparktaki yerimde dışarı sarkmasını istiyorsam, bu beni ilgilendirir. Open Subtitles إن أردت أن يتدلى جسدي خارج مساحة الوقوف خاصتي... فذلك من شأني...
    Belki beni ilgilendirmez. Belki de ilgilendirir, bilmiyorum ama senin için endişeleniyorum. Open Subtitles ربما هذا ليس من شأني و ربما هو من شأني , لا أعلم
    Yatak odamda ne yaptığım, beni ilgilendirir. Open Subtitles ان ما أفعله في غرفة نومي هو شأني الخاص أتفهمين ؟
    Ancak kendini bu şekilde dahil edersen benim otoritemi sarsarsın. Open Subtitles لكن بتدخل منك مثل ذلك تقومين بالتقليل من شأني أمامهم
    Bu benim üzerime vazife değil tabii, ama... etrafına ışık saçmaya başladı. Open Subtitles أعلم أن هذا ليس من شأني و لكنها بدأت تشع بالحياة
    benim üzerime vazife değil, ama... koyu renk elbiseler, kederli görünürler, değil mi? Open Subtitles اعرف انه ليس من شأني, لكن... الالوان الغامقة تبدو حزينة جدا, أليس كذلك؟
    Hiçbiri Florine'in yanında fazla kalmaz. Elbette, bu beni ilgilendirmez. Open Subtitles لايمكن لـفلورين أن تستغني عن الخدمة بالطبع هذا ليس شأني
    Umursamıyorum bile. beni ilgilendirmez. Sadece iyi olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles لا آبه حتى، ليس من شأني أريد فقط معرفة أنها بخير
    beni ilgilendirmez ama, oraya yalnız mı gidiyorsunuz? Open Subtitles انت تعلم, هذا ليس من شأني كما اظن, لكن انتم يا رفاق ستذهبون للخارج بمفردكم؟
    Özellikle benim mahkememde. Ya beni yalnız bırak ya da Billy'nin seni o golf arabasıyla bırakmasını sağlarım. Open Subtitles اتركني و شأني و الا سأجعل بيلي يدهسك بعربة الجولف
    Senin hayatını nasıl yaşadığın beni hiç ilgilendirmiyor ama seni bir daha çiftliğimin yanında yakalarsam, kafanı kırarım! Open Subtitles أنه ليس من شأني كيف تعيشين حياتك لكن لو رأيتك حول مزرعتي ساكسر رأسك
    Seninle takılmak istemiyorum. Sadece beni rahat bırakmanı istiyorum,Tamam mı ? Open Subtitles لا أريد الخروج معك أريدك أن تدعني و شأني فقط، حسناً؟
    Ancak içtenlik dolu bir mektupsa onu okumak bana düşmez. Open Subtitles ولكن إذا كانت صادقة فإنه ليس من شأني أن أقرأها
    Üzgünüm ama bir düzineden fazla prezervatifin varsa, beni ilgilendiriyor. Open Subtitles معذرة. فتاة في الـ17 ومعها واقيات ذكرية؟ هذا من شأني تماماً
    Bilmiyorum, beni rahat bıraktıkları sürece umurumda da değil. Open Subtitles لا اعرف و لا اهتم طالما أنني سأترك و شأني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد